Bir gazete alana, bir mutfak önlüğü!
“Medya desteklenecekse eğer” dedi program yapımcısı...
“Siyasi gazeteler olmasın!”
E zaten bakan bey o maddeyi iptal etmişti, Demokrat da Ortam da öyle kapandı.
Medya kurtuldu (!)
Gerile gerile önermesini yapan programcı, beş senedir işine uğramadan kamusal kaynaklarımızla semiren yandaşına pek aldırmadı.
Bakan dedi ki...
“Bizi eleştiren hep o gazete oldu.”
Ne kadar ayıp!
Halbuki gazete dediğin övecek (!)
Alkış tutacak ve iş bağlayacak (!)
Didiklemeyecek (!)
* * *
“Parti” gazeteleri vardı eskiden...
Kapandı çoğu...
Kimileri, dönüştü.
Nedense hazmedilemedi.
Çünkü ortada bir “ideoloji” var.
Ayıp sayılıyor.
“Düşünce” demektir ideoloji.
“Düşünmek” demektir.
Siyasal ya da toplumsal bir öğretidir.
Hepsi ne kadar zararlı eylemler (!)
İdeoloji olmayacak.
Bunun yerine sırt sıvazlanacak, el etek öpülecek, kafa tokuşturulacak, kapının önü süpürülecek!
“Arka bahçe”yi bok götürse de dert edilmeyecek.
* * *
Fikirler bütünüdür ve hayatı sorgular ideoloji, o nedenle, böylesi bir gazeteciliğe köstek olmak gerekir (!)
Kime destek verilecek öyleyse...
“Rulet medyası”na...
“Tefeci medyası”na...
“Bahis medyası”na...
* * *
“Bir gazete alana bir tırnak makası” medyası da unutulmamalıdır elbette!
Etle tırnak ülkesinde bu husus son derece önemlidir.
Tırnak ete batarsa eğer...
Ya da et tırnağı aşarsa...
Bununla kesilmelidir!
* * *
Teşvikleri, muafiyetleri, ayrıcalıkları korumak, statükoyu beslemek, şu yalancı düzeni betonlaştırmak gibi “ulvi” görevleri olmalıdır medyanın (!)
Kıbrıs’ı lime lime bölmek mesela!
* * *
En sevdiğim de “bir gazete alana bir mutfak önlüğü” medyasıdır.
O önlük sayesinde kimselerin üzerine bulaşmıyor, dudağından ve kucağından dökülen onca leke...