Yeni büyük av tarihleri açıklandığında elbette ki! ava tepki yazısı yazmıştım o günün ertesi…
Av hayvanlarının azaldığı, bilinçsiz avlanmanın arttığı bir zamanda hemen hemen ülkenin her tarafının ava açılmasının yanlışlığını belirtmiştim.
Avı tümüyle yasaklamak fazla lüks! kaçsa da en azından birkaç yıl yasaklamak, bilinçli avı geliştirmek, bunun için sürekli eğitimler vermek iyi olur diye düşünüyorum.
Avla ilgili endişelerime sözkonusu yazının ardından sevgili doktor Arif Albayrak şiiriyle destek verdi.
Şiiri aşağıda aynen yayınlıyorum… Düz yazıdan etkilenme olmazsa belki şiirin sözcükleri daha derinden dokunur yüreklere umuduyla…

***
BİR ÇİFT HEYECAN

Alacakaranlıktı,
henüz sabah olmamıştı daha.
Nem yemiş
ıslak bir kekik kokusu,
bir de rüzgarın
keskin çığlıkları,
geziniyor uçsuz bucaksız
dağların yamaçlarında.

Gözleri uykulu ama ihtiraslı,
yüreği heyecan dolu
bir adam,
sıcak yatağından kalkıverdi
usulca.
Vücut terli,
hava soğuktu.
Hazırlandı,
heyecanlıydı.
Araba sesi, gecenin karanlığında
usulca uzaklaşırken,
ışık kayboluyordu
kayboldu.

Islak çalılar altında
bir çift keklik,
bir çift ümit,
bir çift heyecan
koklaşıyorlar
oynaşan çiğ taneleri arasında.

Bir heyecan;
arabadan inip dağlara tırmanıyor
"günün sonunda mutlu olurum"
diyerek,
bir heyecan;
yuvadan ayrılıp gökyüzüne doğruluyor
"yeni bir gün yaşamayı"
düşleyerek.

Olmaz olaydı keşke
ama iki ayrı yürek
iki farklı heyecanla
buluştular her nasılsa.
Gözler,
obur bir sevda gibi
birbirlerini çekiverdi.

Sabahın ilk ışıkları yükselirken
ıslak kekik kokuları arasında
bir tetik,
bir dokunuş
ve bir yayından fırlamış ses
kulakları delen.

Gökyüzünde
herşey durdu aniden.
Ne rüzgar,
ne güneşin ilk ışıkları
ne de ıslak kekik kokusu.

Aniden karanlık geri döner oldu.
Yüzlerce tüy etrafa uçuşurken
bir yürek heyecan doluydu
bir yürek
acı ve kan!

Bir film karesi gibi
donuverdi hayat.
Bir çift ümit,
bir çift heyecan,
bir sevda gibi patladı gökyüzünde
"bir çift gözyaşı" oldu...

                         Dr.Arif Ali Albayrak
                                 3.1.96