1. YAZARLAR

  2. Neşe Yaşın

  3. Başkalarına iyi gelmek
Neşe Yaşın

Neşe Yaşın

Başkalarına iyi gelmek

A+A-

Kafa karışıklığı ile başlayan günler vardır. Yapılacaklar listesi kafandadır ama başka sularda yüzer ruhun. Tam olarak ne istediğini de bilemezsin. Bir şeylere geç kalmışlığın iç kemirtisi, bazı sorumlulukları yerine getirmemiş olmanın suçluluğu ve bilumum başka olumsuzluklarla dolu bir kokteyl paralize eder seni. Bu karmaşık duygu bombardımanı bir ağlama isteği ile sonuçlanır. Popüler dergilerde, sosyal medya videolarında sunulan öğretilere sığınırsın bazen. Her şeyi önceliklerine göre sıraya koy filan. Ama daha karmaşık, daha derindir huzursuzluğunun nedeni. Başa çıkamadığın bir keder, bir varoluş krizidir belki de birden böyle sarsıcı biçimde içinde zonklayan. Hayatın başka bir noktasında olabileceğinin bilgisidir. Depresyona düşmeden eylemde olmak iyi gelebilir yine de.

Yaşadığın dönemin kâbusları, kolektif travmalardır belki de bedenine, ruhuna sızan. Ekranlardaki görüntüler, insana, insanlığa dair inancının sarsılması…

Böyle bir sabahta geçiyorum işte klavye başına. Öncelikli olan diğer işleri erteleyerek. Bu biraz da dertleşme arzusu sanki. Pek çoğunuzun adını, yüzünü bilmediğim siz okurlarla. İçimde kaynayıp duranı paylaşma isteği.

Çocukluktan beri başa çıkamadığım duyguları düşününce utanç, pişmanlık, suçluluk geliyor aklıma. Bazen abartılı bir biçimde yaşıyorum bunları hayatın her alanında. Belki saçma gelecek ama garsona bahşiş veriyorum mesela ve ardından seni cimri niye daha fazla vermedin diyor bir ses. Üf yine koyu renk giyinmişsin, daha neşeli bir renk giysen olmaz mıydı? Neşeli bir renk giysem sırıtıyor duygusuna da kapılabilirdim bu arada.

Bazı insanlar hayatın sırlarını, gündelik dertleri çözmüş gibi, adressiz bir iç huzuru ve özgüvenle nasıl yaşıyorlar diye hayrete kapılıyorum bazen. Sonra da diyorum ki garip olan onlar değil benim aslında.

Hepimiz çocukluğumuzdan mustaribiz biliyorum bunu. Çocukluk gökyüzü gibi hiçbir yere gitmiyor şairin de dediği gibi. Aslında sorun belki de başkalarının bakışları. Siz benim neden böyle garip olduğumu biliyor musunuz ki beni yargılıyorsunuz diyememek onlara. Peki ya onların travmaları? Onları anında kalem kıran yargıçlar yapan o dinamik?

Belki de insanlara esas öğretilmesi gereken bireysel ve kolektif travmalarda nasıl başa çıkılabileceği. Travmayla başa çıkma dersi, kursu olmalı okullarda.

Çatışmalı ülkelerde benim travmam seninkini yener yarışması var. Bu yarışmayı kazanan gerçek mağdur sayılacak ya iyileştirmeye yönelmek yerine daha da körükleniyor travma. Çocukluğumuzda ölü fotoğrafı görmekten, barbarlık müzesi gezmekten helak ettiler bizi. Üstelik ötekilerin travmalarına dair bir gözbağı takarak yaptılar bunu.

Keder ve yas da hakkıyla yaşanmalı elbette. Ama bir iyileştirme süreci eşlik etmeli buna. Aslında bütün kederler bir olgunlaşma nedeni. Dünyayı daha iyi bir yer yapmanın ipuçları da gizlidir travmalarda. Bunu bir daha yaşamamak ya da bu şiddette yaşamamak için ne yapılabileceğinin işaretleri.

Pek çok insan haksızlığa uğradığı, hak ettiği yerde olmadığı duygusuyla kıvranıyor. Kendini kirli hisseden bu çamuru fırlatanın başkaları olduğunu, hayatın nasıl da masumiyete izin vermediğini biliyor. Önemli olan hayatı anlayıp onunla yüzleşebilmek belki de. Hayat haksızlıklarla dolu ama kendi hikayemizin başrol oyuncusu olarak bizim de yapabileceğimiz bazı şeyler var.

Ben çok yaralıyım, mağdurum bu yüzden pek çok yanlış ve ayrıcalığa hakkım var doğru bir yaklaşım değil bence. Hayat kahramanları derin mağduriyetleri aşıp kendilerini özgürleştirebilenlerdir biraz da.

Ne yaşarsak yaşayalım içimizdeki iyilikle aşabiliriz pek çok engeli. Dünyanın iyileri en çok ezilenler gibi görülüyor doğru bu. Kötülükle gelen başarıya yeğlerim ama ben bunu.

İç huzursuzluğumuz için sevinç duymalıyız belki de. Kötüler sınıfından kaydımızın silinmesidir bir anlamda bu. Hayat hikayemiz iyi olmasa da iyilik olsun derim ben.

İyi insanlara rastlamak kadar iyi gelen bir şey yok bana. Adil olmayı başarırsam ben de başkalarına iyi gelebilirim mutlaka. Hiçbir şeyin yoksa, hayat adaletsiz davranmışsa da sana iyiliğini alıp çıkabilirsin sokağa. Kötülüğe en anlamlı direniştir bu.

Bu yazı toplam 1303 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar