Beni sokmayan yılan bin yaşasın, dua ediyoruz yetmez mi?
İngilizce “İskoçya Birinci Bakanı” deniyor…
“The First Minister of Scotland…”
“Başbakan” da diyebiliriz…
-*-*-
İskoçya’nın Ulusal Birlik Partisi yani UBP’si kabul edebileceğimiz, merkez sağdaki İskoçya Ulusal Partisi’nin Lideri, Humza Yousaf, şu anda İskoçya birinci Bakanı olarak görev yapıyor…
Adı, Humza Haroon Yousaf diye yazılıyor…
Yani okurken, “Hamza Harun Yusuf” dersek daha yakın oluruz…
1985 doğumlu…
-*-*-
İskoçya doğumlu…
Özel okullarda okudu…
Babası Pakistan, annesi Kenya asıllı…
Ama Hamza Harun Yusuf’un dedeleri İskoçya’ya göçmen gelmiş…
“Boris Johnson” gibi diyebiliriz…
Sadece Boris, “ırkçılık – ayrımcılık” gibi olmasın, hem adından hem de tipinden, çok fazla “Osmanlı” gibi görünmemiş!
-*-*-
Bu arada belirtelim, İngiltere’nin ya da Birleşik Krallık’ın Başbakanı Rishi sunak da Hindistan göçmeni…
-*-*-
Neyse, O’nun bunun ırkıyla uğraşmaya gerek yok, ama belirtmekte bilmem fayda var mı, bizim kendi liderlerimiz “safkan” Türk!
Araya bunu da kattık…
Şakanın pek zamanı olmasa da…
-*-*-
Efendim, İskoçya Başbakanı Yusuf kardeşimizin karısı Filistinli…
Nadia El-Nakla…
Nadia hanımın annesi Elizabeth ve babası Maged El-Nakla, Hamas saldırısından birkaç gün önce Gazze’ye gitti…
Hasta olan bir yakınlarını ziyaret edip döneceklerdi…
Orada kaldılar…
-*-*-
Nadia El – Nakla’nın doktor olan abisi, abisinin en küçüğü dört yaşında olan dört çocuğu ve 93 yaşındaki nenesi de Gazze’de…
Anne - baba ve abi ile dört çocuk, Gazze’ye, 93 yaşındaki neneyi ziyarete gitmişti…
-*-*-
İngiliz medyasının haberlerine göre, İskoçya Birinci Bakanı, uluslararası topluma Orta Doğu'daki çatışmalardan kaçanlar için bir mülteci programı oluşturma çağrısında bulundu.
Kayınvalidesi ile yaptığı son telefon konuşmasını anlatırken de kameralar karşısında ağladı…
-*-*-
Salı günü SNP konferansında konuşan Humza Yousaf, İsrail hükümetini Hamas'ın eylemleri nedeniyle Filistin halkına karşı "toplu cezalandırma" yöntemine başvurmamaya çağırdı ve bunun "asla haklı gösterilemeyeceğini" söyledi.
-*-*-
İlk kez Batılı bir devletin en üst düzey yetkilisinin ailesi, böylesine bir savaşta “tutsak” olmuş durumda…
Önemli bir şey mi?
İki milyon insan şu anda aynı coğrafyada ölümle burun buruna ama yine de tabii ki çok önemli!
-*-*-
Birinci Bakan , İsrail'in beklenen kara saldırısı öncesinde Gazze Şeridi'ni terk etme yönündeki uyarılarının ardından partili arkadaşlarına, şu anda Gazze Şeridi'nde bir milyon insanın yerinden edildiğini söyledi.
-*-*-
Batı ya da İskoçya, İsrail’in saldırılarından kurtulanları “göçmen” olarak alır mı?
Alabilir mi?
Bırakın Batı’yı, Ürdün Krallığı bile almayacak!
Ölmemek için kaçmaya çalışanlara kapılarını kapadı Ürdün!
-*-*-
Çünkü, herkesin kendi ekonomik derdi, başından aşkın!
İşin bir de bu tarafı var!
