“Başbakan, Kanada Başbakanı Justin Trudeau’yu örnek alıp tüm şehit ailelerinden devlet adına bir özür dilemelidir…”
OKURLARIMIZDAN GELEN… OKURLARIMIZDAN GELEN…
Ali Şah adlı okurumuz (kendi izniyle adını kullanıyoruz) geçtiğimiz günlerde Tekke Bahçesi’nde beş kişilik bir mezarda kalıntıları bulunan İbrahim Ramadan’ın oğlu Murat Dağman’la röportajımızı ve Ecvet Yusuf’un kızı Nilgün Ecvet Orhon’un babasının üstünde adı yazılı mezarda olup olmadığından emin olamadığını yazdığı yazısını sayfamızda okuduktan sonra kaleme aldığı ve bize gönderdiği mesajında, Kıbrıs’ın kuzeyinde Başbakan’ın, Kanada Başbakanı Justin Trudeau’yu önek alıp tüm şehit ailelerinden devlet adına bir özür dilemesi gerektiğine işaret etti. Başbakan Tufan Erhürman’ın böyle bir şey yapması halinde, bunun toplumumuza bir rahatlama getireceğini ifade eden okurumuzun mektubu şöyle:
“Sevgül Hanım,
Kayıp kişiler konusunda çalışmalarınızı yıllardır aralıklı olarak takip edebiliyorum. Kısaca ve net olarak söyleyeyim. Politikacıların söyledikleri, yaptıkları, sadece popülizmdir, gösteriştir, siyasettir. Gerçek iş, sizin yaptığınızdır. O kadar hayırlı bir iş yapıyorsunuz ki, bence her türlü ödüle layıktır.
Bugünkü yazınızı ve içinde şehit evlatlarının son gelişmelerden dolayı yazdıklarını okurken, gözlerim bir defa daha doldu. Belki siz bugünkü yein Başbakan’a bir şekilde ulaşırsınız ve bu konuda, Kanada Başbakanı Justin Trudeau’nun yaptığı gibi, toplumu birleştirici, barıştırıcı, insanları kazandıran ve vicdanlara dokunan bir harekette bulunur ve bundan etkilenen tüm şehit ailelerinden Devlet adına bir ÖZÜR diler. Kanada Başbakanı’nın yaptığı bu hareketler o kadar iç huzur ve toplumsal barış getiriyor ki inanamazsınız!
Çalışmalarınızın devamını dilerim.
Ali Şah.”
BASINDAN GÜNCEL…
Kıbrıs Haber Ajansı’na konuşan Kıbrıs Cumhuriyeti İnsani İşler Komiseri Fotis Fotiu:
“Atalassa’da 14 “kayıp” şahıstan geride kalanlara ulaşıldı, kazılması gereken iki yer daha var…”
Kıbrıs Cumhuriyeti İnsani İşler Komiseri Fotis Fotiu, Kıbrıs Haber Ajansı’na verdiği demeçte, Atalassa’da 14 “kayıp” şahıstan geride kalanlara ulaşıldığını ancak kazıların henüz tamamlanmadığını, kazılması gereken iki yer daha bulunduğunu belirtti.
Yeniden İnsani İşler Komiserliği görevine atanması vesilesiyle Kıbrıs Haber Ajansı’na geniş bir değerlendirmede bulunan Fotiu, “Ne yazık ki Atalassa Psikiyatri Hastanesi bölgesinde gömülü olduğu belirlenen 31 şahısla ilgili kazılar tamamlanmadı. 14 kayıp şahsın kalıntılarına ulaşıldı ancak bölgede yapılmış olan inşaat nedeniyle kalıntıların yeri değişmiştir ve daha kazılması gereken iki bölge daha vardır” diye konuştu.
