‘Korku siyaseti’ hakim oluyor sandığa...
Çoğunluk ‘güç’le besleniyor.
Kıbrıs’ın kuzeyinde de...
Denizin ötesinde de...

***

Kıbrıslı Rum bir gazeteci arkadaşım “Türkiye seçimi niye sizin tarafta hiç gündemde değil” diye sormuştu!..
Öyle ya UBP Kurultayı daha fazla tartışılıyor, tahminler yürütülüyordu!..
Güneyden bakınca, Kıbrıs’ın kuzeyi demek “Türkiye” demekti, oysa..
UBP Kurultayı’na gittim, bahçeye kurulmuş dev ekranda Türkiye seçiminin sonuçları izleniyordu (!)

***

AKP yeniden “tek başına” geldi.
Yine de düşüncem o ki, “eskisi gibi olmayacak bir daha...”

***

‘Korku’ siyaseti demiştim ya...
Bu kadar zulmün, şiddetin, kan ve barutun ardından, iktidardaki parti 5 ayda, neredeyse yüzde 10  oy artırır mı?
Evet, artırıyormuş!..
Peki “terör”ün siyasi sonucu kime yazıldı?

***

Anlaşıldı ki henüz ‘sosyal medya’da devrim falan olmuyor.
Üstelik de “ses”in ve “düşünce”nin boğazı sıkıldıkça, çoğunluk “azınlığa” dönüşebiliyor.

***

‘Demokrasi sınavı’ diyorlar ya!
Abartmamak gerek.
‘Seçim’ dediğin ‘yağmur damlası’ sadece, ‘demokrasi’  ise gökyüzü...
Unuttunuz mu, neredeyse cenazesi gizlenen ‘Evren Paşa’ % 98 falan destekle gelmişti vakt-i zamanında!
Tabii ‘sorumluluk almaktan’ kaçınan muhalefet partilerinin siyasi kabızlıkları ve ‘hayır’cı tutumlarını da düşünmek gerek.

***

‘Seçim’ dediğin ‘çoğunluk’ rejimi!..
Çoğunluk her zaman haklı mı?
Elbette değil.
Ancak insanoğlu var olduğundan bu yana, ulaşabildiği en iyi seçenek bu!..
Yine de aklım almıyor, halkın yarısının sırt döndüğü bir partinin, tek başına ülke yönetmesini...

***

UBP’ye gelince!.. İyi iş çıkardılar doğrusu...
Geçmişte 350 kişinin ‘parti başkanı’ seçtiği bir ortamda, 6 bin kusur insan oy verdi.
Seçim alanı ‘kartvizit çöplüğü’ne dönüşse de, bu daha ilk adım, anlamak gerek.

***

‘Korku’ demiştim!
Unutulmasın ki, Kıbrıs’ta da “evimiz elden gidecek, köyümüz veriliyor” korkusu şişiriyor UBP’nin yelkenini...

***

Sabah gün doğarken, UBP kurultayı ‘ikinci tur’ gibi görünüyordu.
Türkiye’nin muhalefeti ise halen dövünüyordu: “Aslında biz koalisyona girecektik...”