1. YAZARLAR

  2. Erdinç Gündüz

  3. Bir bu eksikti
Erdinç Gündüz

Erdinç Gündüz

Bir bu eksikti

A+A-

“Doğa koşulları, iklimlerdeki  alışılmadık ve beklenmedik değişiklikler , depremler vb. ...”  derken bir başka bela dolanmaya başladı  ‘insanlık’ üzerinde.  Corona Virüsü denen öldürücü virüs Çin’de ortaya çıkıverdi, şimdi de dünyaya yayılmakta. Bilim insanları “Nasıl önleriz ?” telaş ve paniği yaşarken,  Hollywood’un felaket filmlerini hatırlatan  trajik senaryolar çizenler de çok. 

***

Corona Virüsü paniği devam ediyor ama bu yanda da  (‘Politika Virüsü’ mü dersiniz, ‘İhtiras Virüsü’ mü dersiniz ?)  acayip başka virüsler (!) de kol gezmekte çevremizde.  Akdeniz’deki Doğal Gaz-Petrol krizi nereye varacak acaba sorusu daha cevaplanmadan,  Suriye krizi patlak verdi.  Ona dikkat kesilirken, pat diye Libya Krizi çıktı...  Libya’daki gelişmeleri merakla beklerken Kudüs Krizi yeniden gündeme getirildi...  

Bu filmin sonu nasıl gelir ? Bilinmiyor...

Ve Biz

Dünya bir sürü sorunla cebelleşirken,  -bizim bazen, ‘Dünyanın Merkezi’ sandığımız-adamızda, ana gündem bambaşka.  Kuzeydeki çoğunluğun ana konusu Nisan’daki Cumhurbaşkanlığı Seçimi. Takvim belirlendi ama adaylar henüz ‘resmen’ kesinleşmedi. Adı en çok konuşulanlardan biri olan Akıncı bile henüz aday olup olmayacağını resmen açıklamış değil.  Ama kuşkusuz ki, haftanın bu konudaki en önemli sürprizi (bazılarına göre sürpriz bazılarına göre değil) Serdar Denktaş’ın aday olmayacağını açıklamasıydı. Ve bu istifa ile ilgili olarak herkesin kafasındaki soru şu:  “Neden acaba ?”...

“Bıktı usandı, bıraktı...” diyenler de var, “Kazanamayacağını bildiği için...” diyenler de....

“Sağ oyları bölmemek için...” diyenler de var, “Türkiye onu istemediği için...” diyenler de...

***

Resmi başvurular henüz kesinleşmedi ama aday olacağı hemen hemen kesinleşenlerin hepsi de kararlı, iddialı ve umutlu.  Hepsinin hedefi Cumhurbaşkanlığı koltuğu.  Ersin Tatar’ın da, Tufan Erhürman’ın da,   Kudret Özersay’ın da...  Hatta ve hatta Erhan Arıklı’nın da.

Sonunda zafer (!) kimin olacak ? Bu sorunun cevabı sandıkta.


Resmi Tatiller

Türkiye’de bir gazete Türkiye Cumhuriyeti’ndeki Resmi tatillerle ilgili bir araştırmayı (çalışma) yayımladı.  Milli Bayramlar, Dini Bayramlar, Özel Günler derken, yapılan hesaplamaya göre T.C.’de, 2020 yılı içinde toplamda,  bir aydan fazla Resmi Tatil var. 

K.K.T.C. söz konusu olduğunda, bu da,  şu demek oluyor: T.C. tatillerinin toplam sayısına bir de KKTC’nin kendine ait Resmi Tatillerini ekleyince,  tatil günlerinin sayısı biraz daha  da artıyor.

Hatırlatalım....Bu hesaplamaların içinde, kişilerin yasal Yıllık İzinleri;  ekstradan alınabilecek özel ‘Hastalık’ve/veya ‘Mazeret’ izinleri yok.  Bunlar da devreye girince inanılmaz bir rakam çıkıyor ortaya.

Yaşasın KKTC’de Devlet Memurluğu.....

***

Finlandiya hala çabalıyor ‘çalışma günleri’ni haftada dörde indirmek için.  Haberleri yok o zavallıların. Biz bunu, azıcık daha farklı (!) bir yöntemle çoktaaan başardık.


Sokak Ağzı

“Yeni öldürücü virüse kimisi Korona , kimisi Korono Virüsü demekte. Biz en iyisi Kıbrıslıca  Gorona Virüsü deyelim.” (Mehmet Ş.Alp – Lefkoşa)

***

“Öldürücü virüs konusunda takıntılarım var. Acaba diyorum bir biyolojik savaşla mı karşı karşıyayız ?” (Nurten Büyük say)

***

“Arıklı aslında Kızılyürek’i vatandaşlıktan atalım diyecekti de son dakikada vazgeçerek lafı vatandaş mı sorusuna çevirdi.” (Müsteyde)

***

“Siz bilmiyorsunuz ama Arıklı aslında yedi sülaleden has be has Kıbrıslı.” (Mustafa Şenalp-Girne)

***

“Ne Erhürman, ne Tatar, ne Özersay ne de Akıncı. Ben oyumu, aday olursa Kürekçi’ye vereceğim. (Gül Ş.- Lefkoşa)

***

“Sağlık Bakanımız olası bir salgına hazırız demiş. Bu hazır olma durumu hastanelerimizin hazır durumda olması gibiyse hapı yuttuk demektir. Haberiniz olsun.”(Ayşem Açıkel)

***

“Manyak bir Yunan milletvekili Türk bayrağını yırtmış. Eşşeğini dövemeyen semerini döver. Değil ?” (Mulla Hasan Direnci)

***

“Deprem felaketi ile ilgili televizyonlardaki tüm görüntüler büyük şehirlerden. Peki ya kırsal kesimde neler oldu ? İnşallah yoktur da, oralarda yıkıntı, ölüm yaralanma yok mu ? (Nejat-Girne)

***

“Asgari ücret eninde sonunda saptanacak. Şu veya bu oranda artış da olacak. Ama o artış çarşıya, tüketiciye yansıyacak. Bunu da bilirsiniz değil ?” (Aydın Karahakan)


Anlayana

“İnsanları kandırmak, kandırıldığına inandırmaktan daha kolaydır.” (Oscar Wilde)

 

 

Bu yazı toplam 2308 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar