Raif’in mükemmel şutu ağlara giderken dakikalar henüz 3’ü gösteriyordu. Erken gelen bu gol B.Bağcıl’ın oyun anlayışı için yardımcı bir unsurdu.

Erken gelen golden sonra Bağcıl’ın oyun tarzı gösterdi kendini. Savunma yapacak, kontra toplarla çıkacak. Bu oyun tarzına karşı nasıl bir yol çizeceği önemliydi Çetinkaya’nın.

Bu maçta olduğu gibi Bağcıl takımı daha önceki maçlarda da ikinci bölgede disiplinli ve katı bir savunma yaparak rakiplerine zor anlar yaşatmıştı. Oyunun diğer yönünü ise son derece hızlı oynayan bir takım. Bunun analizi iyi yapılmadı.

Çıkarken ilk topların adresi Raif oldu. Raif de bu topları iyi kullandı. Saha içindeki bu olumsuzluğa önlem alınmadı. İkinci golün dakikası 90+1!

Çetinkaya takımının rakibi zora sokacak, boğacak bir pas trafiği ve temposu yok. Çok hantal bir takım. Böyle olunca da rakip savunma toparlanmada sıkıntı yaşamaz.

Eko ve Çağrı Kıral uyumsuz. Aynı uyumsuzluk Tansel ile Hakan’da da var. Zaman zaman yapılan Burak Tansel yer değişikliği ile de bu uyum sağlanamadı. Dolayısı ile Çetinkaya takımı kenarları etkili kullanamadı.

Hele sol taraftan tek bir top bile götüremedi. Sabri oyuna girdikten sonra sürekli sol tarafa kaçmasına rağmen yine de top alamadı. Takımın o tarafı felçli gibiydi.

Şampiyonluk hedefi olan bir takım oynanan oyunu sorgulamalı.

Bağcıl takımı ikinci yarının başında fazla gömüldü. Çetinkaya’nın yapamadığını Bağcıl kendi kendine yaptı. Ceza sahası çizgisine kadar çekildi ve bekledi. Bu da gole davetiye çıkardı.

Maçta göze hoş gelen sadece Raif’in kaydettiği iki güzel gol vardı. Futbolcular saha içinde konuştukları kadar, birbirleriyle dalaştıkları kadar futbol oynasalardı daha iyi bir oyun izleyebilirdik...