Prof. Dr. Niyazi Kızılyürek’in,  “Bir Hınç ve Şiddet Tarihi” kitabının geçen hafta Atina’daki sunumu büyük bir başarıyla tamamlandı. Bu etkinliği, Avrupa Parlamentosu’ndaki Sol Grup ile işbirliği içerisinde SYRİZA Avrupa Parlamentosu Milletvekili Kostas Arvanitis düzenledi.

Üniversite Profesörleri Andonis Liakos, Andonis Hatzikiriaku, uluslararası hukuk uzmanı Theodoros Çikas ve SYRİZA-PS milletvekili ve Profesör Sia Anagnostopulu’nun katıldığı panelin koordinatörlüğünü Yunanistan Adalet Bakanlığı Şeffaflık ve İnsan Hakları eski Genel Sekreteri Maria Yannakaki yaptı.

SYRİZA Başkanı Aleksis Çipras ve AKEL M.K. Genel Sekreteri Stefanos Stefanu’nun mesajları okundu. Başka katılımcıların yanı sıra, Avrupa Komisyonu’nun Başkan Yardımcılarından Margaritis Shinas ve Yunanistan'ın eski Dışişleri Bakanı Yorgos Katrugalos da etkinliğe katıldı.

Stefanos Stefanu mesajında Niyazi Kızılyürek’in kitabına atıfta bulunarak “bu kitap memleketimiz açısından, Kıbrıs’ın gerçek tarihine ve yurdumuzun bölünmesi ile şovenizme karşı mücadelemiz açısından önemli bir katkıdır. Kızılyürek Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum toplumunda yıllardır hâkim olan milliyetçi anlatıların ardına saklanan küçük ve büyük tarihi gerçekleri gün ışığına çıkarmaktadır” dedi.

Aleksis Çipras ise mesajında “Revizyonizmin, sınırların şiddete başvurarak değiştirilmesinin ve küresel rekabetlerin giderek daha büyük istikrarsızlığa yol açtığı bir dönemde, Avrupa Parlamentosu Milletvekili Kızılyürek gibi, Kıbrıs'tan bizi gerçeklerle yüzleşmeye çağıran cesur seslere daha fazla ihtiyacımız var. Kıbrıs sorununa BM kararları temelinde adil ve sürdürülebilir, siyasi eşitliğe dayalı iki bölgeli iki toplumlu federasyon çözümüne ulaşma mücadelesinin bugün her zamankinden daha gerekli olduğunu hatırlatan seslere ihtiyacımız var.”

Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Margaritis Shinas da söz alarak şunları söyledi: “Kıbrıs Cumhuriyeti'nin AB'ye Katılım Sözleşmesi’nde adanın tamamının AB üyesi olduğunun açıkça belirtildiği pek bilinmiyor. Kıbrıs yeniden birleştiğinde AB müktesebatının Kıbrıs Türk tarafında da geçerli olacağı kaydıyla Kıbrıs’ın tamamı Avrupa Birliği’ndedir. Yani Kıbrıslı Türkler zaten Avrupa vatandaşdırlar. Avrupa Birliğine yakınlaşması için bugüne kadar Kıbrıs Türk toplumuna 600 milyon Euroluk destek verilmiştir ve önümüzdeki 7 yıl içinde 200 milyon Euroluk destek  daha verilecektir.” Shinas, “geçtiğimiz yıllarda anavatanların olumlu katkılarını göremedik, bırakalım Kıbrıslılar kendileri bir çözüm bulsunlar. Avrupa, onların varacakları anlaşmayı onaylamaya hazır olacaktır” diyerek sözlerini tamamladı.

Oturumun sonunda söz alan yazar Prof. Dr. Niyazi Kızılyürek, adanın tarihine atıfta bulunarak “Kıbrıs’ta Helenler ve Türkler olarak savaştılar ve Helen ve Türk olarak yenildiler. Şimdi tarih onları Kıbrıs yurttaşları olarak ortak geleceği birlikte kurmaya çağırmaktadır. Artık uğruna ölüp öldürecek idealleri kalmadı. Etnik milliyetçilikten ve hınçtan uzak, çok kültürlü bir toplum ve federal bir devlet inşa etme zamanıdır.” Kızılyürek, bunun Türkiye ve Yunanistan’ı da yakından ilgilendirdiğini vurguladı. “Çünkü bölünmüş bir Kıbrıs, Türk-Yunan uyuşmazlığının devamı demektir” dedi.