Bozkurt gazetesinin 14 Eylül 1953 tarihli nüshasında depremle ilgili iki küçük haber daha yer almaktaydı. Bunlardan biri Yunanistan’dan gelecek yardım, diğeri ise deprem bölgesine yapılan ziyaretle ilgiliydi.

“Bozkurt gazetesi, 14 Eylül 1953, syf:4

MEMLEKET HABERLERİ

.....

Yunanistan Yardım Edecek

   Baf kasabasında ve Baf köylerinde vukua gelen yer sarsıntılarından zarar görenlere Yunanistan Kızılhaç yardım etmeğe karar vermiştir. Bu arada Mısır’da bulunan bir çok Kıbrıslıların da felâketzedelere yardım edecekleri haber verilmektedir.”

“Bozkurt gazetesi, 14 Eylül 1953, syf:4

Zelzele Bölgesini Ziyaret Etti

   Kıbrıs Başdespotu Makarios, Strumbi ve Ciyas köyleriyle diğer zelzele bölgesini ziyaret ettikten sonra geçen gün Lefkoşa’ya dönmüştür.”

   Haftalık olarakl yayınandığından bahsettiğimiz Bozkurt gazetemizini 21 Eylül 1953 tarihli nüshasında, yine birinci sayfadan bu kez de Bozkurt gazetesi adına bir yazı kaleme alınmıştı. Yazıda bir hafta içerisinde yer alan konuyla ilgili gelişmelere ve Kıbrıs Türk toplumunun da depremzedeler için yardımda bulunmaları gerektiğine dikkat çekiliyordu.

“Bozkurt gazetesi, 21 Eylül 1953, syf:1

Felâketin Büyüklüğü Karşısında

   Baf kasaba ve kazası köylerinde vukua gelen depremden zarar gören köylerin ve halkın sayısı her geçen gün biraz daha çoğalmakta ve zarar da o nisbette yükselmektedir.     Muhamminler (gayrimenkullerin) zelzele sonunda adadaki zararın bir buçuk milyona yakın olduğunu tahmin ediyorlar. Zararın büyüklüğü ve insanca kaybın acı manzarası karşısında ürperen insanlık, felâkete uğrayan hemcinslerine karşı duyduğu ıstırab giderken ve ahlâk borcunu ödemek için gereken yardımı esirgememeye azmetmiş bulunuyor.

   İnkâr edilmez bir hakikattır ki, Mahalli Hükûmet bu büyük felâket karşısında kendine düşen vazifeyi yapmak azmiyle hemen faaliyete geçmiş, Malta’dan, İngiltere’den süratle yardım istemiştir. Bu yardım yetiştiği andan beri felâketin korkunçluğu bir derece olsun sükûn bulmuş, binlerce evsiz barksız kalan insanlara ilk yardım yapılmıştır.

   Bazı gazetelerde, Hükûmetin gereğince yardım yapmadığından şikâyet olunmaktadır. Biz bu yoldaki neşriyatın doğruluğuna asla inanmıyoruz. Çünkü olaylar açık olarak gösteriyor ki, felâket karşısında Hükûmet uhtesine düşen vazifeyi başarmak için canla başla çalışmaktadır. Bazı solcu Rum gazetelerinin bu konuda ileri sürdükleri fikirlerin sapıklığı, gerçi bizi ilgilendirmez ama, genel efkâr üzerinde fena bir tesir yaratabilir. İşte bu düşünceyledir ki, bu yolda yapılan neşriyata önem verilmemeli ve vicdani bir şekilde hareket ederek insanca gereken yardım yapılmalıdır.

   Hükûmet bugünkü durum karşısında herşeyden evvel yardıma ve desteğe muhtaçtır. Binlerce insanı barındırmak, onlara gıda maddeleri, giyecek temin etmek öyle kolay bir iş değildir. Hükûmet elbette halktan yardım beklemektedir. Türk cemaatı bu konuda hükûmete yardım etmek ve hem şehirlerine böyle felâketli günlerde yardımda bulunmak gayesiyle hemen faaliyete geçerek bir yardım komitesi meydana getirmiştir. Ümit ederiz ki, halkımız bu kutsal yardıma gereğince iştirak edecek ve gücünün yettiği nisbette –Her zaman olduğu gibi- yardımını kendi kardeşlerinden ve hemcinslerinden esirgemiyecektir.

