‘Bağış gelirleri çok düştü, ihtiyaçlar karşılanamaz oldu’
Ekonomik kriz, devletin Anayasal görevlerini yerine getiremediği noktalarda yardıma koşan dernek ve sivil toplum örgütlerinin bağış oranında büyük kayıplara neden oldu…
Ertuğrul SENOVA
Ekonomide devam eden kriz, devletin Anayasal görevlerini yerine getiremediği noktalarda destek talep eden insanların yardımına koşan dernek ve sivil toplum örgütlerinin bağış oranında da büyük kayıplara neden oluyor…
YENİDÜZEN’e konuşan dernekler, yardım için uzanan ellerin her geçen gün azaldığını, bağış miktarının büyük oranda düştüğünü ifade ediyor.
Kanser Hastalarına Yardım Derneği Başkanı Raziye Kocaismail, bağış gelirlerinin “10’dan 3’e düştüğünü” ifade ederken, Ortopedik Özürlüler Derneği Başkanı Günay Kibrit ise engelli bireylerin ihtiyaçlarını karşılayamaz duruma geldiklerini belirtti.
Kemal Saraçoğlu Lösemili Çocuklar ve Kanserle Savaş Vakfı Koordinatörü Servet Özeralp, ekonomik sorunlar nedeniyle yılda 8 kez gelen bağışçıların artık 2 kez gelebildiğini söylerken, SOS Çocuk Köyü Ulusal Müdürü Refika İnce, hem et hem de nakit bağışlarda gözle görülür bir azalma olduğuna dikkat çekti.
Evrensel Hasta Hakları Derneği Başkanı Emete İmge ise, devletin görevlerini yerine getiremediğini ve bu görevleri kamu yararına çalışan sivil toplum örgütlerinin üstlendiğini belirterek, söz konusu kuruluşların, halkın katkılarına ve cömertliğine ihtiyaç duyduğunu vurguladı.
KHYD Başkanı Kocaismail: Bağışların kardeş kuruluşlara gittiğini sandık
Kanser Hastalarına Yardım Derneği (KHYD) Başkanı Raziye Kocaismail, bağış gelirlerinin ciddi oranda düştüğünü belirterek, “Bağışların belki de kardeş kuruluşlarımıza gittiğini düşünüyorduk ama aslında bağışların genel anlamda azaldığını gördük” dedi.
“Bağışlar 10’dan 3’e düştü”
Gelen bağışların son yıllarda “10’dan 3’e düştüğünü” ifade eden Kocaismail, “Pandemi sürecinde 10’dan 1’e düştüğümüz de oldu. Ama kanser hastalığı durmuyor. Gelirler çok aşağıda. Kara kara bununla nasıl baş edeceğimizi düşünüyoruz” dedi.
KTOÖD Başkanı Kibrit: “Bağışların düşmesi, hizmetlerimizi aksatıyor”
Kıbrıs Türk Ortopedik Özürlüler Derneği Başkanı Günay Kibrit de bağış gelirlerinin “10’dan 3’e düştüğünü” ifade ederek, “Bu durum hem hizmetlerimizin aksamasına neden oluyor, hem de yardımlarımızı kısıtlıyor” dedi.
“Engelli bireyler için gereken belli başlı ihtiyaçları alamıyoruz”
Dernek çatısı altında tedavi maksatlı 8 profesyonel çalışanlarının bulunduğunu ve azalan bağış nedeniyle söz konusu çalışanların maaş ve sosyal haklarını karşılamak noktasında sıkıntı yaşadıklarını belirten Kibrit, “Engelli bireyler için gereken belli başlı ihtiyaçları alamıyoruz” şeklinde konuştu.
SOS Çocuk Köyü Ulusal Müdürü İnce: Hem kurban hem de nakit bağışlarda azalma var
SOS Çocuk Köyü Ulusal Müdürü Refika İnce, Kurban Bayramı kapsamında yapılan bağışların geçmiş yıllara oranla azaldığına dikkat çekerek, “Nakit bağışlarda da aynı oranda bir azalma var” dedi.
“Köyün giderlerinin yüzde 35’ini devlet, geriye kalanını bağışlar karşılıyor”
Devletin, SOS Çocuk Köyü’nün giderlerinin ortalama yüzde 35’ini karşıladığını, geriye kalan giderlerin, toplumdan gelen bağışlarla karşılandığını belirten İnce, “Biz bu işi toplumdan gelen bağışlarla yürütüyoruz” ifadelerini kullandı.
