UBP’yi “Kıbrıs’taki AKP” olarak tanımlayanlar ya da “AKP’nin Kıbrıs şubesi” adını verenler var.
Hiç öyle düşünmüyorum.
UBP için AKP aşkı yoktur.
AKP değil MHP olsa da fark etmez.
MHP değil CHP!
Mesele “AKP” değil “güç” ve “menfaat”tir.
Para gelmezse aşk biter.
Aşk biter arsızlık bitmez.

*  *  *

UBP Kıbrıs’ın en iflah olmaz “düzen” partisidir ve kendi menfaati karşısında “ilhak” için gözcülük yapar.
‘KKTC’ adlı oyuncağını elinden alır; savaş sonrası yağma, talan, adaletsizlik ve eşitsizlik üzerine kurulu düzenin faydalarını kurutursanız eğer gözü AKP falan görmez.
Türkiye’den gelen nüfusa gelince!
Çoğunluğu kendini adada eğreti ve güvensiz hissettiği için UBP’nin peşine takılır.

*  *  *

Böyle giderse bir süre sonra Kıbrıs’ta UBP’ye de ihtiyaç kalmayacaktır zaten!
Çünkü Türkiye buraya yerleşmiş, yönetimi, nüfusu, kurumları önemli oranda ele geçirmiştir.
Tüm beceriksizlik ya da başarısızlıkların Kıbrıslı Türklerin üzerine yıkıldığı ama yaşamsal tüm kararların da Türkiye’de alındığı bir hakikat vardır.
Sorun, inkardadır.

*  *  *

Tüm bu gerçekliğe rağmen önemli bir çoğunluk halen kendi yurduna sahip çıkma bilincini korumaktadır ve mücadeleyi bırakmamıştır.
O nedenle “ne yapalım peki, vazgeçelim ve kaçıp gidelim mi” diye soruyorsanız, asla!
İrade nasıl kaybedilmişse, yeniden kazanılır. Bu toplum bunu defa defa başarmıştır.
Yapılması gereken salt duyguyla değil akılla çoğalmak, bu kurulu düzenden bağlarımızı koparmak ve toplumsal gailelerle mücadele etmektir.
Kim, ne derse desin, Kıbrıs’ın barışması ve birleşmesi dışındaki her seçenek Türkiye’ye ilhaktır.
Bunu görmek gerekir.
Bedel ödemek gerekir bedel!
Özgürlük öyle “altın tepsi”de gelmez.
 

Cumhurbaşkanı’nı seçtirenler, Başbakan’a da karar verecek

Yine “UBP Kurultayı”na kilitlendik.
Öyle görünüyor ki AKP halen “kimin parti başkanı” olacağını işaret etmedi.
Belki henüz karar vermemişlerdir.
Yakında verirler.
Büyükelçi talimatları bekliyordur.
AKP’den MHP’den vekiller gelir, üyelerle temasa başlar ardından!
“İyi eğitilmiş gruplar” gönderilir, odak çalışmaları yapılır.
“Milli menfaatlerin gereği, bekanın ve ümmetin önemi” anımsatılır (!)
Cumhurbaşkanı’nı seçtirenler, dörtlüyü pek sevmeyip de devirenler, ARMA modeliyle kurumlarımızı paspas edenler yeni hükümeti de devşirirler elbette!
Fuat bey fısıldar tez zamanda!
Öğreniriz birlikte.

*  *  *

Haddini bilmeyenlerdedir memleketin umudu... Bilenler bu düzeni pek sevdiler zaten...
UBP’de ve her yerde...