   Fakat sırası gelmişken şurasını da önemle işaret etmek isteriz ki, hükûmet yardımı bazı Rum memurlar tarafından gereğince ve yerinde harcanmamakta ve bu konuda da ırk ve din farkı gözetilerek, Türk felâketzedeleri yüzüstü bırakılmaktadır. Bu acıklı günlerde milli taassupla hareket eden Rum memurlarının takındıkları tavra hayret değil, teessüf duymamak elden gelmiyor. Ümit ederiz ki, Hükûmet bu haklı şikâyet karşısında kulaklarını tıkamayacak ve lâzım gelen emirleri memurlarına verecektir.

   Kıbrıslı Türk Kardeş! Bu büyük felâket karşısında evini barkını, ana ve babasını kaybeden felâketzedelere yardım elini uzat. Onlar için yapacağın küçük bir yardım dahi, en önemli bir armağan olarak kendi kardeşlerine, ıstırap içinde kıvranan hamcinslerine bir ümit ve selâmet damlası gibi ulaşacaktır.

BOZKURT.”

   Yine edebiyat dünyamızın bilinen isimlerinden bir başka yazar-şairimizin yazısına da rastlıyoruz Bozkurt gazetesinin 21 Eylül 1953 tarihli nüshasında. Yazının sahibi olan Özker Yaşın, depremzedelere özellikle halk örgütlerimiz ve yurttaşlar tarafından bir yardım seferberliği başlatılması gerektiği konusunu ele alıyordu.

“Bozkurt gazetesi, 21 Eylül 1953, syf:2

FİKİRLER:

Felâketzedelere Yardım Etmeliyiz

-Özker YAŞIN-

   Kıbrıs şimdiye kadar benzeri görülmemiş zelzele felâketi, Baf tarafında büyük hasara sebep olmuştur. Günlük gazeteleri takip eden okuyucularımız; neşredilen resimler ve felâket bölgesinde yapılan röportajlardan tahribatın tahminlerimizin çok üstünde bulunduğunu görmüşlerdir. Ölenlerin sayısı pek yüksek olmamakla beraber; yaralılar, evsiz kalanlar çok fazladır ve bu felâketzede kardeşlerimiz bizim yardımımıza muhtaçtırlar.

   Kıbrıs halkı, şimdiye kadar birçok vesileler ile cömertliğini isbat etmiştir. Pek tabiidir ki şimdi yine cömertçe bağışlarda bulunarak felâkete uğrıyan kardeşlerine yardım edecek, onlara dertlerini unutturmıya çalışacaktır. Şimdiye kadar muhtelif müesseseler tarafından yapılan büyük miktarda para yardımları ile halkımızın yaptığı bağışlar bunun açık bir isbatıdır. Bağışlar devam etmektedir ve kısa bir gelecekte büyük bir miktara çıkacağı umulmaktadır.

   Hepimizin felâketzede kardeşlerimize kudreti nisbetinde yardım etmesi insanlık borcudur.  Düşününüz ki ayni felâkete biz de uğrıyabilirdik. Bizim de evimiz ani bir yer sarsıntısı ile yıkılabilir, sevdiklerimizin bazıları ölebilir; aç, sefil sokaklarda kalabilirdik. Bu acıklı durumda başkalarının yardımı olmadan kendimizi toplamamıza, yuvamızı yeniden kurmaya çalışmamıza imkân yoktur. Felâkete uğrıyanlar bizden yardım bekliyorlar. Biz ayni felâkete uğrasaydık onlardan yardım bekliyecektik.

   Felâketzedelere büyük miktarda yardımda bulunmıya başlıyan Kıbrıs Rumlarına karşı mahcup bir duruma düşmiyelim. Türklerin her milletten çok yardımsever olduğunu isbat edelim. Bu maksat için Kurumlarımız, kulüplerimiz faaliyete geçsinler. Baf felâketzedeleri yararına müsamereler, konserler verilsin, film gösterilsin, rozet takılsın ve halkımız cömertçe bağışta bulunsun. Zenginlerimiz hamiyetperverliklerini isbat etsinler. Cemaatça felâketzedelere yardım için seferber olalım.”