Bazen komik, bazen trajikomik…
“… bu 2 firma anlaşarak piyasayı konsolide edip fiyatları kontrolleri altında tutmaya çalışıyorlar. Ya istediğimiz kadar zam yaparsınız ya da piyasaya yakıt ve gaz vermeyiz diyorlar. Biz sosyal bir devletiz. Vatandaşımızı sermayeye teslim edemeyiz. İki firma piyasayı istedikleri gibi belirleyemezler...”
Piyasada akaryakıt sıkıntısı yaşanması nedeniyle Ekonomi ve Enerji Bakanı Erhan Arıklı’nın yaptığı açıklamayı okuyunca insanın gülesi geliyor ama biraz da sinirden…
“Biz sosyal bir devletiz” diyor, “Vatandaşımızı sermayeye teslim edemeyiz” diyor, “İki firma piyasayı istedikleri gibi belirleyemezler” diyor da diyor…
Elektrikte ille de bir firmadan yakıt almayı istemek ne demekti o zaman, hem de ihalesiz almayı zorlamak, son ana kadar bekleyip “yakıt kalmadı” diyerek acilen istediği firmadan yakıt alımları bu açıklamaların neresine koymak gerekir?
Yapılan işlerden sonra, piyasanın, ekonominin, siyasetin geldiği noktadan sonra bu gibi açıklamalar bir komedi programında komedyenlerin kullanacağı sözcükler olabilir ancak.
Mutlular ve mutsuzlar…
“Cumhurbaşkanı Ersin Tatar yurtdışı ziyaretlerine devam ediyor” diyoruz biz dahil tüm medya… Hangi yurtdışı ziyaretler?
Bilmeyen, duymayan da sanki dünyanın farklı ülkelerine veya hade yakın coğrafya diyelim, Avrupa Birliği ülkelerine gidip kendi cümleleriyle “Kıbrıs’ın gerçek tarihini” anlatıp tanınma istediğini zanneder atanmış Tatar’ın… Oysa ki göreve geldiği günden beri zorunluluk gereği Brüksel ve New York’a gitmesinin dışında bütün yurtdışı gezileri Türkiye’ye… İl il gezip arzı endam ediyor… Herhalde diyorum bu gezilerin nedeni de Kıbrıs sorununu kendi mecralarında canlı tutup Türkiye’deki iktidarın hanesine artı puan olarak kaydetmek…
Neden olmasın ki!
Bu tip gezileri seven biri var nasıl olsa… Gittiği yerden selfi paylaşan, gittiği yörenin yerel giysilerini geyip pozlar veren, ülkesinde video krizi, akaryakıt, tüp gaz yokluğu çekilirken, sendikalar eylem yaparken o şehir, bu şehir gezen ve sadece dünyadan da değil, ülkesinden bi-haber gülücükler dağıtan birini getirmişler Silihtar’a…
O mutlu, getirenler mutlu.
Başkaları mutlu olmasa kime ne!
İyi akıl
Kara parayı aklama mücadelesinde yeterli katkıyı vermediği için Kara Paranın Aklanmasının Önlenmesine Yönelik Mali Eylem Görev Gücü (FATF) tarafından gri listeye alındı Türkiye… Sadece kara para aklama ile değil, bir de terörizmle mücadele için gerekli finansmanı sağlamadığı belirtildi.
Hatırlayacaksınız; Bizde de geçici bir yasa çıkarılarak yurtdışında parası olanların bu paraları ülkeye cüzi bir vergi oranıyla getirmeleri sağlanmış ve galiba 3 hafta sonra yasa kaldırılmıştı. Yani bir miktar kara para yasal olarak! aklanmıştı.
Türkiye’de böyle bir şey yoksa bu yöntemi bizden alabilirler. Yoksa biz mi onlardan aldık bilmiyorum ama kimin aklı kesmişse iyi kesmiş!
Düşünmeye gerek var mıydı!
Bildiğiniz videolar… Sadece bizde değil, İngiliz basınında da gündem oldu. Bulvar gazetelerinden diğer ciddi gazetelere kadar ancak henüz bir istifa yok.
Özel yanı bir yana ama ortada bir video var bu videoda bir Başbakan olduğu söyleniyor… Başbakan bu videonun kurgu olduğunu iddia ediyor...
Söz konusu video ister gerçek olsun isterse kurgu… Demokrasilerde, normal bir ülkede bir Başbakan böyle bir durum karşısında hemen istifa eder ama bizde o kadar bitmiş ki her şey, sanki hiçbir şey yokmuş gibi istifa da yok ve ay sonu yapılacak parti kurultayında aday olmaktan hâlâ söz edilebiliyor…
Kararını bugün açıklaması bekleniyor Saner’in ama videodan sonra aradan geçen günleri bu adaylığı bırakıp bırakmamayı düşünerek geçirmeyi de ben düşünemiyorum.
İnsan hâlâ böyle bir şey düşünebilir mi! Demek ki düşünülebilirmiş! Bir şey daha öğrenmiş olduk!