Osman Güvenir ağabeyimizi yıllardır tanıyorum.

Bizim aileyle iyi dostlukları vardı bizimkiler hayatta olduğu sürece.
Ama ben özellikle kitap yayınlarıyla daha bir tanır ve samimiyet, dostluk kurma şansını yakalamıştım kendisiyle.

Yayınladığı her kitabı üzerine televizyon programımıza konuk aldım, sohbetimizi uzun uzadıya paylaştık. Sadece ekrana dönük bir dostluk, saygı değildi bizimkisi, BRT’ye herhangi bir vesileyle geldiğinde mutlaka benim güzelim tecrit odama (pozitif tecrit!) gelir kahvemizi içer sohbetimizi yaparız.

İşte tüm bu sohbetlerden ve televizyon röportajlarında her zaman dile getirdiği ve uzun bir zamandan bu yana üzerinde çalıştığı iki projesinden bahsederdi: merhum kurucu Cumhurbaşkanı Rauf.R.Denktaş ve merhum liderimiz Dr.Fazıl Küçük ile geçen çalışma ve dostluk günlerinin anlatıldığı iki kitap.

Bu projenin ilk kitabı olarak geçtiğimiz günlerde “Dr. Fazıl Küçük’le Geçen Günlerim-Bir Lideri Anlatıyorum” başlığıyla okura sunulmuş oldu. 560 sayfalık kitap Resmi Tarih yazıcılığının o soğuk-yönlü ve tek taraflı bakış açısından epeyce uzak ve elbette tarihsel gerçekleri de içinde barındıran, anlatan bir çalışma oldu.
Kısaca yorumlamak gerekirse; “Dr. Küçük’ün insan yüzünü” de görüyorsunuz.

Ben bu konuda sırası geldiğinde her zaman bunu dillendirmişimdir. İster kitap olsun isterse belgesel çalışması. Toplum dinamiklerinin değişiminde, yeni dönemlere imza atan, önemli adımlarla toplum yararına yol alan politikacılarımızın “insan” yüzleri her zaman kayıp olmuştur. Güttükleri politika ne olursa olsun, ister bize uysun ister uymasın. İster sağ görüşlü olsun isterse sol. Bu insanların politik maskelerinin ardında bir insan sureti taşıdıklarını kimse yeterince görmemiş, gösterilmemiştir.

Halbuki bugünün politikasını, dünya görüşünü, muhafazakarlık ya da değişimcilik-yenilikçilik taraftarı olarak karşımıza gelen kişinin hamuru ve etkilenmelerinin yattığı yer; kendisinin insan suretindedir diye inanıyorum.

Bu vesileyle Osman Güvenir’in kaleme aldığı ve inanılmaz detay başlıklarla, kaynaklarla, farklı kişilerin anlatımlarıyla yoğurduğu bu 30 yıllık çalışma (kendi deyimiyle), toplum lideri merhum Dr.Küçük’ü çok daha iyi tanımamıza ve anlamamıza yardımcı olacak nitelikte bir kaynak kitaptır.

Yazarın 11. Kitabı olan “Dr.Fazıl Küçük’le Geçen Günlerim”, 76 farklı başlık altında bizleri özelde Dr. Küçük ve Halkın Sesi gazetesi, genelde ise geçmiş ada yaşamımız, sosyal tarihimiz hakkında uzun bir yolculuğa çıkarıyor.

Bazı başlıklardan örnek vermek gerekirse:
“Dr.Küçük ve VOLKAN”, “Altmış Yıl Önce Köylerimiz ve Dr.Küçük”, “Kıbrıs Türkünün İlk İdari Şekillenmesi”, “Bayrak Radyosunun Kuruluşu”, “Beyrut’ta Çaresiz Kalan 124 Kız Öğrencinin Durumu”, “Dr.Fazıl Küçük-Dr.Şemsi Kazım Zıtlaşması”, “Yüksek Öğrenim Gençliği ve Erenköy”, “Dr.Küçükle Denktaş Arasında Esen Soğuk Rüzgârlar...” gibi başlıkları sayabiliriz.

Ve kitabın önsöz niteliğindeki Osman Güvenir’in yazısından bir alıntıyla bu yazımızı noktalayalım...
“...Dr.Fazıl Küçük’ün Rumlarla ve yabancı diplomatlarla verdiği mücadelede, iç kavgalarda, varlıkla yokluk arasındaki sıkışmışlığını, gerçekçi bir ifade ile ve hiçbir etki altında kalmadan yazmanın en doğru yol olduğunu düşündüm. Esasında bilinmeyenlerin veya bilindiği sanılan bazı şeylerin öğrenilmesinin de yeni nesillere bir anahtar olmasının yararlı olacağını da düşündüm. Gerçeklere dayanarak bir liderin hayatını kaleme alırken çok dikkatli olmak zorundasınız. Hata yapma lüksünüz olamaz...”