1. YAZARLAR

  2. Sami Özuslu

  3. AVRUPALI OLMAK YA DA OLAMAMAK
Sami Özuslu

Sami Özuslu

AVRUPALI OLMAK YA DA OLAMAMAK

A+A-

Arafta kalmış bir toplumuz. Yarıbuçuk adanın uluslararası hukuksuz bölgesinde hapsolmuş durumda yaşıyoruz. Toprağımız AB içinde, ama biz değiliz. AB mevzuatı, AB katkıları, AB vizyonu bizim tarafta işlevsiz ya da yetersiz.

Trafikte ölüyoruz.

Gıda güvenliğinde sınıfı geçemiyoruz.

Altyapı ve üstyapıda büyük sorunlar var.

Eğitimde hedef yok.

‘Hükmi karakuşi’ bir yaşam sürüyoruz.

Kıbrıs sorunundan kaynaklı mülkiyet belirsizliği, izole edilmişlik, tanınmamışlık yüzünden sürekli kaybediyoruz.

Elbette ‘kazanan’ küçük bir kesim, küpünü dolduran bir zümre var. Ama toplumun geneli ömrünü de, cebindeki parayı da yitirdikçe yitiriyor.

Kullandığımız TL’nin sürekli erimesi de cabası…

***

AB üyesi olmak sadece bir ‘siyasi hedef’ değil.

AB üyesi ülkelerin tümü aynı noktada değil.

Ne ekonomik kalkınmışlık açısından, ne trafik güvenliği bakımından ne de gıda güvenliği yönünden 28 üye ülke aynı noktadadır.

Ama bir ‘hedef’ vardır.

‘Standartlar’ vardır.

O hedef ve standartlara ulaşmaya dönük bir ‘vizyon’ vardır.

Bu vizyon çerçevesinde uyulması gereken kurallar da vardır.

Aynı zamanda AB’nin bu vizyona maddi ve teknik desteği de vardır.

***

‘Yol yok’ diye şikayet ediyoruz.

Yol var aslında. Ama standart değil. Trafikte güvenliği sağlayacak noktada değil.

Oysa AB’nin ‘trafik ve yol güvenliği vizyonu’ var. Al, uygula, ‘sıfır ölüm’ hedefine adım adım yürü.

Manavdaki sebze meyvelerde sıkça kimyasal kalıntılar çıkıyor ve bağırıyoruz ‘Nerede bizim gıda güvenliğimiz’ diye…

Oysa AB’nin gıda güvenliğiyle ilgili hedefleri var. Copy paste yap, ezberle, mevzuatını ve laboratuarlarını ona göre düzenle. Bakalım zehirli gıda sürüyor mu biri piyasaya?

Araçların kullandığı yakıt havayı mı kirletiyor? Kirletir tabii… Fosil yakıtlardan kurtulmayı öncelikli hedef yaptı AB… En önde İsveç gidiyormuş. Arkada da diğerleri… Yenilenebilir enerjiye geçiş için tut AB’nin yolunu, kararlı ol, kurtar insanları zehir solumaktan…

***

Liste uzayabilir. AB’nin Kıbrıslı Türklere desteği vardır. Ama azdır. Yetersizdir. Siyasi nedenlerden dolayı ‘yurttaş’ ve ‘toprak’ olarak içinde olduğumuz AB’den yeterince destek görmüyoruz.

Ama AB’den hak talep etmekten de vazgeçtik son yıllarda…

Zaman zaman meclisten parlamenter heyeti gidiyor ama Brüksel’in yolunu tutup üst düzey AB yetkililerine ‘Biz de AB vatandaşıyız, unutmayın’ diyen yok artık!..

Buradaki AB ofisleriyle ilişkiler ve AB uyum çalışmalarıyla ilgili olumlu haberler gelmiyor pek…

‘Saldık çayıra, Mevla’m kayıra’ misali…

Geri kalmışlığımızın hızla daha geriye gitmesinin bir nedeni de bu olmalı.

Sahi toplum olarak vaz mı geçtik ‘Avrupalı’ olmaktan?

 

Bu yazı toplam 1708 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar