Belma Sera; “Durmak yok. Daha yazacak çok şarkımız var”
“Durmak yok, daha yazacak çok parçalar var… Ve anlatılacak çok şey var… Tayfun’la sürekli çalışıyoruz… Onun besteleri, sözleri var. Benim yazdığım sözler besteler var. Şu anda ikinci albümü yap deseler parçalarımız hazır.”
adres Kıbrıs
Birkaç ay önce Türkiye’de satışa sunulan ‘Belmaca’ isimli albümüyle adından söz ettiren ve 28 Şubat’ta sonuçları açıklanacak Altın Kelebek Ödülleri’nde bu yıl Fantezi Müzik Kadın Sanatçı dalında aday olan Belma Sera sorularımıza içten yanıtlar verdi. Sanatçı, adres Kıbrıs olarak kendisine yönelttiğimiz soruları yanıtlarken müzikseverlere güzel mesajlar da verdi. İşte söyleşimiz;
‘Belmaca’ isimli albüm kartonetinizde küçük yaşlardan itibaren müziğe başladığınız yazıyor. Bunu biraz daha detaylı anlatır mısınız?
Müziğe, şarkı söylemeye olan tutkumu ilkokul yıllarımda öğretmenim farketti ve beni hafta sonu Orduevi’nde sahneye çıkardı. Beş altı parça okudum. Bu, daha sonraki haftalarda da devam etti.
İlk sahne deneyimlerinizde duygularınız nasıldı?
Sahne heyecanı bende hep oldu ama zorlanmadım. Bizim evde abimin gitar ve bağlama çalması nedeniyle şarkılarla türkülerle büyüyen biriydim. Aile eğlencelerimizde babam, annem, anneannem dayımlar falan bana hep şarkı söyletirlerdi o yüzden bu olaya aşinaydım diyebilirim.
‘Eğitim ve sahne’
Albüm kartonetinde daha sonra müzik eğitimi aldığınız yazıyor. Nerede eğitim aldınız?
Önce Üsküdar musiki cemiyetinde başladım. Altı yıl okuyup radyo sınıfına kadar yükseldim. Ama ben, Türk sanat müziği eğitiminin yanısıra batı müziği eğitimi de almak istiyordum ve İstanbul Üniversitesi Türk müziği konservatuarı şan bölümüne girdim. Orada da batı gırtlağını daha iyi nasıl kullanacağımı öğrendim.
O yıllarda sahne devam ediyor muydu?
Evet… Lisenin ilk yıllarından itibaren profesyonel olarak İstanbul Kent orkestrası solistiydim ve çeşitli mekânlarda sahneye çıkıyordum.
Sizin bir de Eurovision maceranız var. Bu konudan da söz eder misiniz?
Evet 1988 ve 1989’da iki kez katıldım. 1988’de finale kalamadık. Ama bir yıl sonra finale katılmaya değer görüldük. Melih Kibar ‘Hayır’ diye bir parça yapmıştı. Parçanın sözleri Zeynep Talu’ya aitti. Parçayı ben, Cihan Okan ve Jeyan Erpi seslendirmiştik… Hatırı sayılır da bir puan almıştık. Ama olmadı. Türkiye’yi temsil edemedik. Timur Selçuk’un ‘Bana Bana’ isimli parçası birinci olmuştu.
‘Belmaca’
İsterseniz bir kaç ay önce Türkiye’de satışa sunulan BELMACA isimli albümünüze değinelim. Albüm sürecini anlatır mısınız?
Yıllardır hayalimdi böyle bir albüm yapmak. Ama orkestra solistliğimden dolayı pek çok müzik türünde şarkı okuduğum için bunu albüme de yansıtmalıydım. Yani albümde sanat müziği formatından türküye, poptan caz gırtlağına, arabeskten Anadolu Rock’a herşey olmalıydı… Bu formatta bir albümü çıkarmayı pek çok plak şirketi kabul etmedi… Ama en sonunda Esen Müzik şirketi direktörü Oktay Bakırcıoğlu böylesi formattaki bir albümü çıkarmayı kabul etti sağ olsun ve tetiğe bastık. Bizim yıllardır KKTC’deki programlarımızda sahneyi paylaştığım değerli müzisyen arkadaşlarım Niyazi Nasıfoğlu ve Mehmet Ali Akçal’ın aranjörlüğünde Stüdyo Gelişim’de yorucu ama çok keyifli albüm sürecimiz de başlamış oldu… Ve üç-dört aylık bir süreç sonunda albümü tamamladık.