Kemal Saraçoğlu Lösemili Çocuklar Vakfı Koordinatörü Özeralp: “Yardımda bulunan kişi sayımız düştü”
Kemal Saraçoğlu Lösemili Çocuklar ve Kanserle Savaş Vakfı Koordinatörü Servet Özeralp ise “Her yıl bize bağışta bulunan kişi sayısında düşüş oldu fakat rakamsal olarak iki katı gelir elde ettik” dedi. Bağışların en çok da filtre dönemlerinde toplandığını kaydeden Özeralp, “Geçtiğimiz yıllara göre bağış konusundaki dengelerimizde değişiklik yaşandı. Her yıl bize bağışta bulunan kişi bazında düşüş oldu. Fakat rakamsal olarak, geçen yıla göre iki katı gelir ettik” şeklinde konuştu.
Yardımda bulunan kişi sayısına düşüş olduğunu anlatan Özeralp, bu durumu “Toplumun her kesimindeki insanların ekonomik sıkıntıda olduğunu gösteriyor. Küçük çapta kendine yetemeyen insanlar artık bizlere yardım eli uzatamıyor” diyerek değerlendirdi.
“Yılda 8 kez gelen bir yardımsever yılda 2 gelir oldu”
Günlük yaşamda ise yapılan bağışlarda da kişi sayısı olarak düşüş yaşandığını anlatan Özeralp, “Filtreler dışında bize bağış için gelen rutin kişilerimizde geri çekilme oldu. Bu kişiler yılda 8 kez geliyorken, artık 2 kez gelir oldu. Bu durum ülkede birçok kişinin ekonomik durumunun kötüye gittiğinin bir göstergesi gibi” dedi.
İmge: Devletin görevlerini dernekler üstlenmiş durumda
Evrensel Hasta Hakları Derneği Başkanı Emete İmge, devletin görevlerini yerine getiremediğini ve bu görevleri kamu yararına çalışan sivil toplum örgütlerinin üstlendiğini belirterek, şöyle konuştu:
“Anayasa, yaşlı ve engelli bireylere, çocuklara devletin bakması gerektiğini söylüyor ama devlet bunu yapamıyor. Çünkü devlet atamalarla meşgul oluyor, uzun zamandır görevlerini yapamıyor. Kanser hastalarına KHYD, çocuklara ise SOS bakıyor. Bu bakımı, sivil toplum örgütleri ve dernekler üstleniyor.”
“Halkın katkılarına ve cömertliğine ihtiyaç duyuyorlar”
Söz konusu sivil toplum örgütlerinin, halkın katkılarına ve cömertliğine ihtiyaç duyduğunu vurgulayan İmge, yurttaşların desteğiyle ayakta duran derneklerin hayata geçirdiği bazı projeleri şöyle sıraladı:
“Örneğin Ortopedik Özürlüler Derneği, protez ayak yapıyor, devletin yapamadığını yapıyor. Devlet de ‘sen yap ben öderim’ diyor ama derneğin büyük miktarda alacağı olduğunu biliyoruz. Mesela Diyabet Derneği, diyabet merkezinin oluşması için kampanya başlattı, fon geliştirdi ve merkezin kurulması adına 50 bin Sterlin ortaya koydu. Merkez bu sayede açıldı. Kanser Hastalarına Yardım Derneği, kanser hastalarının psikolog, sosyal hizmet ve hemşire gibi taleplerini karşılıyor. Devletin kadro açıp işe almadığı, görevlendirmediği kişileri KHYD görevlendiriyor, devletin yapamadığını yapıyor. Veya Thalassamia Derneği… Bu dernek bir tarih yazmıştır. İlgili Yasanın geçmesini ve her evlenecek çifte test yapılması zorunluluğunu bu derneğin kampanyaları sağlamıştır. Bu sayede hastalık neredeyse sıfıra indirilmiştir.”
Tek sorun ekonomi değil…
Derneklerin bağış toplayıp kendine kaynak yaratmasıyla ilgili yasanın İngiliz Koloni Döneminden kalma olduğunu anımsatan İmge, “Fon yaratma sürecinde çok fazla bürokrasi ve karışıklık var” dedi ve çözüm önerisini şöyle aktardı:
“Artık kripto paraların, dijital kampanyaların yapıldığı bir çağda yaşıyoruz. Mevcut yasalar yetersiz oldukları gibi, kafa karışıklıklarına da neden oluyor. Evet, STÖ’ler şeffaf ve hesap verebilir bir şekilde bağış toplamalı ama ilgili yasanın da daha uygulanabilir ve kolay olması gerek. Bu nedenle örgüt ve dernekler, bu nedenle de ihtiyaç duydukları kaynağı yaratmakta sıkıntı yaşayabiliyor. “