Başbakan Yorgancıoğlu YENİDÜZEN'e konuştu
Başbakan ve CTP-BG Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu, YENİDÜZEN Haber Merkezi’yle bir araya geldi, sorularımızı yanıtladı.
“Hiçbir gerekçe Lefkoşa’yı, Mağusa’yı, Girne’yi kaybetmemizi izah etmez”
“Eğer yaşadıklarımızdan iyi dersler çıkarırsak, süreç lehimize dönebilir.”
“Koalisyonda farklılıklar olacaktır. Ayrıca DP’de iki kanat arasında da fark var.”
“11 aylık bir dönemde koalisyon olarak tek parti UBP’den daha fazla iş yaptık.”
“Bir dönüşüm süreci yaşanıyor. Bu hükümet sonuna kadar gidecektir.”
“Birileri bu hükümet bozuluyor, biz yakında hükümet olacağız rüyasına kapılmasın!”
“Cumhurbaşkanı adayı birileri hükümeti bozmak isterse, buna gücü yetmeyecek”
“Kamu Görevlileri Yasası Meclis’te. Müşavirlik sistemini ortadan kalkacak.”
“Benim muhatabım koalisyon ortağımın Genel Sekreteri değildir, Serdar Denktaş’tır.”
Başkan Yorgancıoğlu, geçtiğimiz yerel seçimlerden, önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimlerine, Hükümet’ten iç siyasete, YENİDÜZEN Genel Müdür ve Genel Yayın Yönetmeni Cenk Mutluyakalı, Yazı İşleri Müdürü Mert Özdağ, Haber Editörü Meltem Sonay’ın sorularını yanıtladı.
“Hiçbir gerekçe Lefkoşa’yı, Mağusa’yı, Girne’yi kaybetmemizi izah etmez”
Meltem SONAY: Yerel Seçimlerde CTP belediye başkanı sayısını artırdı ama Lefkoşa, Girne, Mağusa gibi üç büyük kenti de kaybetti… Bu kentlerde seçim neden kaybedildi? Seçim sonucuna baktığınız zaman başarı mı başarısızlık mı görüyorsunuz?
Başbakan YORGANCIOĞLU: Baktığınız açıya bağlı olarak değişen bir sonuç. Biz parti olarak 14 artı hedefini önümüze koymuştuk. Bu sayısal anlamda gerçekleşen bir hedef ama hiçbir gerekçe Lefkoşa’yı, Mağusa’yı, Girne’yi kaybetmemizi izah etmez. Bunları kaybetmiş olmak tabii ki bir başarısızlıktır aynı zamanda. Bunların birçok nedeni var… Bunu iyi tahlil etmek gerekiyor. Bana göre bunun birçok nedeni vardır.
Bunlardan bir tanesi bizim dışımızdaki oy depolarının değişik nedenlerle, farklı adaylara yönelmiş olmasıdır. Bir diğeri, adaylarımızı belirleme sürecinde parti içinde yaşanan endişelerdir. Bu süreçte adaylarımızın yeterinde sahiplenilmemiş olmasıdır. Tabii bir başkası da, toplumda değişim arzularının bazen izah edilemez noktalara ulaşmış olmasıdır. Değişimi doğru algılamak gerekiyor, insanların değişim taleplerini iyi irdelemek gerekiyor ama iyi iş yapan belediyelerimizde de bunun yoğun bir şekilde ortaya çıkmış olmasının farklı bir gerekçesi var diye düşünüyorum. Başarısız belediyeler olur, bunları değiştirmek istersiniz, bu anlaşılır. Ama başarılı olanları da aynı kategoriye koyarak sonuç üretmek toplumda bu algının gerçekten anafora dönüştüğü gibi bir tanımlaması olması gerekmektedir.
Tüm bunları iyi değerlendirmemiz lazım parti olarak da, toplum olarak da ve özellikle önümüze doğru hamle yaparken, yani Cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlanırken, bu deneyimlerden ders çıkarmamız gerekiyor.
