1. YAZARLAR

  2. Serhat İncirli

  3. Belaltı siyaset!
Serhat İncirli

Serhat İncirli

Belaltı siyaset!

A+A-

Geri kalmış bir ülkede yaşıyoruz!
Ve her geri kalmış ülkede olduğu gibi, demokratik sistem içerisinde yer alan ve bu sisteme şekil verme iddiasındaki “siyaset” haliyle “çirkin” bir siyasete dönüşmüş durumdadır!

-*-*-

Sağdan olsun, soldan olsun; gazeteci olsun veya “gazeteci olmasa da olur” olsun; herkes, herkesi, dilediği şekilde “eleştirebilir” ve hatta “belaltı” da vurabilir!

-*-*-

Evet, bunu herkes yapar!
“Yapmıyorum” diyen de ya “istisnadır” ki kaideyi bozamaz; ya yapmıştır ya da bir gün yapmaya mecbur kalacaktır!

-*-*-

Belaltı vuruşlara en fazla maruz kalanlardan biri benim…
Kim tarafından?
Kıbrıs’ta çözüm istemeyen ve sistemsizliğin kaymağından bir şekilde faydalananlar tarafından tabii ki!

-*-*-

Her yerde, her siyasi partide, özel hayat da kullanılarak, siyasi başarı elde edip, dediğim gibi ortaya çıkacak rantın kaymağından bir parmak çalabilmek için herkes çaba harcar!

-*-*-

YDP’de hafta sonu kurultay yapılacak!
Kudret Özersay, “bu kurultayın, yasadaki tarihe uyulmadığı için yasayı ihlal ettiğini ve bu nedenle de partinin bundan sonra yapılacak ilk seçime katılamayacağını” iddia ediyor…
YDP Başkanı Erhan Arıklı bu iddiayı kabul etmiyor…
Bu konunun “belaltı” ile ne alakası var?

-*-*-

Konuyu YDP’ye getirmek istiyordum…
Ki, “belaltı siyaset” ile ne demek istediğimi daha net anlatabileyim…

-*-*-

YDP’nin hafta sonu kurultayında iki aday yarışacak…
İkisi de milletvekili…
Partinin başka vekili de yok…

-*-*-

Biri diyor ki, “bu partiyi biz kurduk, rakibimiz sonradan katıldı…”
“Parti benimdir, bizimdir, başkasını yaşatmayız” anlamına gelen bu ifade, komiktir!
Haaa aynı hatayı CTP’de bile yapanlar vardır!
Bazı eskilerin, partiye sonradan katılanlar için zaman zaman “biz birbirimizi yolda yürürken rastlantı sonucu bulmadık” gibi çıkışlarının arkasına, “parti bizimdir, sonradan gelen mesela birleşik güçler da kimdir?” sorusunu eklemiş olması bundandır!

-*-*-

YDP’de rakiplerden biri ötekine bazı aile fertleri aracılığı ile sosyal medya paylaşımıyla vurmaya çalışır…
Ve kaç yıldır partide vekil ve hatta yönetici olarak görev yapan kişinin “terör örgütü bağlantısı” olduğunu iddia eder!

-*-*-

Bunlar “belaltı siyaset” örnekleridir!
Hem de apaçık!

-*-*-

Yine YDP’de “sadece seçimi kazanmak uğruna”, adaylardan birine yapılmadık eleştiri kalmaz; oysa o adaylardan biri, çok uzun süre ülkenin en önemli kurumlarından birinin yöneticisidir falan…
Eğer bu kişi teröristseydi; bunca yıldır siz neredeydiniz?

-*-*-

Tekrar ediyorum; bu konu sadece sağla ilgili olan bir “krema toplama eylemi” değildir…
Solda da benzer belaltı siyaset, farklı sebeplerle vardır!

-*-*-

Belgesiz, ispatsız ve yasadışı saldırı ya da belaltı yorum yapmamak için çok uğraşırım!
Bazen kara mizahla, cumhurbaşkanını da eleştiririm!
Başbakanı da, bakanları da, vekilleri de!

-*-*-

CTP iktidarlarında da aynı eleştirileri yaptığımı rahatlıkla söyleyebilirim…

-*-*-

Eleştirilerimin en başta gelen sebebi, daha dürüst bir siyaset, şeffaflık, hesap verebilirlik ve en başta da Kıbrıs sorununa kalıcı federal çözüm maksatlıdır…
Siyasi yorumlarımın hedefinde bunlar var!
Ve siyasi yorumlarımın hedefinde bunlar olduğu için bana veya benim gibi olanlara saldırılmasının tek sebebi; “kurulu düzenin yani statükonun kaymağından koparmaktan baka bir şey değildir…”
Çok acı bir durum!

-*-*-

Ve bu acı durumu aşmak için, gerçekten bir şeyler yapılması gerekmektedir!
Bu bir şeyler; sadece yazmak, konuşmak, demeç vermek, açıklama yapmak, panel düzenlemek olmamalıdır!
Çünkü memleket de toplumsal varlık da yitirilmek üzeredir!
Durumumuz vahimdir, acildir! 


Utanıyorum!

Kendisi gibi faşist olmayan Kıbrıslı Türk öğretmen ve gazeteciler için “hapse atılmaları gerekir” diyen; komutanlığını yaptığı birlikte aleyhine "ihaleye fesat karıştırma iddiasıyla" soruşturma açılan; Genel Kurmay Başkanı ve Milli Savunma Bakanı’nın istemi doğrultusunda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından görevden alınan biri, geçtiğimiz hafta KKTC vatandaşı yapıldı?

-*-*-

Neden ve niye yapıldı?
Topluma ya da devlete nasıl bir faydası olduğu ya da olacağı düşünülüyor?

-*-*-

Haaaa, “… hakkında mahkeme kararı yok, açılan yolsuzluk soruşturması sonuçlanmadı” mı diyeceksiniz?

-*-*-

O zaman soruyorum: 
“Vatandaş yaptığınız bu adam, suçlulukları hiç kanıtlanmamış 4 bin 500 Türk askeri ve 600 sivilin işlerinden atılmasına sebep olan Fetömetre adlı listeyi hazırlayan kişidir… Yaklaşık 5 bin insanın işinden, ekmeğinden, ailesinden olmasına sebep olan bu faşist, hangi gerekçelerle KKTC vatandaşı yapılmıştır?”

-*-*-

Bu arada belirteyim, bu ve benzer faşistler KKTC Vatandaşı ise “sahte ya da değil”, beni KKTC vatandaşlığından çıkarın lütfen!
Çünkü utanıyorum!


437523512-816291550354341-589578212080850965-n.jpg

Türkiye’deki Birgün gazetesinin bugünkü manşetine yanıt: “Bizde de bizde de!”

Bu yazı toplam 2686 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar