1. YAZARLAR

  2. Sami Özuslu

  3. BİR GARİP YOLCU
Sami Özuslu

Sami Özuslu

BİR GARİP YOLCU

A+A-


Fonda o eski şarkı çalıyor…
“Bir garip yolcuyum
Hayat yolunda
Yolumu kaybetmiş
Perişanım ben…”

Ne de uyuyor bu coğrafyada yaşayanların ruh haline…
Ömründe hiç ‘dirlik-düzenlik’ göremeden ölüyor insanlar…
Hep çatışma…
Hep kavga…
Hep kin…
Hep düşmanca duygular…

***

Birer garip yolcuyuz biz, bu hayat yolunda…
“Mecnun misali gurbet ellerde
Ümitsiz sevginin kurbanıyım ben”
diyor taş plak kaydında Behiye Aksoy’un sesi…
Gurbet, yani göç…
Şehitler, yani ölüm…
Kayıplar, yani acı…
İşkenceler, hapisler, yani zulüm…
Açlık, sefalet, yani sömürü…
Karmaşa, yani umutsuzluk…
Hepsi ve daha fazlası var bizim ve bölge halklarının yaşadığı topraklarda…

***

Devam ediyor şarkıcı, yüksek perdeden bu sefer:
“Yalan dünya, her şey bomboş
Hancı sarhoş, yolcu sarhoş…”

Ruhumuza işliyor bu coğrafyanın gerçekleri…
Yarın ne olacağını bilemiyoruz.
İstikrar hiç gelmedi bizim buralara…
Ne siyaset stabil oluyor, ne de para-pul…
Her daim halklar kaybediyor.
Yalan geliyor hayat böyle olunca…
Sarhoş gibi hissediyor insan…
Hancı da olsa, yolcu da…

***

Dünyanın çatışmalı bölgelerinden birinde doğduk biz…
“Alın yazımmış hayat yolunda
Ümitsiz sevginin kurbanıyım ben”
diyor şarkının sözleri…
‘Kaderci’ olmamak lazım da, acaba 1300’lerde “Coğrafya kaderdir” diyen İbn-i Haldun’un bir bildiği mi vardı?
Yoksa bu toprakların gerçek efendileri, yani halklar mı basiretsiz?
Kendi geleceğini belirleyememek, bu yüzden de ‘hayır yüzü’ görememek kadersizlik değil de iradesizlik olabilir mi?
Savaşlar, darbeler, ölümler, toplu mezarlar, diktatörler ‘alın yazısı’ değil de kendi ellerimizle yaptığımız ‘hatalar’ olamaz mı?
‘Bir garip yolcu’yuz hayat yolunda, ama ‘yolunu kaybetmiş, perişan’ olmamızın en önemli sebebi, gerçek çıkarlarımızı göremiyor oluşumuzda…
“Başa gelen çekilir” der büyükler…
‘Baş’lar değişmedikçe, daha neler ‘çekecek’ bu başlar!..

Bu yazı toplam 3105 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar