“İlk ateşten gömleği bana Faiz Sucuoğlu giydirmişti, şimdi ikinci ateşten gömleği de o giydirdi, Sucuoğlu’na teşekkür ediyorum” mealinde bir laf etti, bir önceki kurultayın en az az oy alanı…

Ateşten gömlek giymiş!

İş yapacakmış…

                                                       ***

Pandeminin en zor ve kuralların en sıkı olduğu günlerde bizzat kendi elinle “özel” davetlilerini kuralları yerle bir ederek ülkeye soktuğunda giymiştik biz o ateşten gömleği…

“Özel jet” skandalı patladığı günden beri üzerimizde o gömlek…

                                                       ***

Ateşten gömlek giymiş!

İş yapacakmış…

Millet pahalılıktan inim inim inlerken siz, sadece ama sadece en kıymetli partililerinizi kamuya istihdam ederken yaktı kavurdu bizi o gömlek.

                                                       ***

Ateşten gömlek giymiş!

İş yapacakmış…

Bile bile Anayasa’yı çiğnerken, kural tanımazlığın en âlâsını uygularken bedenimizi yaktı o gömlek.

Ateşten gömlek giymiş!

İş yapacakmış…

Devletin en büyük alımları arasında yer alan Elektrik Kurumu yakıtı için "elden alım" yaparken çevirdiğiniz işler sürerken bizim üzerimizdeydi o ateşten gömlek.

                                                       ***

Elektriğe, akaryakıta, market ürünlerine her şeye ama her şeye zam gelirken yaktı kavurdu bizi o gömlek.

Beceriksizliğiniz ve kendi aranızdaki "o şirket-bu şirket" tartışmasının bir getirisi olarak elektriksiz kalırken üzerimizdeydi.

"Yine benzin bitti" krizlerinde akaryakıt istasyonunda sırada giydik biz o gömleği…

Ev geçindirmenin büyük dert olduğu, ay ortasında parasız kalmanın bir rutin olduğu sizin döneminizde sırtımıza yapıştı o ateşten gömlek…

Ateşten gömlek giymiş!

İş yapacakmış…

                                                       ***

Kurultayda seçim kazanmış.

Ateşten gömlek giymiş!

Kürsüye çıkmış, seçildiğini sanmış, utanmamış, bunları söylemiş.

Beni “başbakan” olarak atayanlar şimdi de “parti başkanı” olarak atadı diyememiş, gömlekten dem vurmuş.

Hiiiç ama hiç utanmamış.

Hiç olmadığı kadar parçalandılar

Partiye yapılan müdahaleler UBP’yi resmen parçalara ayırdı.

İnanın, kısa sürede siyasi dengeler çok değişti.

Örneğin, UBP bu hükümet kurulmadan önce daha "bütün"dü…

Şimdi paramparça!

UBP bu hükümetten önce daha güçlüydü, şimdi gün geçtikçe kan kaybediyor.

UBP bu hükümetten önce, “erken seçimden” bahsediyordu, şimdi ağzına bile almaktan korkuyor…

Oysa ki ne hayallerle başlamıştı her şey…

Hükümet bal gibi gidecekti, Türkiye para yağdıracaktı…

Şimdi herkes mutsuz, herkes tedirgin sağ cenahta…

Kiminle konuşsam aynı dertten bahsediyor.

Herkeste "Aman tanrım nereye gidiyor bu ülke böyle" paniği var.

Tam bir kaos ortamı.

Açıklamasında, adımlarında, olmayan kararlarında bile kaos var.

İşin özü UBP gitti gider, yeni döneme hazırlık var.