Mert ÖZDAĞ: Özellikle toplumdaki değişim algılarının sizin için izah edilemez noktalara ulaşması, önümüzdeki süreci nasıl şekillendirecek? Hem partide, hem de Cumhurbaşkanlığı seçiminde…
Başbakan YORGANCIOĞLU: Eğer bu yaşadıklarımızdan iyi dersler çıkarırsak ve süreci iyi yönetirsek, kendi lehimize sonuçlar ortaya çıkabilir ki başarmak zorunda olduğumuz da budur. Süreci iyi yönetemezsek özellikle kendi içimizde yaşadığımız sıkıntılar konusunda ders çıkarmazsak, üretilen sonuçlar açısından, bu süreçte de başarılı olmama ihtimalimiz muhakkak ki olacaktır.
Mert ÖZDAĞ: Peki bir Parti Başkanı olarak önünüze bir tarih koyuyor musunuz, parti içindeki sorunların çözümü açısından?
Başbakan YORGANCIOĞLU: Yaşanan olaylarla ilgili iki komite kuruldu zaten, onlar çalışmalarına başladı. Onlara ön gördüğümüz tarih bir aylık bir süreçtir, bir ay sonra bununla ilgili araştırmalar, soruşturmalar tamamlanacak, parti bu sonuçlara bağlı olarak da gereğini yapacaktır. Burada esas olan şudur ve ben şuna önem veriyorum; bütün CTP’lilerin, CTP’nin toplumumuzun, halkımızın demokrasi anlamındaki güvencesi, barış sürecindeki güvencesi olduğunun ayırtına varması gerekiyor. CTP ve CTP adaylarına, kim olursa olsun bu bakışla yaklaşması gerekiyor. Bu parti içindeki birliği, bütünlüğü sağlayacak bir unsurdur diye düşünüyorum. Aynı zamanda gücümüzü artıracak bir unsurdur da. Bunun tarif edilmesi değil algılanması, hissedilmesi gerekiyor. Geleceğe yönelik beklentilerin bu çerçevede değerlendirilmesi gerekiyor. Biz tabii ki kendi içimizde bu değerlendirmeleri yapacağız ama esas olan her tek CTP’linin, ya da bu ülkeyi sevdiğini söyleyen her insanın bu bakış açısıyla hareket etmesi gerekiyor. Bizim için esas olan budur.
---------------
“DP zaten iki ayrı kanattır”
Cenk MUTLUYAKALI: Hükümet’le ilgili ta ilk günden itibaren bir sıkıntı var. İnsanlar genel olarak Hükümet’in uyum içinde devam edecek bir Hükümet olduğunu algılayamadı. Hükümet de böyle bir görüntü vermedi. Sanki iki ayrı parti, biraz da mecburiyetten Hükümet’te durmaya çalışıyor gibi… Biri bir tasarı açıklıyor, öteki karşı çıkıyor, Hükümet tamamen farklı farklı söylemlerde bulunuyor. Hükümet’in iki ayrı bakanını veya milletvekilini dinlediğinizde sanki biri Hükümet, biri muhalefetmiş gibi… Niye böyle gidiyor? Ya da böyle ne kadar gidecek? Hiç mi bir araya gelmiyorsunuz? Nasıl bir koalisyon bu koalisyon? Hiçbir konuda ortak bir görüşü olmayan bir koalisyon… Neredeyse hiçbir konuda yani…
Başbakan YORGANCIOĞLU: Bu konuda biraz insafsız davranıyorsunuz. Evet, koalisyon ortakları olarak farklılıklarımız var. Ama her konuda değil.
Şimdi öncelikle şunu açıklığa kavuşturmak lazım. Herkes bilir ki, siz basın mensupları da bilirsiniz ki, DP zaten iki ayrı kanattır. Bir tanesi DP’nin geleneksek olarak geçmişinden gelen insanlar, bir de UBP’den son seçimde ayrılıp DP ile birleşen UG kanadından oluşan bir yapı… Dolayısıyla önce aynı partide iki kanat arasında da görüş birliği var mıdır, bunun sorgulanması gerekir. Evet, halkımız bizi koalisyon yapmaya zorlamıştır ve bu seçeneğimizi de geçmişte yaptığımız değerlendirmeler sonucunda DP ile koalisyon yapma yönünde kullandık. Bir ortak Hükümet Programımız vardır ve bu programımızın hayata geçmesi adına ortaya bir çaba koyuyoruz. Şimdi bir koalisyon hükümeti olduğuna göre, koalisyon ortaklarının birbirinden farklı olması doğal bir olaydır ama koalisyon ortağımızın yine iki ayrı kanattan oluşmuş olmasının yarattığı bir başka sıkıntı vardır. Bahsettiğiniz çelişkiler aslında, o kanattan gelenlerin bazılarının ortaya koyduğu görüşlerle yaşadığımız çelişkilerdir.
