‘BIKTIK’
Hükümetin 100 günlük icraatlarını değerlendiren Güzelyurtlular, “sistem değişmiyor, bıktık” derken, bölge nüfusunun göç etmesinden yakındı.
Hükümetin 100 günlük icraatlarını değerlendiren Güzelyurtlular, “sistem değişmiyor, bıktık” derken, bölge nüfusunun göç etmesinden yakındı.
Nurten Orhun: “Alım gücünün yükseltilmeli. Geçim derdi, hayat pahalılığı büyük sorun."
Nazif Özder: “Yeni hükümetle sistemde hiçbir değişiklik olmadı”
Durdu Koruçam: “Narenciyeye bakınız, görürsünüz, üretimden kopuyoruz”
Gökhan Saraç: “Hepsini, tüm partileri denedik, halk artık bıktı. Kaliteli siyasiler şart”
Ayşe Mehmet: “Burası İngiltere'den daha pahalı oldu"
Elden Tutkulu: “Üniversite son sınıfım ve geleceğe dair maalesef pek umudun yok”
Tansay Doğu: “Nüfusun olduğu yerde su satsak geçiniriz ama o bile yok"
Gülten Arsaç: “Boş yere makam işgal ediyorlar”
Şeref Yücebaş: “Vatandaş vergisini ödüyor ama hizmet alamıyor”
Önder Akkargılı: “Yatırım, üretim olmalı ki gelişebilelim”
Hasan Hamsoviç: “Elçiliğin atadığı hükümetten hiçbir şey olmaz”
Fehime ALASYA
Güzelyurtlular, nüfusun bölgeden uzaklaştığını, bölgede ekonominin nefessiz kaldığını söyledi, “dara düştük, yatırım ve üretim istiyoruz” dedi.
“Elçiliğin atadığı hükümetten hiçbir şey olmaz” diyen yurttaşın sözleri hükümetin 100 gününe dair düşündürücü bir isyan olarak öne çıkarken, genelde ülke özelde bölge sorunları dile getirildi.
Toplumda ve devlet kurumlarında hantal bir yapı bulunduğunu anlatan vatandaş, ülke genelindeki sistemsizlikten dert yandı.
Hükümetin 100 günlük icraatlarını değerlendiren bazı Güzelyurt sakinleri, var olan sistemde bir değişiklik görmediklerini kaydederek, en iyi icraat olarak ‘Narenciye bölgelerinin ava kapatılmasını’ nitelendirdi.
Ülke ekonomisinin kalkınması için üretime yönlenilmesi gerektiğini dile getiren vatandaş, bölgedeki narenciye üretimini örnek göstererek bunun şimdiki şartlarda mümkün olmadığını anlattı.
Günlük ihtiyaçlarını dahi karşılamakta zorlanan vatandaş, geçim derdinden, hayat pahalılığından sitem etti.
Siyasilere ve siyasete ‘küstüğünü’ ifade eden birçok Güzelyurtlu ise bu yönde geleceğe olan inancını adeta kaybetmiş durumda…
GÜZELYURT SAKİNLERİ GÖÇ VE İŞSİZLİK DERDİNDE…
Nurten Orhun: “Alım gücünün yükseltilmesi gerek"
"İşsizlik ülke genelinde en büyük sorun. Bölgede ise ekonomi çok kötü… Geçim derdi, hayat pahalılığı büyük sorun. Çok acil ihtiyaç olmasına rağmen eczacılık sektöründe bile büyük bir durgunluk var. Bu sektör hayati önem taşıyor ama burada bile iş azlığı var. İnsanların alım gücünün yükseltilmesi gerek."
Nazif Özder: “Yeni hükümetle sistemde hiçbir değişiklik olmadı”
"Yeni hükümetin kurulması ile adada eskiden beri var olan sistemde hiçbir değişiklik olmamıştır. Ancak en iyi tarafı ve takdir ettiğimiz Türkiye ile hareket etmeleridir. Bugün toplum bir doyumsuzluk noktasında… Hantal bir yapıya sahibiz en büyük sorunumuz da budur. Maalesef hiçbir yerde düzgün işleyişimiz yok. Hangi sendika üyesinin haklarını iyi korur, hangi parti vatandaşın menfaatini korur? Ülkede buna rastlamak mümkün değil…"
Durdu Koruçam: “Bakın bölgedeki narenciyeye, üretimden kopuyoruz”
"Pahalılık belimizi büktü. Geçinmek çok zor oldu. 100 TL ile markete girip günlük ihtiyaçlarımızı alamaz olduk. Geçinmekte zorlanıyoruz. Ülkedeki ekonomi kalkınmalı. Üretim şart ama bakın bölgedeki narenciyeye, burada kimse kar etmez oldu, öyle böyle üretimden kopuyoruz."
