Hükümet “vali” gibi davranıyor.
Sömürge valisi…
Kendi halkının seçtiği temsilciyi istemiyor.
“O karar veremez” diyor.
Öyle gizli, saklı değil…
Ortalık yerde söylüyor, gururla…

*  *  *

“Kıbrıs konusunun en son ele alınarak karara bağlanacağı yer olan 5’li toplantıya katılacak Türkiye hükümetinin Sayın Akıncı’ya karşı tavırları bellidir” cümlesinden siz ne anlıyorsunuz?
Bunca senedir gazetecilik yapıyorum, kendi toplumunun iradesini böylesine hiçleştiren az açıklama okudum.
“Türkiye hükümetinin tavırları” ne demek?
Bir de “devlet kurduk” diye övünüyorlar üzerinden...

*  *  *

Çözümü önce Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumlar bulacak, Kıbrıslı toplumlar paylaşacak adayı, hayatı, geleceği... Garantörler elbette destek verecek, çözümü koruyacak, saygı gösterecek.

*  *  *

“5 ay sonra seçim yapıyoruz” diyor, Başbakan.
Hayret...
“Türkiye hükümetinin tavırları bellidir” diyerek bağlayabilirdi meseleyi...

*  *  *

Dünyada tanınmış tek bir siyasi figürümüz vardır.
“Kıbrıslı Türk lider” sıfatıyla tanınır.
“Cumhurbaşkanı” olarak seçeriz, dünya liderimiz olarak dikkate alır.
Tek!
Başka da yok!
İşte dünyanın tanıdığı tek ismi de hükümet tanımıyor.

*  *  *

KKTC Protokol listesinin en tepesinde Cumhurbaşkanı var.
Hükümet tanımıyor!
Meclis Başkanı, Başbakan ve eski Cumhurbaşkanları sonrasında da TC Büyükelçisi geliyor.
“Tavırları belli…”
Dışişleri Bakanı’nın üzerinde…
İçişleri’nin de…
Tümünün, bakanların, vekillerin, valilerin…

*  *  *
Bu “protokol listesi” Türkiye’de nasıl diye aklıma her geldiğinde bakıyorum.
“KKTC Ankara Büyükelçisi” sanırım 65’inci sırada görülüyor.
Valinin de da altında…
Öyle “siyasi eşitlik” iddiasında değilim!
Haşa…
Kendi hükümetinin kendi liderini tanımadığı yerde birbirimizi kandırmanın da alemi yok.

*  *  *

Haklarını teslim etmek isterim.
Türkiye Cumhuriyeti’nin Lefkoşa Büyükelçiliği kendi görev ve sorumluluğunu çok daha titizlikle yerine getiriyor.
Bir hakaret iddiası mı var, hakkını arıyor, şikâyetçi oluyor, dava açıyor, takip ediyor, diplomatik pasaportu iptal ediyor, davet listesinden çıkartıyor.

*  *  *

Merakla bekliyorum!
Bu ülkenin en tepe makamına “çirkef” sözü söylendi ve “ihanet”le suçlandı ya...
Ankara Büyükelçimiz herhangi bir girişimde bulundu mu acaba?
Bunun yanıtını Dışişleri Bakanımıza bırakacağız.
Ya kendi anlatacaktır meseleyi…
Ya da casino medyası üzerinden…
Sonra bir gün hepimiz “penguen” olacağız (!)