BARIŞ GELMEZSE…
Eğer bu topraklarda gerçek anlamda bir barış ortamını sağlayamazsak biz neler olacağının farkında mısınız?
Soğuk savaş döneminde süper güçlerin çıkarları bu adanın bölünmesini gerektiriyordu.
Biz bu yüzden çatıştık.
Bütün sömürge topraklarında olduğu gibi ya dini, ya etnik farklılıklar kaşındı ve bir sabah kalktığımızda yüzyıllarca birlikte yaşamaya alıştığımız komşumuzla ‘düşmanlık’ ilişkimiz başladı!
Adres Kıbrıs’ta Erdinç Gündüz’ün Pazar günü anlattığı, bir Ermeni kadının Kars’tan sürülmeleri ve Kıbrıs’a kadar gelebilmeleri hikayesi, bizim coğrafyanın gerçeğidir.
Tıpkı Amin Malouf’un Orta Doğu’da geçen romanda anlattığı gibi…
Hepsinde aynı vurgu vardır: “Eskiden çok iyi yaşardık, ama bizi böldüler, düşman ettiler!..”
Bugün çatışma içinde olan birçok toplum ve ülkede durum aynıdır.
Niyazi Kızılyürek’in Pazar günü Yenidüzen’de altını çizdiği gibi, dünyamız ‘yaşanılır’ olmaktan hızla uzaklaşıyor ve biz ne yapıyoruz?
Oturduk ve seyrediyoruz.
Sadece seyir…
***
Kıbrıs adası bilmem hangi büyük güçlerin çıkarları için stratejik öneme sahip olabilir.
Lakin benim için bu adanın önemi stratejisinden kaynaklı değil.
Bu ada benim ‘yaşadığım yer’ olduğu için önemlidir.
Doğduğum, atalarımın yaşadığı yer olduğu için önemlidir.
Ömrümün sonunda yatmak istediğim yer olduğu için önemlidir.
Çocuğumun yaşayacağı yer olmasını istediğim için önemlidir.
Yoksa hangi askeri, ticari, küresel, bölgesel, politik çıkarlar için değil!..
***
Hal böyle ve biz, yani Kıbrıslılar, yani bu ülkede doğan ve/veya bu ülkeyi vatan belleyenler, ne yazıktır ki etrafımızı saran ateş çemberinin giderek daraldığını fark edemiyoruz.
Sanki Suriye’de yaşanan savaş orada kalacak, bize hiç etkisi olmayacak sanıyoruz.
Ekranda gördüğümüz göçmenlerin halini içselleştiremiyor, belki bir süre sonra hepimizin benzer bir duruma düşme ihtimalini hesaplamıyoruz.
Her gün bir yenisi ortaya çıkan terör gruplarının hiç bize uğramayacağını temenni ediyor, dünyanın her yerinde sayılarını hesaplayamadığımız ‘canlı bomba’ların nasıl bir ruh yapısıyla ve psikolojik motivasyonla kendini patlatabildiğini, bunun gerçek sebebinin ne olduğunu bulup onunla mücadele etmeyi öngörmüyoruz.
Kıbrıslı Türkler ve Rumlar, biz bu ülkeye gerçek anlamda sahip çıkmıyoruz.
Etraftaki yangın kapıya dayandı, yakında alevler içinde kalacağız.
Eğer bu ülkeye barış gelmezse, ne geleceğini kestirmek çok zor değil…