Gökhan Saraç: “1983'ten beridir tüm partileri denedik, halk artık bıktı”
"Ülkede siyasi ekonomik, kültürel, her alanda sorun var. Ülkedeki tüm sektörleri masaya yatırmalı, bizi canlandıracak olanları desteklemeli. Eğitim, turizm, emlak, tarımsal sanayi ve hayvancılık sektörünün masaya yatırılması gerek. Bu alanlarda sorunlar diz boyu. Turizmde çok büyük alacaklar konuşuluyor. Vatandaşa yapılan baskı gibi kurumlara da yapılmalı, herkes borcunu ödemeli. Emlak sektöründe yüzlerce satılmayı bekleyen ev var, hükümet buna el atmalı, satışları kolaylaştırmalı. Narenciye ise bölgede en büyük sorundur. Maliyetler iki katına çıktı ama doğrudan gelir desteğine hiç zam yapılmadı. Pahalı yenmesinin nedeni de bunlardır. Sektöre yapılan destekler arttırılmalı. Üretici ucuza üretebilmeli, vatandaş uyguna alabilmeli. Ülkede 1983'ten beridir tüm partileri denedik, halk artık bıktı, statüko her yerde kuruldu. Bölgenin ava kapatılmasından çok memnunuz, UBP-HP hükümetinin en hayırlı işi bu oldu. Tek çıkış yolumuz beyaz, temiz sayfada kaliteli siyasetçiler çıkarmaktır, yoksa hiçbir zaman hayır etmeyiz. "
Ayşe Mehmet: “Burası İngiltere'den daha pahalı oldu” FOTO YOK!!!!
"Ülkede her şey sıkıntı, trafik, alışveriş, her şey sorun... Yurt dışından bölgeye geliyoruz, biz buralıyız ve İngiltere'de yaşıyoruz, inanın burası orasından daha pahalı oldu. Buraya geleceğimize başka bir Avrupa ülkesine gidebiliriz ama burası bizim ülkemiz. Hiçbir kurum düzgün çalışmıyor. Soksak köpeği yaralandı. Kaptık devlet bünyesindeki veterinere götürdük, bizi özele gönderdiler, orada iğne yokmuş. Bu olur şey değil. Parası olmayan hayvanını ölüme mi terk ediyor?”
Elden Tutkulu: “Geleceğe dair pek umudum yok”
"Genel olarak sistemsizlik ve hantallık bence bu ülkenin en büyük sorunu. Hükümet değişikliği oldu ama ben herhangi bir değişiklik görmedim. Hükümete güvenim hiç yok. Ülke kalkınacak ve ilerlemeler olacak diye düşünemiyorum. Üniversite son sınıfım ve geleceğe dair umutlarım maalesef çok yok. Benim kendimi geliştirmem yanında hükümet politikaları da çok önemli. Daha uygun politikalar geliştirilmeli. Sağlık yönetimi bölümünde okuyorum ama bu yönde nerede çalışabilirim diye düşünüyorum. Kendimi sağlık sektöründe hayal ediyorum da 'nereden başlanır ki?' diye düşünüyorum, bu ülkede çok zor..."
Tansay Doğu: “Nüfusun olduğu yerde su satsak geçiniriz ama o bile yok"
"İşsizlik ve göç bölgedeki en büyük sıkıntı... Evlenen tüm gençlerimiz Gönyeli'ye yerleşti. Ekonomi ve geçim derdi çok zor. Nüfusun olduğu yerde su satsak geçiniriz ama o bile yok. Siyasilerimize büyük iş düşüyor. Ben partici değil, Güzelyurt sevdalısıyım. Bu bölge için çabalıyorum. Başımızdaki siyasiler de böyle seçerek çalışsa çok daha iyi olacak. Ne yazık ki seçtiğimiz tüm siyasiler bizi hayal kırıklığına uğratıyor."
Gülten Arsaç: “Boş yere makam işkal ediyorlar”
"Geçim derdi, ekonomi en büyük sorun. Burada hiçbir siyasinin iş yaptığına inanmıyorum. Boş yere makam işkâl ediyorlar. Vatandaş, ülke ne haldeymiş bakan yok. Sağlık alanında sıkıntılar çok fazla ama gören yok. Ulaşım zor, insanlarına anne babasını görmeye gidemiyor, buna çözüm bulmak bu kadar mı zor?"
Şeref Yücebaş: “Vatandaş vergisini ödüyor ama hizmet alamıyor”
"Geçim sıkıntısı çok büyük dert. Her şey pahalı; ulaşım, sağlık, trafik, her alanda sorun var. Devlet kurumlarındaki davranışlar, kötü hizmet bizi üzüyor. Vatandaş vergisini ödüyor, faturasını aksatmıyor ama kendi insan gibi almak istediği hizmeti alamıyor."
Önder Akkargılı: “Yatırım, üretim olmalı ki gelişebilelim”
"En başta ekonomi büyük sorun. Orta sınıf diye bir şey kalmadı, halkın alım gücü git gide düşüyor. Nüfus daha az olduğu için diğer bölgelere göre daha iyi durumdayız, ama genel olarak ülkenin bu durumu çok kötü. Bölgedeki en büyük sorun ise işsizlik. Yatırım, üretim olmalı ki gelişebilelim. Bölgemizin nüfusu artmazsa kalkınmamız çok zor."
Hasan Hamsoviç: “Elçiliğin atadığı hükümetten hiçbir şey olmaz”
"Para ve çözümsüzlük büyük sıkıntı. Hükümet sadece boş teneke çalıyor. Elçiliğin atadığı hükümetten hiçbir şey olmaz. Tek devleti iki taraflı anlaşma ile belki daha iyiye gidebiliriz. Ulaşım, sağlık, trafik çok büyük dert, bunların önüne geçmek çok mu zor, evet çok zor sanırım ki bir türlü geçemiyorlar."