Kıbrıs Haber Ajansı’nın haberine göre Fotiu, “uluslararası toplumun kayıp şahıslarla ilgili Türkiye’ye baskı yapmasının ve bu ülkeyi işbirliğine ikna etmesinin zamanının geldiğini” de söyledi. Fotiu, “ABD Savunma Bakanlığı’na ait bir laboratuvardan, kimyasal sıkılmış kayıp kalıntılarından genetik malzeme bulunabileceği yönünde olumlu bulgular olduğunu” da açıkladı.
“Kayıplar”ın üçte ikisinin akibetinin hala belirlenemediğine dikkat çeken Fotis Fotiu, hükümetin bu konuyu insani bir sorun olarak gördüğüne işaret ederek “Türkiye AİHM kararlarına, BM kararlarına saygı göstermiyor, Kıbrıslırumlar’la Yunan vatandaşlarının kalıntılarının yerinin tespit edilmesinde işbirliği yapmıyor” şeklinde konuştu.
“Türkiye’nin Türk askeri arşivlerinden bilgi vermeyi de reddettiğini, ölenlerin gömüldüğü yerlerinin büyük bölümünün Temmuz ve Ağustos 1974’te Girne çevresinde bulunduğunu” bildiren Photis Photiou, Kayıp Şahıslar Komitesi’nin yıllık sonuçlarının bilgi eksikliğinden dolayı zayıf olduğunu, 2017’de yaklaşık 34-35 kayıp şahsın yerinin bulunabildiğini söyledi; “Daha yerlerinin tespit edilmesi gerek 850 kişi olduğu düşünülürse, daha ne kadar uzun zamana ihtiyacımız olduğunu anlayabilirsiniz” dedi.
Fotis Fotiu şöyle devam etti:
“Bu komitenin çalışmaları için sorun yaratabilir. Biz bu nedenle uluslararası toplumun Türkiye’yi bu konuda işbirliğine ikna etme ve baskı yapma zamanının geldiğini söylüyoruz. Bu konu siyasi değil insani bir konudur.”
Fotiu, kimyasal sıkılmış kalıntılarla ilgili çözülmesi gereken sorunlar bulunduğunu, kalıntıların gönderildiği ve Vietnam Savaşı’ndaki olayları da inceleyen ABD Savunma Birimi laboratuvarının, çok uzman bir laboratuvar olması dolayısıyla genetik malzeme bulunabileceğini belirttiğini anlattı.
Laboratuvarın ilk bulgularının genetik malzeme elde edebilecekleri yönünde olduğunu, bunun 43 yıldan beri şimdi büyük bir sorununun çözümüne katkıda bulunabileceğini ifade eden Fotiu, “hükümet kontrolü altındaki bölgelerde tüm kazı programların, Temmuz 1974’te dost ateşiyle düşürülen Yunan askeri nakliye uçağı Noratlas’la ilgili çalışmaların, Kıbrıs’ın kuzey batısında 1964 yazında Türk hava güçleri tarafından bombalanan ve yedi mürettebatın öldüğü gemiyle ilgili çalışmaların başarıyla tamamlandığını, gemide bulunan Yunan vatandaşı beş kişinin Lefkoşa mezarlığına gömülen kalıntılarının geçen Nisan ayında çıkarıldığını, kimlik tespitlerinin yapıldığını ve ailelerine iade edildiğini” duyurdu.
Kıbrıs Haber Ajansı’nın “Kayıp şahıslar konusunun ileriye götürülmesi konusunda hükümetin aldığı belirli tedbirlerin ne olduğu” sorusuna karşılık “BM ve AB’nden ayrı olarak hükümetin ABD dahil diğer ülkelere de başvuru yaptığını” bildirdi; “ABD’nin bu olaya dahil olma yükümlülüğü vardır çünkü kayıplar listesinde Amerikan vatandaşları da vardır. ABD’de, Britanya’da ve Avrupa’da yaşayan Kıbrıslılar karar verme merkezlerinde yoğun biçimde çalışmaktadırlar” dedi.
(Kıbrıs Haber Ajansı haber bülteninden – 16.2.2018)