1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. Bir başka soru!
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

Bir başka soru!

A+A-

 

ÜÇ saat boyunca sosyal medyada izledim.
TÜM soruları sabırla yanıtladı.
Yeni bir Kıbrıs’ın yol haritasını çizdi.
İnatla “planlama” dedi.
“Üretim” dedi.
“Haysiyet” dedi.
Ertesi sabah basın toplantısında buluştuk.
Gecesinde BRT ekranında denk geldim.
Sabah uyandığımda Diyalog TV’deydi.
Öğlen muhtarlarla...
Ve yeni gecede Kanal Sim’de birlikteydik.
İnatla daha iyi bir geleceğin formüllerini söylüyor, umutsuzluğa meydan okuyor, başarabiliriz diyordu.
Tufan Erhürman’dan söz ediyorum.
Enerjisine değil sadece umuduna da hayranlık duydum.

*  *  *

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) “bu da denensin” diyerek giriştiği Ulusal Birlik Partisi ile koalisyon macerasından harap çıkmıştı.
Çok hırpalanmıştı!
O dönemlerde yapılan araştırmalar, CTP’ye desteğin yüzde 10’ların dahi gerisine düştüğünü gösteriyordu.
Erhürman böyle bir dönemde partinin genel başkanlığını üstlendi.
Elbette ne CTP başkansız kalırdı, ne de Erhürman mücadeleden vazgeçerdi.
Ve bir şanstır, büyük bir şans.
CTP’nin de toplumun da şansıdır.
İyi de bir kadro oluşturmuştur.
Ve bu seçimlerde, toplumun geleceği adına “şanslıyız” dedirten başka isimler de vardır.

*  *  *

Çok önceden yazmıştım, bir ‘koalisyon’ olacaksa eğer CTP-TDP-HP gibi “gerçek geniş tabanlı” bir yapı hayal ettim.
Erhürman’ın başbakanlığında.
“Siyaset kirlidir” toptancı yaklaşımlarına hep karşı çıktım.
“Toplum bir bütün olarak çürümüş, yozlaşmıştır” diye düşünürüm.
Siyaset de bu toplumun içinden çıkar.
Mesele “topluma dönüşmek” yerine “toplumu dönüştürecek” özellikli isimlere geleceği teslim etmektir.

*  *  *

Kıbrıs’ın kuzeyindeki kokuşmuş hallerimizin kolay kolay temize çıkacağına inanmam.
Hele de çözüm olmadan.
Herhangi bir hükümet beş yılda, olağanüstü değişim ya da dönüşümler başaramaz.
Ama adımlar atabilir.
En azından bilirsiniz ki kaynağı belirsiz banka hesapları olmaz, hukuk dışına çıkmaz, keyfi yurttaşlık dağıtmaz, bahis mafyalarının oyuncağı olmaz, çevreyi feda etmez, yobazlığa prim vermez, yavşaklığı koltuğuna tutkal yapmaz, savaşa çanak tutmaz.
“Evladımı al, geleceğe hazırla, sana benzesin” deseniz, hangisine emanet edersiniz?

 

 

 

Bu yazı toplam 2407 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar