Batshi ve Cedric ikilisi oynarsa
Kendi liglerinde geçen yıl şampiyon olan Çetinkaya ile Yenibogaziçi Atatürk Stadı’nda karşı karşıya geldiler. Uzun bir aradan sonra Süper Lig’de yeniden mücadele etmeye başlayan Yeniboğaziçi'nin, bu sezon Süper Lig'de neler yapabileceğini çok merak ediyordum. Çünkü genel olarak Birinci Lig'den Süper Lig'e çıkan takımlar, gerek maddi gerekse manevi açıdan çok zor günler yaşamaya başlarlar. Uzun yıllar Süper Lig'de adından önemli ölçüde söz ettiren ve hatta bir dönem adı şampiyon olabilecek takımlar arasında geçen Yeniboğaziçi, belli ki geçmiş deneyimlerinden faydalanmış ve çok temkinli oynayan bir takım yaratmış.
Dün Çetinkaya karşısında izlediğim Yeniboğaziçi, hırslı, mücadeleci bir takım. Özellikle kendi yerlerinde çok daha etkili olabilecek bir takım kanaatine vardım.
Oyuna gelince, özellikle ilk yarıda oynanan oyun futbol adına çok silikti. Çetinkaya daha
baskılı oynamasına rağmen şuursuz ve isteksiz bir oyunu vardı. Cedric'in kafa şutunun dışında çok da önemli gol pozisyonuna giremedi. Belli ki Cedric ve Batshi oyun temposunu artırırsa Çetinkaya hareketlenir. Bu iki oyuncu Çetinkaya’nın yüzde ellisi. İkisinin de oynamadığı bir Çetinkaya vasat bir takım görüntüsü çizer.
İkinci devrede bunu net bir biçimde gördük. Çetinkaya oyuna daha tempolu başladı, 46’ıcı dakika dolarken Batshi'ni ortaladığı topu, Cedric, güzel bir kafa vuruşu ile takımını beraberliğe taşıdı. Bu noktadan sonra Çetinkaya’nın oyundaki etkinliği de gözle görülür bir biçimde ortaya çıktı. Oynanan futbol göze hoş gelen, futbol adına güzel hareketlerin olduğu bir oyun değildi. Ancak, Çetinkaya’nın tecrübesi ve oyunun kaderini etkileyecek oyuncularının fazla olması, galip gelmesinde en büyük etkendi.
Çetinkaya, hızlandığı ve temposunu artırdığı anlarda daha etkili görünüyor. Fakat bu etki oyunun organizasyon açısından takım üzerinde baskı kuracak nitelikte değildir. Tamamen kişisel becerilerle ortaya çıkan bir etkidir.
Karşılaşmada üç penaltı veren Osman Özpaşa bence iyi maç yönetti. Verdiği penaltılar ve gösterdiği kartlar yerinde kararlardı.
Yeniboğaziçi’ne gelince oyunun kaderini etkileyecek, takımı yönetecek ve yönlendirecek oyuncusu yok. Genç oyuncu sayısı fazla, fakat Süper Lig'de tutunmak için mutlaka tecrübeli ve takımını yönlendirecek bir kaç oyuncuya ihtiyacı vardır. Geride oynayan yabancısı Ezeute fena bir oyuncu değil, fakat o da tamamen yalnız kalıyor. Cedric'e iyi savunma yaptı, savunmanın bel kemiği durumundaydı. Ancak son dakikalarda yediği kırmızı kart, ileriki haftalarda takımına önemli ölçüde zarar verecektir.
Kısacası Çetinkaya dünkü karşılaşmada çok da iyi oynamamasına rağmen önemli üç puanın sahibi oldu. Kadro derinliği çok fazla olmayan bir takım. Bu maratonu sonuna kadar götürebileceğini düşünmüyorum. Zaten iddialı olmuş olsaydı Esin'i Kaymaklı’ya vermezdi.
Orta alandaki Taner ve Doğukan görevlerini yapan oyunculardı. Taner'in hem ofans hem de defans anlamında katkısı büyük. Sadece kaleyi karşıdan gördüğü anlarda şut atmaktan çekiniyor. Güçlü fiziği var. Ceza sahası civarında kazandığı topları sadece pas yapmak için değil şut atmak için de kullanırsa takımına daha çok katkı yapacaktır.
Evet Çetinkaya bayrama girerken hem maaşlarını aldılar, hem de üç puanı kazanarak zirveye yerleştiler.