“Bu hükümet sonuna kadar gidecek”
Tüm bunlara rağmen, şunu iddia ederim ve derim ki, 11 aylık bir dönemde bu hükümetin yaptıklarına baktığımızda, Meclis’ten geçirdiğimiz yasalara baktığımızda, ülkemiz azımsanmayacak bir dönüşüm süreci yaşamaktadır. Ben şunu söylüyorum, tek parti olan UBP Hükümeti’nden çok daha fazla iş yaptık. Çelişkilerimiz yok mu, var… Anlaşmazlıklarımız yok mu, var ama ben iddia eder ve derim ki bu hükümet sonuna kadar gidecek. Hiç kimse bu hükümetin bozulacağı yönünde bir vehme kapılmasın veya birileri bu hükümet bozuluyor, biz yakında hükümet olacağız rüyasına kapılmasın. Bütün çelişkilere rağmen bu hükümet halkın yararına iş yapmaya devam edecek. Ben bunu ısrarla ve inanarak söylüyorum.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yanaştığı bu süreçte, belki Cumhurbaşkanlığına aday olacak kişilerden birine destek sağlama adına bu hükümeti yıkmak isteyecek olanlar olacak DP kanadından… Ama güçleri buna yetmeyecek. Ben bunu görüyorum, ben bunu konuşuyorum, ben bunu hissediyorum, Sayın Serdar Denktaş’la yaptığım görüşmelerden bunu hissediyorum, algılıyorum. Bu bakımdan, halkımızın olmayacak işlerle uğraşması yerine, sorunlarımızı çözme konusunda hükümete yardımcı olması akılcıdır diye düşünüyorum. Kaldı ki halkımız artık her ikide bir hükümet değişikliklerine ve bu süreçte zaman kaybına da tahammül etmiyor. Bunu zaten birçok aydınlar, birçok gazeteciler de kendi ifade güçlerini kullanarak toplumla paylaşıyor.
Cenk MUTLUYAKALI: Sizin örneğin Meclis ve Bakanlar Kurulu dışında ortak buluştuğunuz oluyor mu?
Başbakan YORGANCIOĞLU: Bazen sıkıntılı konular olduğunda her iki partinin genel sekreterleri, meclis grup başkan vekilleri bir araya geliyoruz. Gruplar şuna ana kadar toplandı mı diye sorarsanız, toplandı demem.
Cenk MUTLUYAKALI: Ortak grup toplantıları yapılmıyor, müsteşarlar toplanmıyor, böyle söyleniyor.
Başbakan YORGANCIOĞLU: Müsteşarlar Komitesi toplanıyor. Müsteşarlar Komitesi son iki aydır toplanmıyor ama genelde toplanıyor. Esas yürütücüler de bunlardır.
--------------
“1 yılın sonunda değerlendirme yapacağız”
Cenk MUTLUYAKALI: Farklı müsteşarlar, hem CTP’den, hem de DP’den koordine eksikliği var, ortak hareket yok diye şikayet ediyorlar…
Başbakan YORGANCIOĞLU: Tam mıdır derseniz tam değil ama Müsteşarlar Komitesi toplanıyor ve orada bazı konular tartışılıyor. Eğer Bakanlar Kurulu’ndan bir hayli yasa geçiyorsa, Bakanlar Kurulu’nda mutabık kalınıyor demek ki. Yasa Meclis’e gittikten sonra orada bazı vekiller tarafından engellenmesine rağmen, kanun gücünde kararname olarak çıkarılıyorsa, Bakanlar Kurulu’nda bir uyum var demektir. Hep uyumsuzluk yok, uyum da var. Toplumun genelinin beklentilerini karşılamak adına uyum da vardır. Bu nedenle her şeyde uyumsuzluk mu var sorusu bana göre havada kalıyor ama her şeyde uyum mu var diye sorarsanız, hayır, her şeyde uyum da yoktur. O da doğanın kendisinden kaynaklanır. İki farklı partidir ve partinin bir tanesinin içinde de farklı kanatlar vardır, bu da doğaldır diye düşünüyorum.