Belma Hanım albümde bazı parçalarda eşiniz Tayfun Atabey’le düet de yaptınız… Ve kimi parçalarda Tayfun Atabey imzası da var. Bu konuda neler diyeceksiniz?
Tayfun Atabey bence bu ülkedeki en önemli müzisyenlerden birisidir… O da bir efsane zaten... Ve ne kadar şanslıyım ki O benim eşimdir. Tayfun kimi zaman besteleriyle, yazdığı sözlerle, fikirleriyle, önerileriyle vs. müzik kariyerime yıllardır çok çok önemli katkılar sağlamıştır… Bu albümde besteleri var, sözleri var, ortak bestelerimiz var… Enstrüman katkısı var, vokalleri var…
Albümünüzden iki parçaya klip yaptınız. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?
Evet. ‘Dünya Temiz Aşklara Hasret’ ve ‘Gülümserim Ama Akar Gözlerim’ parçalarına klip yaptık… Bu klipleri çok değerli abimiz Derviş Güryel çekti. Gerçekten de içimize sinen klipler oldu… Burdan ona da sevgilerimi gönderiyorum. Ayrıca ilk klibimizde dans grubuyla bize katkı koyan Özde Özdoğdu’ya da burdan sevgiler…
“Ben bu yolda pop starları gibi yürümek istemiyorum”
Kliplerinizin tıklanma durumuyla ilgili neler diyeceksiniz?
Kliplerden birisi on bine yakın tıklanmış durumda. Diğeri de yedi bine yaklaştı… Henüz emekleme safhasındaki bir bebek için bence bunlar iyi rakamlar…
Sosyal medya ile aranız nasıl? Müzikseverler size sosyal medyadan nasıl ulaşıp takip edebilirler?
Sosyal medya kullanıyorum tabii ki... İnstagramda iki hesabım var. Biri Belmasera_atabey Orkestrası, diğeri belmasera… Ordan takip edebilirler. Ayrıca facebook'ta Belma Sera Fans ve Belma Atabey diye hesaplarım var.
İlerleyen günlerde albümden bir parçaya yeni klip yapacak mısınız?
Sanırım üçüncü bir klip olacak. Ama az önce dediğim gibi Öyküm Sezen gibi duayen bir PR’ım ve medya danışmanım var. Bunun zamanına o karar verecek. On dört şarkılık bir albüm yapmışsanız, parçaların herbiri doğru parçalarsa ve tribünlere oynamıyorsanız, hiç acele etmeye gerek yok. Ben bir pop şarkıcısı değilim ve bu yolda pop starları gibi yürümek istemiyorum…
“Pazartesi çıkıp Perşembe günü unutulacak parçalar yapmıyoruz”
‘Belmaca’ albümünün ardından yeni albüm, yeni parçalar gelecek mi?
Elbette ki gelecek… Durmak yok, daha yazacak çok parçalar var… Ve anlatılacak çok şey var… Tayfun’la sürekli çalışıyoruz… Onun besteleri, sözleri var. Benim yazdığım sözler besteler var. Şu anda ikinci albümü yap deseler parçalarımız hazır biliyor musunuz... Dört-beş tane parçanın kayıtlarını nerdeyse tamamladık. Ama dediğim gibi bu albüm müzikseverler tarafından bir müddet daha özümsenmeli... Ondan sonra ikinci albüm için tetiğe basacağız tabii ki. Tekrar tekrar söylediğim gibi ben popçu değilim… Ticari kaygım da yok.. Ve de gerçekten hiç acelem yok. Okuduğum parçalar doğru parçalar olmalı… Ve şarkılardaki anlatılan hikâyeler geniş zamanlı olmalı… Yani bir başka deyişle pazartesi çıkıp Perşembe günü unutulacak parçalar yapmıyoruz.
Peki Belma Hanım, bize bu söyleşi için zaman ayırdınız… Daha konuşulacak pek çok konu var… Okurlarımız ve adres Kıbrıs adına çok teşekkür ederiz…
Ben de sizlere teşekkür ediyorum, evet daha konuşulacak pek çok şey var. Bunları da daha sonra konuşuruz inşallah... Ben tüm ‘Adres Kıbrıs’ okurlarına en içten dileklerimi ve sevgilerimi gönderiyorum…
Adres Kıbrıs 459 Sayısı ISSN 2672-7560
