Bugün Bayram’ın üçüncü ve son günü.  Dünyanın belki de en çok resmi tatili olan ülkesinin, resmi tatillerinden biri daha,  bugün sona eriyor.
    ***
Devlet memurlarımız çok üzgün. Çünkü 1 Ağustos Cuma günü de resmi tatil. “Buna rağmen Hükümetimiz,  arada kalan Perşembe’yi lütfetmedi” diyenler çok. 
Perşembe de verilseydi ne güzel olurdu değil mi ? 26 Temmuz’dan  3 Ağustos’a kadar TATİLLLLL... Tamı tamına 9 koca gün.... Yan gel yat dokuz koca gün boyunca... İstersen, Karpaz’a tatile git istersen Güney’de bir yerlere... Türkiye de olur, Avrupa turu da... Biraz paran varsa ABD bile mümkün....
Arkadaşlardan birinin notuyduı. Perşembe günü için Doktorlarımızın  kaç adet ‘Hasta Raporu’  yazacaklarını merak etmişti. Ben de çok ama çok merak ediyorum doğrusu....
    ***
Bugün Bayram’ın üçüncü ve son günü.
‘Bayram kutlama  amaçlı ziyaretler’ geleneğini sürdürenler için de son gün...
Kapılar çalınacak  bugün de... Hiç tanımadığımız küçük çocuklar el öpmek için sıraya girecekler önünüzde. Bizi çok sevdiklerinden değil, 3-5 kuruş, Bayram parası koparmak için....
Bayram ya, Camilerimiz de dolup dolup boşalacak bugün de. İnananlar da koşacak Camilere, ‘İnanır’ showu yapmak isteyenler de...
Ramazan ayı boyunca oruç tutanlar var ya,  bugün de tıka basa doymak için saldıracaklar yemeklere, tatlılara.  Kilo verildi ya bir ay içinde.. O kilo  kayıpların yeniden kazanmak uğruna...
Ne gariptir ama ilk iki gecede ve hatta Ramazan ayı boyunca  olduğu gibi bu akşam da dolacak meyhaneler... Rakısını keyifle yudumlayan müşterilerle...
Ve bitince Bayram bugün, yarını düşünmeye başlayacak kara kara Devlet memurlarımız... ‘Böylesine rahatlıktan sonra,  yarın nasıl geçecek 18.00’e kadar mesai’ diye... Belki de  Hükümete küfredecek olanlar bile çıkacak Perşembe de tatil verilmedi diye...
    ***
Bektaşi’ye sormuşlar:
- Rakı içer misin ?
- Akşamdaaan akşamaaaa...
- Peki... Namaz kılar mısın ?
- Bayramdaaaannnn, bayramaaaaa..., demiş.
***
Bektaşi’ye sormuşlar:
- Oruç tuttun mu ?
- Henüz nasip olmadı... Tuzak kurdum sabırla bekliyorum...demiş.
***
Bir Ramazan gününde, köyün Camisine bir yaban domuzunun dadandığı haberi gelmiş kahvehaneye. Bektaşi, düşünmüş ve,
-Garip...Çok çok garip... Softanın domuzunu çok görmüştüm ama domuzun softasını ilk defa duyuyorum, demiş.