“Azrail nefesini enseme üflüyordu”
Fotoğraf sanatçısı Yıltan Taşçı, deprem sırasında 8 fotoğrafçı arkadaşı ile birlikte Adana Hilton Otel’de olduğunu belirtti, o anları anlattı.
Fotoğraf sanatçısı Yıltan Taşçı, deprem sırasında 8 fotoğrafçı arkadaşı ile birlikte Adana Hilton Otel’de olduğunu belirtti, o anları anlattı.
“Azrail nefesini enseme üflüyordu” diyen Taşçı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada deprem anında yaşadığı iki dakikayı hayat boyu unutmayacağını da vuguladı…
Taşçı, “Bizler, 9 Kıbrıslı fotoğrafçı, Mehmet Türkelman, Başar Taşlı, Şerif Özege, Caner Özege, Fazilet Avukat, İnci Akün, Osman Yüksek, Ulaş Sönmez ve ben kurtulduk; ama acımız çok büyük…” dedi.
Taşçı’nın paylaşımı şöyle:
“AZRAİL NEFESİNİ ENSEME ÜFLÜYORDU
6 Şubat sabahı saat 04.20’de Adana Hilton Otel’in 12. katındaki odamda uykudayken yatağım ileri, geri, sağa sola hareket ederek yerinden oynamaya, sarsılmaya başladı. Beşiğin sallanması gibi…
Bir anda gözlerimi açtım, gökyüzü bembeyazdı. Yataktan fırladım. Bir sağa bir sola doğru eğilen odamda ayakkabılarımı çıplak ayak giydim. Tam kapıdan çıkacak iken t shirtle olduğumu fark ettim. Montumu da giydim hemen. Bavulumu, fotoğraf makinesi çantamı odada bırakarak ( Ölüm kapıyı çalınca malın mülkün önemi kalmaz ) koridora çıktığımda, herkes çığlık atıp koşuşturuyordu. Karşı odada kalan Başar Taşlı’ya: “Başar, hemen odadan çık!” diye bağırdım. Zaten Başar da odadan çıkmaya hazırlanıyordu ki birden kapıyı açtı. Birlikte aşağıya inmenin planlarını yaparken, birisinin “Asansör çalışmıyor.” dediğini duydum. Başar’la merdivenlerden hızla inmeye başladık. Sarsıntı devam ediyordu. Duvarlar çatlıyordu. İşte o anda ölümü daha da fazla düşünmeye başladım. Azrail nefesini enseme üflüyordu. Sanki bir korku filminde idik.
Tüm bu olaylar 2 dakikada oldu. Başar ile zemin kata indiğimizde sarsıntı durmuştu. Hemen arkadaşlarımıza telefon açtık. Arkadaşlarımızdan kimisi bizden önce aşağıya inmişti; kimisi hâlâ otel odasında idi. Birkaç dakika sonra onlar da aşağıya indiler. Hepimiz büyük bir şok içindeydik.
Bu iki dakikayı ömrüm oldukça unut(a)mayacağım.
Bizler, 9 Kıbrıslı fotoğrafçı, ( Mehmet Türkelman, Başar Taşlı, Şerif Özege, Caner Özege, Fazilet Avukat, İnci Akün, Osman Yüksek, Ulaş Sönmez, ben ) kurtulduk; ama acımız çok büyük…