Cenk MUTLUYAKALI: Bir yılın ardından Sayın Serdar Denktaş’la bir araya gelip hem gözden geçirme, hem de neler yapıldı, neler yapılmadı ortaya koyma düşünceniz var mı?
Başbakan YORGANCIOĞLU: Tabi ki her sıkıntıdan sonra bir değerlendirme yapıyoruz. Benim Sayın Serdar Denktaş’la ilişkilerim çok iyi. Her konu olduğunda da ya burada, ya da mecliste buluşup değerlendirmeler yapıyoruz. Önümüzdeki ayın sonunda 1 yılı dolduracağız, dolayısıyla böyle bir genel değerlendirme yapıp kamuoyunun da önüne bir yılda neleri yaptığımızı paylaşmak gibi bir düşüncem vardır. Sıkıntı olduğunda sayın Serdar Denktaş’la bir araya geliyoruz. Bu konuda herhangi bir sıkıntımız yoktur.
Cenk MUTLUYAKALI: Bu hükümet çok temel değişi beklentileriyle göreve geldi. Zaten Hükümet Programı’nda da var… En temeli, bizim ülkede var olan çarpık müşavirler sistemi… Doğrusu 1 senede birçok müşavir daha ortaya çıktı.
Başbakan YORGANCIOĞLU: UBP Dönemi’yle kıyaslarsak daha az ama çıktı.
Cenk MUTLUYAKALI: Bu sistem henüz değişmedi. Halen atamalar var. Bu toplumda bir hayal kırıklığıdır çünkü aynı sistem devam ediyor.
Başbakan YORGANCIOĞLU: Kamu Görevlileri Yasası Meclis’te görüşülüyor. Esas müşavirlik sistemini ortadan kaldıracak yasa oradadır. Bu yasa AB Koordinasyon Merkezi ile birlikte ve AB Uzmanları’ndan danışmanlık hizmeti alınarak hazırlanmıştır. Yarısından fazlası da komitede görüşüldü ve onaylandı. Arada bir bazı değişiklikler öngörülüyor bu yasada ki bu değişikliklerin bazıları bizi de rahatsız ediyor ama komitede partilerin işbirliğiyle geçiyor. Fakat şimdiye kadar müşavirlik sistemini oradan kaldıracak bir öneri olmadı, olursa da bunu reddetmek gibi bir cesareti göstermemiz gerekiyor çünkü gerçekten kamuda tartışılan bir olaydır bu. Bu yasa mecliste olgunlaştıktan sonra müşavirlik sistemi ortadan kalkacak ama o güne kadar da ihtiyaç vardır. Bu dairelerin yürütülmesine ihtiyaç vardır. Bugün Devlet Planlama Örgütü’nde, 10 aydır 3 dairenin müdürü yoktur. Biz bu nedenle atamama gibi bir eğilim gösteriyoruz ama bir başka alanda da bir sıkıntı yaratıyor. Yine Hukuk Dairesi’nin müdürü yok. Direniyoruz ama sonuçta da işler yarım kalıyor. Bu bakımdan yasa geçene kadar kilit dairelere atama yapmak zorunluluk. Öngörümüz 2014 sonuna kadar bu yasanın geçmesi. Zaten Avrupa Birliği ile vardığımız mutabakata göre de bunun 2014 yılı içerisinde geçmesi gerekiyor.
