Kıbrıs Cumhuriyeti yurttaşı Kıbrıslı Türkler, Avrupa Birliği üyeliğinden kaynaklanan haklarını önemsiyor.
“İki kimlikten birini seçmek zorundasın” dense, kuşkusuz, Kıbrıs Cumhuriyeti’ni ister çoğunluk…
Bunun sebebi Avrupa Birliği üyeliğidir.

Avrupa ülkelerine seyahat özgürlüğü, eğitim, destek bursları ve destek projeleri başta olmak üzere pek çok önemli hak kullanılıyor…

Yine de toplumun gündeminde “Avrupa Parlamentosu seçimi” çok fazla yok!
Oy verme hakkı olsa da…
“9 Haziran’da oy verecek misiniz” diye sorduğum pek çok insan “ne seçimi” diyor.

***

Avrupa Parlamentosu, adanın kuzeyinde seçimlere yönelik çok daha yaygın ve etkin bir tanıtım yapmalıdır.

Avrupa Komisyonu Kıbrıs Temsilciliği'nin himayesi altındaki Europe Direct Ledra, dün bir basın toplantısı düzenledi. Gördük ki toplantıya ilgi de son derece sınırlı oldu.

***

1979’dan bugüne her 5 yılda bir Avrupa yurttaşları oy veriyor.
Bu sene 350 milyondan fazla seçmen oy hakkına sahip…
Kıbrıslı Türk 83 binden fazla seçmen de oy verebilecek; özel sandıklar kurulacak Kıbrıslı Türk seçmen için ve geçiş noktalarına en yakın yerde, dileyen, kimliğini göstererek oyunu kullanabilecek.

***

Avrupa Parlamentosu’nda bugün için Avrupa Birliği'ne üye 27 devletten 705 parlamenter yer alıyor.
Yeni dönemde bu rakam 720 olacak.

Kıbrıs’tan da 6 parlamenter var.
1960 Kıbrıs Anayasası’nda her toplumun, kendi temsilcisini, ayrı seçimlerle belirlemesi yer alıyor.
Annan Planı’nda da Avrupa parlamenterleri 4’e 2 denmişti…
Öyle de…
Ne o şartlar var şimdi ne de çözüm!
Bu koşullarda önümüzdeki her seçenek bir mücadele alanına dönüşüyor; haklarımız, hayat kalitemiz, özgürlüklerimiz için Kıbrıslı Türkler açısından seçimlere katılım önem kazanıyor.

***

Kıbrıs’ın Avrupa Birliği’ne girişinin 20’nci yılı…
“Yarım” Kıbrıs’ın…
Kıbrıs Cumhuriyeti yurttaşı Kıbrıslı Türkler, elbette Avrupa Birliği üyesi…
Sahip olduğumuz önemli bir değer, ayrıcalık ve güç bu!

***

Kıbrıslı Türkler belki doğrudan kendi temsilcilerini seçemiyor ama yine de belirleyici olabiliyor.

En son seçimlerde örneğin EDEK / Yeşiller partisi 29 bin 715 oyla bir milletvekilini Avrupa Parlamentosu’na göndermişti.
AKEL aynı seçimde 77 bin 241 oyla iki milletvekili çıkarmıştı.
Dedik ya 83 bin Kıbrıslı Türk seçmen var!

***

2019’daki son Avrupa Parlamentosu seçimlerinde 5 bin 604 Kıbrıslı Türk oy kullanmıştı. Kıbrıslı Türklerden 4 binin üzerinde oy alan AKEL adayı Niyazi Kızılyürek seçimi kazanan isimlerden biri olmuştu.

Kıbrıslı Rumların oyları belirleyici olsa da katılım önemliydi.
Gördük ki, Niyazi Kızılyürek sayesinde son beş senede yüzlerce Kıbrıslı Türk’e Avrupa Parlamentosu’nu ziyaret imkanı doğdu; Türkçe dilinden yurttaşlık hakkına, Yeşil Hat Tüzüğü’nden eğitime pek çok önemli hak mücadelesi Avrupa Birliği’nin gündemine taşındı.

***

Kıbrıs Cumhuriyeti yurttaşı Kıbrıslı Türkler için “seçmen kontrolü” yapabilecekleri bir adres var.
https://etv.elections.moi.gov.cy/
Seçmen konumunuzu kontrol edebilir, bir sorun varsa, İnsan Hakları Platformu dahil girişim yapabilirsiniz.

Avrupa Birliği seçimlere yönelik “Use Your Vote” (Oyununuzu Kullanınız) sloganını belirledi. Sanırım yalnızca Kıbrıs’ta değil Avrupa’da da seçimlere ilgisizlik var.

Avrupa Parlamentosu seçimlerine katılım kendimizi göstermek için iyi bir imkan aslında…
Bir meydan okuma adeta…
Statükoya karşı!

Üniversiteler Ülkesi (!)

"Sahte Diploma" vermekle suçlanan üniversite, kendisi de durumdan şikayetçi!
"İçimizde çete varmış" diyor üniversite avukatı...

Üniversite yönetiminin de şikayetçi olduğu üniversitede şu yaşanıyor.
Bir "öğrenci"nin önce lisans, sonra yüksek lisans öğrenci kaydı yapılıyor.
Öğrenci derslere girmiyor!
Sınavları geçmiyor!
“Başarılı” notuyla önce “lisans” ardından da “Yüksek Lisans” diploması almaya hak kazanıyor.
O diploma imzalanıyor, mühürleniyor, takdim ediliyor.

Tüm bunlardan “üniversite yönetimi"nin haberi olmuyor öyle mi?
Bu nasıl üniversite o zaman?

***

Üniversiteyi denetlemekle görevli kurumun açıklaması ise tam ibretlik...
O da şikayetçi!

"Tüm mezunların listesini istedik" diyor üst kurul!
Siz ne iş yapıyordunuz bunca zaman diye sormazlar mı?
Daha da acınası durum şu...
"Bilgisayar görevlisi" talep ediyor Üst Kurul!
Personel dileniyor adeta...
"Acil Dijital Altyapı" istiyor, taş devrinde yaşar gibi...

***

Demek ki yaşadığımız gerçeklik şu…
İsteyen, istediğine diploma düzenliyor, takdim ediyor, derslere katılsın katılmasın, öğrensin ya da öğrenmesin,  ne denetleyen var, ne de bilen!

“Üniversiteler Ülkesi”nde manzara bu!