-*-*-
Dünya çok değişti…
Dünya’nın nüfus yapısı da…
-*-*-
İsrail, her yerde çok etkili…
Lobicilikte Dünya Şampiyonu…
Ama bazı şeyler, bu ülkeyi durdurmaya, düşünmeye yöneltir mi?
Bilemem!
İskoçya Başbakanı önce İskoç mu yoksa hala karısının akrabalarını ve din kardeşlerini mi düşünecek?
-*-*-
Ve bizler!
Sadece izlemekle yetiniyoruz!
Elbette çok üzülüyoruz!
Ama yaptığımız hiçbir şey yok!
-*-*-
İngiltere’de bazı kentlerde, bazı arabalarda ve evlerde en azından bir “Filistin Bayrağı” asılı…
Daha önce de benzer şekilde Ukrayna bayrakları asılmıştı!
-*-*-
Diyeceğim o ki; İsrail bombalıyor, öldürüyor…
Tüm dünya protesto etse de, duracak gibi görünmüyor…
-*-*-
Yine de bulabilirsek, evimize biz de Filistin Bayrağı çekebiliriz…
Yoksa, “bana ne, beni sokmayan yılan bin yaşasın; dua ediyoruz, yetmez mi?” diyorsunuz?
Bu savaş sadece Orta
Doğu ile sınırlı kalmayacak!
Orta – Doğu’da savaş tüm korkunçluğu ve şiddeti ile devam ediyor…
7 Ekim’de Hamas’ın İsrail’e gerçekleştirdiği saldırının akabinde İsrail’in başlattığı bombardıman sürüyor…
-*-*-
Geçtiğimiz gün Gazze’de Al Ahli Hastanesi bombalandı!
500 kişi öldü!
Çoğunluğu çocuk!
-*-*-
Dünya ayağa kalktı mı?
Irak Savaşı’nda milyonlar bombalanırken ayağa kalkanlar yine ayakta tabii ki ama ne acıdır, Batı, İsrail’i desteklemekten, Rusya ve Çin “BM Genel Kurulu toplanmalı” demekten ve Müslüman ülkeler de “protesto gösterisi yapmak” ve “dua etmekten” öteye geçmiyor veya geçemiyor!
-*-*-
Ve İsrail bir yandan bomba yağdırıp “kara savaşı” tehditlerini artırırken, öte yandan “Hastaneyi biz vurmadık, İslami Cihad vurdu” açıklamaları yapıyor.
-*-*-
Sky News’in haberine göre, İsrail ordusu, insansız hava aracı görüntüleri ve ele geçirilen bir konuşma da dahil olmak üzere, Gazze'deki bir hastaneye yapılan ölümcül patlamayı İslamcı bir militan grubun yaptığını açıkladı.
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) sözcüsü Tuğamiral Daniel Hagari, "Birileri bize, İsrail'e karşı sahtekarlık yapıyor, bunun üzerinde çalışıyoruz" dedi. “Hastaneyi biz bombalamadık, patlama sırasında bölgede her hangi bir aracımız yoktu” diye ekledi…
-*-*-
İsrail delil açıklasa da, açıklamasa da, bir şey değişmeyecek…
Spekülasyonlar, propaganda, bombalar ve çocuk ölümleri devam edecek…
BM Genel Kurulu da toplanacak ama sonuç alınmayacak.
Batı’da hem protestolar hem de bazı bireysel saldırılar devam edecek…
-*-*-
Şimdilik!
Peki daha sonra?
Gerçekten daha sonrası için “net” konuşmak çok kolay değil…
Tahmin yürütmek de sağlıklı olmaz ama “bu savaş, sadece bölgeyle ve bu ölçekle sınırlı kalmayacak” gibime geliyor!
İskoçya Başbakanı Humza Yousaf, Filistin asıllı eşi Nadia El Nakla, kızları Amal ve Maya (Fotoğraf)… Nadia El Nakla’nın annesi, babası, abisi ve abisinin dört çocuğu şu anda Gazze’de… Aile, Gazze’de yaşam süren 93 yaşındaki nenelerini görmeye gitmişti, savaş başlayınca orada kaldılar…