1. YAZARLAR

  2. Halil Tunç

  3. Beyinsiz Futbol
Halil Tunç

Halil Tunç

Beyinsiz Futbol

A+A-

Bir türlü gitmek bilmeyen yaz sıcağında oynanan Doğu derbisinde, her iki takım da galibiyet parolasıyla sahaya çıktı. Hızlı başlayan karşılaşmada, orta sahasız ve organize olmaktan uzak iki takımın amiyane tabirle kör döğüşünü izledik. Orta sahaların hızlı geçildiği maçta, iki takımın da oyunu organize etmekle görevli oyuncuları maçın genelinde sahada hayalet gibi gezindiler. Böyle bir ortamda sahada kaliteli ve olumlu futbol beklemek fazla iyimserlik olurdu.

İki teknik direktörün de savunmayı sağlam tutup hücuma çıkmayı düşünmesinden dolayı oyun genelde 60-70 metrede oynandı. Zaten organizasyon sıkıntısı çekilen oyunda mesafenin bu kadar açılması, temponun iyice düşmesine neden oldu. Orta alanda yaşadığı sıkıntıyı aşmak için Can Özsoy, Thierry Ako ve Abdullah Atma’nın görev bölgelerini değiştiren teknik adam Eralp Şerifoğlu’nun bu hamlesine rağmen takımın oyununda herhangi bir değişiklik olmadı. Mormenekşe’nin bir diğer sıkıntısı da hücumda çoğalamamak ve ileride top tutamamaktı. Bir çok maçta ofansif anlamda takımı sürükleyen oyuncu olan Cemil Awwad, eski performansından oldukça uzak görüntü çizince David Anna ileri uçta oldukça yalnız kaldı. Hucüm pres yapan ve ileride savunmadan top kapmaya çalışan David Anna’nın arkasında onu takip en yakın takım arkadaşının 20-25 metre uzakta olması, bu oyuncunun boşa çaba sarf etmesinin açık bir göstergesiydi. Bir gol atıp çok kötü gününde olan takımına 1 puan kazandırması, kırmızı-yeşilli ekibin büyük şansıydı.

İskele ekibi, savunmadaki geri dörtlüsünü hiç ileriye çıkarmadan oynarken, amaç Mormenekşe’nin hızlı kanat oyuncularına boş alan bırakmamaktı. Bunda başarılı olmalarına rağmen, bu oyun stratejisi takımın ileri çıkmasını yavaşlattı ve orta alan oyuncularını çok geniş alanda futbol oynamak zorunda bıraktı. Bu kadar geniş bir alanda futbol oynaması beklenen oyuncuların verimli olması çok da olası değildi. Iavor Vandev’i bir pas istasyonu olarak kullanmak isteyen G.Birliği teknik direktörü Ahmet Ogan, bu çabasında pek de başarılı olamadı. Bunda ağır olan Vandev’in ve onu duvar paslarında kullanmakta beceriksiz olan forvet oyuncularının katkısı vardı. İkinci yarı biraz daha etkili görünen Bulgar oyuncunun oyundan alınması bana göre bir hataydı.

Zaten santrafor olarak ne yapması gerektiğini bilmeyen ve sprinter bir oyuncu olan Şenol Şöför, bu oyuncu değişikliği sonrası oyundan iyice koptu.

Oldukça kötü bir gününde olan Mormenekşe’nin bu maçtan puanla ayrılmasının en büyük nedeni, karşısında olan rakibin tecrübesizliği ve telaşlı bir oyun sergilemesiydi. Mormenekşe’de David Anna dışında en çok çaba sarf edenler savunma oyuncularıydı. Maçı özetlersek, şunu diyebiliriz: Beyin bir organizmanın en önemli organıdır. Organizasyon ve koordinasyonu bu organ sağlar. Futbolda da bu organ orta sahadır. Orta sahası kötü ve verimsiz olan bir takımın organize olması ve koordineli oynaması imkânsızdır. Böyle maçlarda skor bir iki oyuncunun kişisel yeteneğine bakar. İşte bu maç da bunun en basit örneğiydi. İki takım açısından da orta sahayı organize etmekten uzak oyuncularla ancak bu kadar futbol oynanırdı ve maçın hakkı beraberlikti.

 

Bu yazı toplam 1547 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar