Bilgi ve Deneyimler
Bir delicesine yaşam içerisinde, değerlerin git gide yok olduğu, şekil değiştirdiği ve hatta yenilerinin yer aldığı bu zaman diliminde, yenileri keşfedip hayatımıza uygulamaya bir türlü zaman bulamaz insan.
“Zaman” denen girdapta kimisi hızlı dönerken ta diplere iner, kimisi yavaş. Ama hiç kimse dönmeden direkt olarak dipe inemez.
Kısır döngüden de payını almamış girdaplar, girdaplıklarına uygun olarak illa ki bir yerlere ulaşmak ister.
Döne döne bir haller oluyoruz da, dönerken hayatımızı ne kadar yaşanır ve mutlu hale sokarız acaba?
Bir dokun bin ah işit misali çoğunuzun kara tablolar üreten ressamlardan olduğunuzu duyar gibiyim.
Birilerine küfretmek, birilerinden nefret etmek için didinmekten; bir göz kırpışı kadar anlam yüklü “küçük” şeyleri, daima küçük olarak değerlendirip görmezlikten gelmemiz; işte bu mutlulukları yaşama şansını da elimizden almaktadır.
“yenilikler, ancak onlar için yer açtığımız zaman yaşantımıza girebilirler.”
İşte önemli olan bu “yer açmalar”.
Bizler gündelik sorunlar içerisinde debelenip dururken, kendimizi bu karartılar içerisinden alıp çıkaracak yenilikleri deneyimlemek için çaba harcamıyoruz. Zaten çaba harcamandan önce onlar için yer açmamız gerek yaşamımızda.
Kendimizi yokluğa teslim ediyoruz adeta.
Elbette maddi yaşam bir çoğumuzun belini bükmekte.
Ama tarih; yoktan varolan toplumlarla doludur.
Onlar nasıl becermişler karanlıkları aydınlığa çevirmeyi?
Demek ki çözüm yine bizlerin elindedir.
Bireysel olarak da bunu denememiz gerekmektedir.
Etrafımız sorunlar yumağı halinde. Ama yaşam denilen şey de; sorunlar ve mutluluklarla bezenmiş bir “organizma” değil midir?
Önemli olan yaşadığımız süreci en mutlu ve huzurlu ve en zevkli hale getirebilmenin anahtarını bulmaktır. Çünkü yaşam uzun olduğu kadar kısa, kısa olduğu kadar da uzundur.
Ve adına “yaşam” demişsek, bunun bir de “ölümü” olduğunu unutmamak gerek.
Bir çırpıda yok olabilen bu yeryüzünde yaşadıklarımız ve yaşattıklarımızdan başka, kendinden başka insanlara ne bırakabilirse bırakabilmeli insan.
Denenmeyeni denemeli ve bunu yaşamdaki bir öğretinin kazanımı olarak, bir deneyim olarak algılayıp, atacağımız yeni adımlarla mutluluğa giden yolları daha iyi bulmak için kullanmaktır önemli olan.
Herkes ne kadar birlikte, çokluk içerisinde görünse de, aslında bu dünyada tektir. Ve deneyimler “tek”liğin gelişmesi ve etrafına bu gelişmelerinden biriktirdiği bilgeliği yayarak bilgili bir toplum haline gelebilmek için hareket etmesi gerekendir.
Yani anahtar; önce bireysel olarak bilinçlenme ve deneyimlemededir.
(Siyah/Beyaz/Gri Yazılar kitabımdan-2003)