1. YAZARLAR

  2. Süleyman İrvan

  3. Bir fotoğraf ve bir şikâyet
Süleyman İrvan

Süleyman İrvan

Bir fotoğraf ve bir şikâyet

A+A-


Türk Ajansı Kıbrıs (TAK) eski müdürü Hüseyin Yalyalı, Fayka Kişi’nin cafe kulis isimli sayfasında14 Mart tarihinde yayımlanan bir fotoğraf ve haberle ilgili sözlü şikâyette bulundu.
Sayın Yalyalı, fotoğrafın çekildiği mekânda bulunmasının, yapılan toplantının konusuyla bir ilgisi olmadığını, toplantıda ne konuşulduğunu bilmediğini, bir davet üzerine gittiğini ve konunun TAK’la ilgili bir mesele olduğunu söyledi. Yalyalı, fotoğrafı ve haberi yayımlamadan önce Fayka Kişi’nin kendisini arayıp, bilgiyi teyit ettirmesi gerektiğini, ancak bunu yapmadığını ifade etti. Dahası, fotoğrafının çekildiğinden haberinin olmadığını da söyledi.

Anlaşıldığı kadarıyla fotoğraflar facebook'ta paylaşılmış. Yayımlanan fotoğraflara bakıldığında, Hüseyin Yalyalı'nın toplantının ya da yemeğin başından itibaren orada bulunduğuna ilişkin bir veri yok. Haberle ilişkili olarak, biri ilk sayfada olmak üzere 3 fotoğraf yayımlanmış. Hüseyin Yalyalı sadece bir fotoğrafta görülüyor.

Haberde, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu'nun, UBP Genel Başkanı, milletvekilleri, Belediye başkan adayı ve Hüseyin Yalyalı ile UBP’nin ocak örgütünde buluştuğu ifade ediliyor.

Şikayetle ilgili olarak Fayka Kişi’nin gönderdiği cevap şöyle: “Köşemde, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu'nun, UBP Genel Başkanı, milletvekilleri, Belediye başkan adayı ve Hüseyin Yalyalı ile UBP Ortaköy Ocak Örgütü'nde buluştuğunu yazdım, toplantı yapıldığını ifade etmedim. Buluşmanın içeriğine yönelik Yalyalı hakkında bir yorumda bulunmadım. Ancak sonuçta UBP Ortaköy Örgütü'nde bir buluşma gerçekleşti. Ben sadece Eroğlu'na yönelik kendi düşüncelerimi köşemde paylaştım.”

Elbette, Cumhurbaşkanı’nın bir partinin yetkilileriyle “buluşması” haber değeri taşır. Toplantı “aleni” olmasa bile haberdir. Bu boyutunun ayrıca Özel Hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Korunması Yasası çerçevesinde değerlendirilmesi de gerekebilir. Öte yandan, gazetecinin, yaptığı haberdeki bilgileri teyit ettirmeden yayımlamaması ve kişileri gereksiz biçimde zan altında bırakabilecek imalardan kaçınması da gerekir. Kural şudur: “Soruşturulması olanaklar içinde bulunan haberler, doğruluğuna emin olmaksızın yayımlanamaz.”

----------------------------------------------

Zanlı haberlerinde açık isim vermeyin

Yenidüzen de dahil çoğu gazetede yayımlanan suç haberleri sorunlu.  Örneğin, gazetede 15 Mart tarihli ve Ayşe Güler imzalı üç haberde zanlıların açık isimleri yayımlanmış. “Alınacak ifadeler var” başlıklı haberde, iki kişinin, üzerlerinde 3 gr ağırlığında hintkeneviri türü uyuşturucu olduğuna “inanılan” madde bulunduğu ifade ediliyor. Açık isim var, fotoğraf da var ama en azından yüzleri görünmüyor. “1 grama 3 tutuklu” başlıklı haberde, yapılan aramada üzerlerinde 1 gr ağırlığında sentetik cannaboid türü uyuşturucu olduğuna “inanılan” madde ele geçirildiği söyleniyor. Açık isimler verilmiş, fotoğraf yok. “Teminatla serbest kaldılar” başlıklı haberde, 2 kişinin evlerinde yapılan aramada foil kağıdı ve uyuşturucu içiminde kullanıldığına “inanılan” 2 pet şişe bulunduğu belirtiliyor. Zanlıların açık isimleri de fotoğrafları da yayımlanmış.
Bu haberlerde adı geçenlerin tamamı zanlı konumunda. Henüz haklarında dava bile okunmamış. Belki de daha soruşturma aşamasında serbest kalacaklar. İşin sonunda suçlu oldukları kanıtlansa bile, masumiyet karinesi gereği, açık isimlerinin ve görüntülerinin yayımlanmaması gerekirdi.

Bu yazı toplam 2679 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar