Gazeteciler Birliği ve Basın-Sen, Bağımsız Medya Grubu’na bağlı çalışan bazı gazetecilerin, ‘tasarruf tedbirleri’ bahane gösterilerek işten atıldıklarını açıkladı.

“Özellikle, ellerindeki parayla medya sektörüne adım atıp, ülke siyasetini yönlendirebileceğini düşünen yatırımcıların sayısında endişe verici bir artış söz konusudur. Aynı şekilde, büyük meblağlar harcayıp birçok kişiyi mağdur ederek sektörden çekilenleri de izlemekteyiz” denilen açıklamada sürecin takipçisi olunacağı vurgulandı.

İşte açıklama:

Ülkemizde yaşanan ekonomik kriz, medya sektörünü de derinden sarsmaktadır. Ne yazık ki, bazı medya kuruluşlarında işten çıkarmalar başlamış, sosyal sigorta ve İhtiyat Sandığı yatırımlarında ise ciddi aksaklıklar görülmüştür.

Tek gailesi habercilik yaparak kamuoyuna ulaşmaya çalışan Bağımsız Medya Grubu’na bağlı çalışan bazı meslektaşlarımızın, ‘tasarruf tedbirleri’ bahane gösterilerek işten atıldıklarını üzüntü ile karşıladığımızı belirtmek isteriz.

Özellikle, ellerindeki parayla medya sektörüne adım atıp, ülke siyasetini yönlendirebileceğini düşünen yatırımcıların sayısında endişe verici bir artış söz konusudur. Aynı şekilde, büyük meblağlar harcayıp birçok kişiyi mağdur ederek sektörden çekilenleri de izlemekteyiz.

Medya sahipliği son derece kritik bir meseledir ve bu alanda almamız gereken uzun bir yol vardır. Bu bağlamda, meslektaşlarımıza da önemli bir çağrıda bulunuyoruz: Medya etiği ve bağımsızlık, meslek örgütleri olarak en fazla mücadele verdiğimiz alanların başında gelmektedir. Meslektaşlarımızın da parayla her şeyi yapabileceğini sanan ve medya üzerinden demokrasiyi zedeleyen bu tür girişimcilere karşı son derece dikkatli olmalarını istiyoruz.

Bununla birlikte, kurumsallaşan, devlete karşı vergi yükümlülüklerini eksiksiz yerine getiren, personel sorumluluklarını tamamlayan ve medya sahipliğinde şeffaf davranan kuruluşlarımız da mevcuttur. Meslektaşlarımızın çalışacakları iş yerlerini seçerken, tek motivasyonlarının maaş olmaması gerektiğini hatırlatmak istiyoruz. Zira bunun sonucunda birçok meslektaşımızın işsiz kaldığını üzülerek gözlemliyoruz.

Elbette meslek örgütleri olarak bu alanda mücadelemizi sürdüreceğiz. Ancak, medya sektörüne kontrolsüz bir şekilde büyük sermayelerin akıtılmasından ve kaynağı belirsiz paralarla siyaseti dizayn etmeye çalışanlara karşı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hükümeti’nin de etkin bir denetim sorumluluğu bulunmaktadır. Hükümet, medyaya aktarılan paraların kaynağını soruşturmalı ve bir süre sonra "ödeme yapamıyorum" diyerek meslektaşlarımızın işten çıkarılmasına sebep olan durumlardan kaçınmak için sorumluluk üstlenmelidir.