Diğer konulara gelince şöyle bir durumumuz söz konusudur. Biz önce Siyasal Partiler Yasası’nı, sonra Seçim ve Halkoylaması Yasası’nı, sonra Anayasa’yı değiştirmeyi öngörüyorduk ve bunla ilgili de çalışmalar Meclis’te başlatılmıştı. Ancak sonunca şöyle bir mutabakata varıldı, eğer Anayasa’yı öncelikli olarak değiştirmezsek ve bu yasaları değiştirirsek, Anayasa değiştikten sonra bunları tekrar değiştirmek zorunla kalabiliriz. Bu nedenle önce Anayasa’yı değiştirelim, sonra Anayasa’ya uygun olarak bu alt yasaları değiştirelim dedik. Hepimiz biliyoruz ki çok büyük bir uğraş ve metken sonra Anayasa’da yapılan değişiklikler maalesef referandumda kabul görmedi. Bunun da pek çok nedenleri vardır ama zamanımızın büyük çoğunluğu Anayasa’yı değiştirmeye yönelik olarak ayrıldığı için böyle bir sıkıntı yaşadık. Bu nedenle bekli bundan sonra, Siyasal Partiler Yasası’nı gündem yapmamız gerekir ama mevcut Anayasa’nın dışına da çıkmamız ne kadar mümkün olacak o da önümüzdeki günlerde ortaya çıkacak.
Meclis İç Tüzüğü sözümüz vardı, onu yaptık. Onun da Anayasa’ya bağlantılı bazı maddeleri vardı, onlar da akamete uğradı. Polisin sivil otoriteye bağlanmasına ilişkin yasayı da hazırladık, meclis tatile girmeden önce diğer partilerle paylaştık, onlardan görüş bekliyoruz. Sonuçta Meclis’te bunu değiştirmek adına oy çokluğuna ihtiyacımız olduğuna gire, diğer partilerin görüşlerini almamız gerekiyordu. Önümüzdeki günlerde bunlarla ilgili girişimlerimiz sürecek.
“Polis sivile bağlanacak”
Güvenlik Kuvvetleri’ne gelince, tabi ki her şeyi bir anda yapmak mümkün değildir. Bunları kademeli olarak yapmaya çalışıyoruz ama önce polisin sivil otoriteye bağlanmasıyla ilgili yasayı meclise sevk ederek, bunu başardıktan sonra, diğerleriyle ilgili de çalışmalar yapacağız. Bütün bu çalışmaları yapmaya çalışırken de, bir uzlaşı içinde yapmaya çalışıyoruz. Kurumları yıpratmaktan çok onları daha güçlü kılacak bir anlayışla yürütmeye çalışıyoruz. Belki biraz zaman alıyor ama bunun daha sağlıklı olacağı gibi bir inancımız var.
-------------
“Benim muhatabım Sayın Serdar Denktaş’tır”
Cenk MUTLUYAKALI: Geçtiğimiz hafta İçişleri Bakanı ile röportaj yaptık, Yurttaşlık Yasası’nın tamamlandığına ilişkin haberi verdik. Birkaç gün sonra DP Genel Sekreteri katıldığı bir programda ‘Biz buna karşıyız’ dedi.
Başbakan YORGANCIOĞLU: DP Genel Sekreteri karşı olabilir ama ‘Biz karşıyız’ demeye ne kadar hakkı vardır, yani partiyi bağlayacak şekilde… Çünkü bütün bunlar bizim Hükümet Programımızda olan şeylerdir. Evet, tabi ki biz onlara sunduk ve bazı değişiklik arzuları varsa onları da dikkate alacağız ama Yurttaşlık Yasası’nın geçirilmesine karşı olmak başka bir şey.
Cenk MUTLUYAKALI: Zaten Genel Sekreter Hükümet’in kendisine olduğu gibi karşı… Güvensizlik vereceğini söyledi.
Başbakan YORGANCIOĞLU: O, onun bileceği iştir. Tabi ki biz ona bir şey diyemeyiz. Benim muhatabım koalisyon ortağımın Genel Sekreteri değildir. Benim muhatabım Genel Başkan’dır, Sayın Serdar Denktaş’tır. Eğer Sayın Hasan Taçoy’un kendisinin bir sorunu varsa, Genel Başkanı’yla bunu halletmesi gerekir.
YARIN: Cumhurbaşkanlığı Seçimi – Eşit Maaş Artışı – Çevre Bakanı