'Başka canlar yanmasın'
Gözü yaşlı, yüreği yaralı bir baba, İrfan Numan, oğlu İlke Numan’ı kaybettikten sonra YENİDÜZEN’e konuştu: “Oğlum, ‘babamın doğum günü geliyor, yarışta kazandığım 100 TL ile babama bir pasta, hediye alırım’ demiş, gitmiş…”
Tarifi olmayan, yeri dolmayan, acısı dinmeyen bir veda; evlat acısı… Gencecik, hayatının baharında, henüz 19 yaşındaydı İlke Numan… Arazi araçları yarışı öncesindeki test sürüşü sırasında devrilen araçtan savrularak can verdi. Geride gözü yaşlı bir aile, yaslı sevenlerini bıraktı…
Ayşe GÜLER
Bir yanda doğum, diğer yanda kayıp… Hayat dediğimiz şey; en acı birikimlerin sınavı…
Tarifi olmayan, yeri dolmayan, acısı dinmeyen bir veda; evlat acısı…
Gencecik, hayatının başında, henüz 19 yaşındaydı İlke Numan…
Geride gözü yaşlı bir aile, yaslı sevenlerini bıraktı…
Oğlunu kaybeden baba İrfan Numan, yüreği yaralı halde YENİDÜZEN’e konuştu: “Bugün (dün) benim doğum günüm… Bir yanda doğum günümü kutlayanlar, bir yanda başsağlığı dileyenler… Yazık…” dedi.
Öfkesi; yaşadığı kayba ve sağlık sistemindeki eksikliklereydi.
Baba İrfan Numan, oğlu İlke’yi Cumartesi günü kaybetmesine rağmen, adli tıp raporunu verecek doktorun yurt dışında bulunması, Salı günü (bugün) adaya gelecek olması nedeniyle cenaze töreni düzenleyememekten dolayı üzüntü duyuyor.
“Acımız büyük… Kaybımız var. Cenazemi alıp, defnetmem gerekiyor. Oğluma son görevlerim var, onları yapmam gerekiyor” diyen baba Numan, “Sadece durdum, bekliyorum. Herkes bana cenazemizin ne gün olduğunu soruyor. Bilmiyorum…” dedi.
Oğlunun 2 yıldır bu tip organizasyonlara katıldığını, lisanslı hakem olduğunu da anlatan baba Numan, kaza günü öncesinde yaşananları şöyle anlattı:
Geçtiğimiz gün oğlumu aramışlar, ‘Ekibi kuramadık, ekibini kur bize yardımcı ol’ demişler. Alacağı da 100 TL paraydı. Annesine de demiş ki; ‘Babamın doğum günü geliyor, bir pasta, hediye alırım’ demiş… Bugün doğum günüm… 100 TL para için… Ben ona 200 TL verirdim… Dün birileri geldi, bir şeyler söylediler. Acımız, acımızdır dediler. Konuşmak istemedim. Ne konuşacağım ki? Durayım hesap mı sorayım? Olayın ne olduğunu daha akşam öğrendim. Kimse bana bir şey açıklamadı…”
Acılı baba Numan, kazanın yaşandığı yarış pistinde yeterli güvenlik önlemlerinin alınmadığını da savundu, “ Aracı kullanana da suç bulmuyorum. Kimse böyle bir şey yaşamak istemez. Olay yerine gidip gördüm. O şartlar altında, oradaki parkurlarda çocuğun yapacak bir şeyi yoktu. Yarışanlar dahil kazanın yaşandığı yerden uçardı…” şeklinde konuştu.
Numan, “Kesinlikle yeterli güvenlik önlemi alınmadı. 5 kişilik arabaya, 6 kişi bindiler, üst üste…” dedi.
Cenaze bugün defnediliyor...
İlke Numan’ın cenazesi bugün Dikmen caminde kılınacak öğle namazının ardından kaldırılacak.
