Atun'u önce görevden aldı, sonra Bakanlar Kurulu'na çağırdı: Ankara'ya yol göründü
Hükümet yeni bir krizle yüz yüze geldi: "Elektrikte tarife indirimi."Buna paralel bir de yeni bir kabile değişimi!
Başbakan Faiz Sucuoğlu, dün Meclis'te Maliye Bakanı Sunat Atun'u önce görevden aldı, sonra Bakanlar Kurulu toplantısına çağırdı. Atun fikrini değiştirmedi: "180 milyon TL kaynak bulunmadan elektrik tarifelerinde indirim mümkün değil."
Başbakan sözünü yuttu!
Hem de iki kez...
Önce "görevden aldım" sözünü, ardından "tarifede indirim."
Çünkü tüm bunlar yaşanırken "Ekonomik Protokol"le ilgili Ankara'dan davet geldi.
Davetle birlikte "rica" da iletildi: "Bakanlar Kurulu'nda bir değişiklik olmayacak."
Son kararı yine Ankara verecek gibi görünüyor!
Çarşamba ya da Perşembe günü Ankara'ya yolculuk bekleniyor.
Tüm bu gelişmeleri farklı kaynaklardan teyit ettikten ve doğrulattıktan sonra yazıyorum.
Hükümet yeni bir krizle yüz yüze geldi: "Elektrikte tarife indirimi."
Buna paralel bir de yeni bir de kabine (ya sa kabile) değişimi!
Yine bir "demokrasi skandalı" aslında yine bir "irade yıkımı" var ortada!
Yönetim başarısızlığı, plansızlık, hesapsızlık, tümü bir arada...
Neler oldu?
Dün gün boyunca hareketli saatler yaşandı.
Maliye Bakanı Sunat Atun'un onaylamadığı "Kıb-Tek tarifelerinde yapılan artışın bir miktar geri alınması" kararı ipleri gerdi.
Birkaç hafta önce "talimatla" Bakanlar Kurulu'nu değiştirmek zorunda kalan Başbakan Faiz Sucoğlu, bu kez kendi iradesiyle değişim yapmaya karar verdi, başaramadı.
Üstelik de Sunat Atun'a "seni görevden alıyorum" demesine rağmen!
Görevden alma düşüncesini tebliğ etti ancak uygulayamadı ve ilan edemedi.
Meclis odasında Maliye Bakanı'nı görevden alan Başbakan, akşam saatlerinde ise Bakanlar Kurulu toplantısına çağırdı, indirimi tartıştı, sonuç alamadı.
"Elektrik tarifelerinde indirim için 180 milyon TL bir kaynağın Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu'na yatırılması gerekiyor, çünkü, yeni tarifeler Bakalar Kurulu tarafından belirlendi" görüşü ağırlık bastı.
"Bir kamu alacağı oluştu" fikri üzerinde duruldu.
Şimdi bu alacağı karşılamak için "kaynak" aranacak.
O kaynak bulunursa, o durumda, zamdan indirime gidilecek.
Peki, "ekonomik protokol" ne olacak?
Yeni bir "kriz" ve yeni bir "kaos" daha bekleniyor!
Üstelik de hükümet ortakları ve vekilleri dahil protokolün içeriğini çok hem de çok az insan biliyor!
"Üç madde var ki bu hükümetin sonu olur" görüşü hakim!
O 3 madde ne?
Bu soru yanıt bekliyor!
"Otuz yıldır gazetecilik yapıyorum, hiç bu kadar aciz görmemiştim, ulusal siyaseti… İrade yitimi böylesi olmamıştı hiç! Bu kadar haysiyetten yoksun bir demokrasi yaşamamıştı ada yarısı… İnsanın umudu, güveni, düşü üzerinde böylesine ağır, ölümcül yaralar açılmamıştı. Toplum bir mengene içine sıkıştırılmış gerçeğiyle hiç bu kadar yüz yüze kalmamıştı."