Yeni dönemin "yükselen"i olarak gösterilen partinin kuruluş resepsiyonuna katılmıştım.
İlk dikkatimi çeken insanlar olmuştu...

Tümü iyi giyinmiş, "model" şıklığında, yüksek eğitimli, fiyakalı figürlerdi.

Muhalefetin yükseldiği yerde hani o aşina olduğumuz “işçi” ya da “dar gelirli” portresi ya değişmiş, ya gözümüz yanılmıştı.

İnsanlara baktım...
Biraz da şaşırdım çünkü “düşünce” dünyaları bambaşkaydı!
"Reddediyoruz" eyleminde Che'ye kuşanarak "kukla düzeni"ne isyan eden gençle, en "milliyetçi" mitinglerde "vatan-bayrak" aşkına tutuşan yetişkin, aynı salonda, ortak sempati diline birlikte alkış tutuyordu, umut ekiyordu.

*  *  *

Toplumsal tepkiler aynı “orta saha”da buluşuyor, birbiriyle paslaşıyor sözcükler...
"Söylemler"in büyüsüne kendini kaptıranların pek çoğu, iş “pratiğe” geldi mi bir başka öykü yazıyor.
Kafalarımız çok karışık!
Kalbimiz başka beynimiz bambaşka...
Dilimizden dökülenle, elimizin ulaştığı, yüreğimizin sesiyle ayağımızın yolu uyuşmuyor...
"Ortaya karışık" idealler pratikte değişiyor.

 *  *  *

"Kamuda ikinci iş"e karşı nutuk atarken keskinleşenler, örneğin, "hekimler" ya da "öğretmenler" dediniz mi, susuyor!

Mesele somuta ya da bireye indiği zaman roller değişiyor, “soyut”a yüklenmenin dayanılmaz hafifliği cezbediyor.

"Adalet" vurgusu siyasetin dilinden eksik olmuyor da meseleyi "mülkiyet" üzerinden didiklerseniz "yağma" aklanıyor!

*  *  *

Çocuğu askere gitmesin diye üniversitelere servet akıtan bir toplum, ankette soruldu mu mutlaka "garantör" talep ediyor!

Bir başkası gelsin, beni korusun!
Bir başkası, paramı ödesin!
Bir başkası, doğamı yeşertsin!
Bir başkası, suyumu akıtsın!
Bir başkası, bütçe açığımı kapatsın!

*  *  *

Hep "bir başkası" üzerine kurulan düşünce yapısı içinde, "değişim" ya da "bedel ödemek" için de kural aynı...

Önce “bir başkası” değişsin!
Ve bedeli de "bir başkası" ödesin!

*  *  *

Dünyanın en önemli sözlüğü Oxford, yılın kelimesi olarak ‘post-truth’u seçti...
“Doğruların, hakikatlerin, olguların önemini yitirdiği bir dönem”i işaret ediyor, bu sihirli sözcük!

"Duygular"ı hedef al ve "söyle..."

Yapamasan da, yaşamasan da olur!