Bir iki sallandı durdu
“Masa da masaymış ha” şiiri gibi şairin...
Masaya “iki devlet” kondu.
Beş artı bir adam oturdu masaya...
Dört artı bir devlet!
* * *
Masanın başında BM var.
“Şemsiye” diyorlar!
Üzerine “statüko” yağıyor.
* * *
BM masaya “anahtarlarını” koydu!
Henüz hiçbir kapıyı açmıyor.
KKTC, TC bir yanda...
Kıbrıs Cumhuriyeti ortada...
Öte yanda İngiltere, Yunanistan…
* * *
Masa epeyce ilginç oldu.
“Sevgili yurttaşlarım” deyince Anastasiadis…
Masanın iki yanına da konuşuyor.
Türkiye konuşurken, Tatar’ın da ağzı oynamış oluyor.
* * *
Masada bir acayip “yurttaşlık” denklemi var!
Tatar, hem KKTC’nin hem Kıbrıs Cumhuriyeti’nin hem de garantörler Türkiye ve İngiltere’nin yurttaşı…
Anastasiadis, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin ve ‘şeklen’ Ersin Tatar’ın Cumhurbaşkanı!
KKTC yurttaşlarının üçte biri Kıbrıs Cumhuriyeti’nin de yurttaşı ve KKTC topraklarının % 70’i Kıbrıs Cumhuriyeti toprağı...
Türkiye, ayrı devleti yasaklayan Kıbrıs Cumhuriyeti'nin garantörü ve ayrı devlet KKTC’nin yandaşı!
‘KKTC’ yurttaşlarının ‘en az’ yarısı Türkiye’nin de vatandaşı!
* * *
Biri ötekine, öteki berikine, beriki diğerine “bizi temsil etmiyorsunuz” deyip duruyor.
“Biz ayrı devletiz, bize karışamazsınız” derken Tatar, gözü Çavuşoğlu’na kayar gibi olursa eğer “pardon, size dememiştim” diyerek, Nikos’a bakıyor!
* * *
Nasıl bitiyordu Edip Cansever’in meşhur şiiri…
“Masa da masaymış ha
Bana mısın demedi bu kadar yüke
Bir iki sallandı durdu...”