“Doktor yurt dışında, cenazemizi alamadık…”
Acılı baba İrfan Numan’ın anlattıkları:
“ Çocuğum Cumartesi günü vefat etti. Doktor çalışmaz dediler, otopsi yapılamadı. Nereye gittiysem de bana ne olacağıyla alakalı kimse bir şey demedi. Kime gideyim, ne sorayım bilemedim. Hastaneye gidiyorum, bilen yok. Polisi arıyorum bilen yok. Dün (Pazartesi) cenazemizi veremeyeceklerinden bahsediyorlar. Başbakan’a kadar aradım. Savcılık, dava soruşturması için Adli Tıp raporu istiyor. Bu da otopsi raporu gerektiriyor. Otopsi raporunu hazırlayacak doktor maalesef bir kişi… O da şu anda yurt dışında. Salı geleceğinden bahsediliyor. Yazık… Bu memlekette bir tane mi doktor olması lazım? İsyanımız o…”
“Oğluma son görevlerim var, onları yapmam gerekiyor”
“Acımız büyük… Kaybımız var. Cenazemi alıp, defnetmem gerekiyor. Oğluma son görevlerim var, onları yapmam gerekiyor. Bu kelimeyi kullanmak istemiyorum ama bunu yapmam gerekiyor. Çocuğumun mevlidi okutmam gerekiyor. Sadece durdum, bekliyorum. Herkes bana cenazemizin ne gün olduğunu soruyor. Bilmiyorum…”
“Bugün doğum günüm…”
“Bugün (dün) benim doğum günüm… Bir yanda doğum günümü kutlayanlar, bir yanda başsağlığı dileyenler… Yazık… Allah’ın sınavı…”
“Yeterli güvenlik önlemi alınmadı”
“ Aracı kullanana da suç bulmuyorum. Kimse böyle bir şey yaşamak istemez. Olay yerine gidip gördüm. O şartlar altında, oradaki parkurlarda çocuğun yapacak bir şeyi yoktu. Yarışanlar dahil kazanın yaşandığı yerden uçardı… Kesinlikle yeterli güvenlik önlemi alınmadı. 5 kişilik arabaya, 6 kişi bindiler, üst üste… Parkur için hazırlık yapmaya gidiyorlardı, bant çekecek, parkur çalışması yapılacaktı. Kazanın yaşandığı sabah, çocuklar bunları yapmaya gitmişler. Bu nasıl bir organizasyon?
Oğlum, iri yarı, kilolu bir çocuktu. Dizinde sıkıntı vardı. Kaza geçirmişti, bir dizinde platin vardı. Pick-up araçların arkası çok dardır. Düz oturamaz, yan oturması gerekiyor.”
“Çocukları üst üste araca bindirdiler, aracın içerisinde olan çocuklara hiçbir şey olmadı…”
“Dün (önceki) akşam kazayı yaşayan çocuklar geldi, konuştuk. Arabayı da gidip gördük. Arabada, 4 kişi olsa neden aracın arkasında otursun? Çocukları üst üste araca bindirdiler, aracın içerisinde olan çocuklara hiçbir şey olmadı. Kime suç bulacağımı bilmiyorum. Ama şoförü de günah keçisi yapmak istemiyorum. Geçen defaki kazasını çok yakın takip ettik, polis de doğrulamış, hayatını kaybeden kadının kadında yüksek promil alkol vardı.”
“Nasıl bir yerde yaşıyoruz?”
“Bu memlekette adli tıp raporu hazırlayabilecek tek bir tane mi doktor var? Nasıl bir yerde yaşıyoruz? Ücretli, parasını ödeyip de oğluma otopsi yaptıramıyorum. Doktoru da suçlamıyorum ama…”
“Oğlum, annesine demiş ki; ‘Babamın doğum günü geliyor, bir pasta, hediye alırım’ demiş…”
“Oğlum 2 yıldır bu tip organizasyonlara katılıyordu. Eğitimlere gitti, lisanslarını aldı. Aynı zamanda lisanslı hakemdi, kendi grubu vardı. Ama benim oğlumun grubu drag, driftti, carting ve motordu…
Off road yarışlarına da gidiyordu. Geçtiğimiz gün oğlumu aramışlar, ‘Ekibi kuramadık, ekibini kur bize yardımcı ol’ demişler. Alacağı da 100 TL paraydı. Annesine de demiş ki; ‘Babamın doğum günü geliyor, bir pasta, hediye alırım’ demiş… Bugün doğum günüm… 100 TL para için… Ben ona 200 TL verirdim… Dün birileri geldi, bir şeyler söylediler. Acımız, acımızdır dediler. Konuşmak istemedim. Ne konuşacağım ki? Durayım hesap mı sorayım? Olayın ne olduğunu daha akşam öğrendim. Kimse bana bir şey açıklamadı… Otopsi de yapılsın istemiyorum ama dava süreci olacağı için ileri aşamada daha kötü olur, mezar açılır, otopsi yapılması gerekir. Böyle bir şey de yaşayamam…”