1. YAZARLAR

  2. Tayfun Çağra

  3. Bakanlar nerenin/kimin bakanı?
Tayfun Çağra

Tayfun Çağra

Bakanlar nerenin/kimin bakanı?

A+A-

Hükümette bir bakanın, Türkiye’nin bir bakanıymış gibi çalıştığını yazmıştım daha önce ama sadece o değil, başkaları da aynı işi yapıyorlar galiba!..

Baksanıza, MHP’li bir milletvekilinin sahibi olduğu bir üniversitenin verdiği sahte diploma olayı henüz mahkemede…

O üniversitenin küçük ortağı tutuklu, o yargılanıyor, tabii ki büyük ortak ortada yok. Sahte diplomaların hepsi de ortada yok zaten… Küçük ortağın iddiasına göre UBP Milletvekillerine uzanıyor sahte diplomalar olayı… Dolayısıyla da bir sonuca varılır mı belli değil!..

2019’da yine bir MHP’li milletvekiline Saray Otel Vakıflar aracılığıyla verilirken yeni sözleşme ihaleye çıkılmadan hem de 30 yıllığına yenileniyor ama Vakıflar bu sözleşmeyi bulamıyor. CTP Milletvekili Doğuş Derya bunları Meclis’te anlatırken yine Vakıflar’a ait, çalışanların yönetimindeki Dome Otel’de ise yeni yatırımlar yapılmasına karşın, uzun süredir en ağır sözleşmelerle çalışanların elinden alınmaya çalışıldığını da söylüyor Derya…

Çoğu 5 yıldızlı, casinolu otellerin sahiplerinin, ortaklarının nerelerden ve kimler oldukları isimleri de bilinmese ortadayken, çoğu ihalelerin nereye ve kimlere verildiği, hatta ihalesiz işlerin adrese teslim nasıl yapıldığını hepimiz biliyoruz.

Örneğin Teknecik’e alınan yakıtın ihalesiz alındığını, alınan yakıtın kalitesinin kötü olduğunu da bilmeyenimiz yok.

İşte bu yazılan veya yazılmayan, sizin de aklınıza gelen çeşitli işler, farklı bakanlıkların uhdesinde bulunurken halkın cebinden çıkan paraların bu farklı bakanlıklarca yine bizim cebimize girmeyecek şekilde pazarlandığını görebiliyoruz.

Umut ediyorum ki bir gün bakanlıklar/bakanlar nerenin bakanlığı/bakanı olduklarını, nereye, kime hizmet vermeleri gerektiğini hatırlarlar.


Üstel için refüj kaçağı!

Alsancak-Lapta yolunda asfaltlama, refüj işleri devam ederken, Başbakan yapılmış Ünal Üstel’in evine dönen yerde de uzayıp giden refüjde bir aralık bırakıldı şimdilik… Umarım şimdilik çünkü Üstel’in evine kısa yoldan dönmesi için açık bırakılmış duruma ama bu durum çok büyük tehlike arz ediyor.

Geçen gün ben de başkaları gibi orada bir trafik kazası atlattım. O boşluktan dönmek için küçük arabaların yanında kamyon, kapalı van gibi büyük ve görüş alanını kısıtlayan araçlar da sıraya giriyorlar.

Aynı yönden yan şeritten giderken aniden önünüze karşı şeritten gelen ve o boşluktan dönen araçlar atlayabiliyor. Görüş alanınız kapalı olduğu için her an kaza yapmak çok mümkün.

Büyük bir ihtimalle Başbakan kısa yönden dönecek diye henüz kapanmayan refüj, ölümlü bir kazaya neden olmadan erken zamanda kapanır diye umarım. Yoksa kapamak için emir mi bekleniyor?


Yetkisizlik her yerde…

Meclis’te konu edilen ‘aydınlatmada yetki karmaşası’ gibi pek çok konuda da yetki karmaşası var ülkemizde…

Farklı konularda çözümler arayan insanlar Bakanlıktı, Kaymakamlıktı, Belediyeydi, konunun muhatabı olduğunu düşündüğü kamu dairesiydi diye dolaşıp dururken kesin olarak bir muhatap bulmakta zorlanıyor.

Bir yerden başlattığınız çözüm arayışında oradan başka yere, o başka yerden yine başka bir yere, o da “neden bana geldin o geldiğin yere gitmen gerek” derken dolaşmaktan çürüyen ayak tabanları, beyninizde sinirden kaynaklanan bir uğultu ile dönersiniz evinize…

Çözüm mü? O yok işte. Kimse sorunu çözecek sorumluluğu alamamış oluyor. Kim, nereye bakacak bir belirsizlik veya bir inisiyatif alma çekincesi veya bir üşengeçlik veya umursamazlık. Ne derseniz artık…

Bu yazı toplam 577 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar