1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. Bir sınırı olmalı
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

Bir sınırı olmalı

A+A-

Çok ‘kaba’ bir deyimdir aslında...
Ama ‘deyim’dir...
Yaşamın imbiğinden geçmiş, öylece dillenmiştir.
“Kurt kocayınca, kuzuların maskarası olurmuş...”
Olmamalı!..
Hele de, nice değer ve anlam katmışsa yaşantımıza...
***
Hemen altını çizeyim, bu bir ‘deyim’ olduğuna göre, kelimeleri bire bir kişiselleştirmek ve birilerinin üzerine yapıştırmak gerekmiyor, illa ki.
Ama elbette niyet, siyaseti deşmek...
***
Böylesi bir sorunu var, siyasetin.
Yıllarca, ülkeye ve siyasete hizmet veren insanların “veda” süreci genelde pek “şık” olmuyor…
Ne kendileri becerebiliyor “tadında” bırakmayı, ne de kendilerini besleyen hareketleri…
Bir bakınız siyasi tarihimize, hep böyle?
***
Çünkü siyaset yıpratıyor…
Ön yargılar birikiyor, “hizipleşmeler” başlıyor, ilişkiler “kemikleşiyor…”
Sevinçler buruklaşıyor, başarısızlıklar yıkıcılaşıyor, dostluklar kayboluyor...
Kimi isimler “özdeş”in ötesinde geçerek “sahip”leşiyor.
Mantığın ötesinde, ‘aşk’ ya da ‘nefret’e vuruyor, dil...
***
Son seçimlerle bir kez daha anladık ki, siyaset bir yaşam biçimi…
Ama bir “meslek” değil…
Siyasetten “kopmak” mümkün görünmese de, illa ki “vekil”, “başkan” olmanız gerekmiyor ki hizmet için!..
***
Çözümü var tüm bu dertlerin…
Demokrasi kültürü ileri pek çok ülke, yaraya merhem bulabilmiş…
Sınır koymuş…
Belediye başkanlığının da…
Milletvekilliğinin de…
Parti başkanlığının da…
Tümüne bir SINIR konmalı…
Üstelik siyasi partiler, kendisi belirlemeli bu sınırı, cesaretle uygulamalı...
***
En başa dönüyorum…
Tadı kaçsın istenmiyorsa, onca senenin kavgası, sevdası, emeği adına...
Mutlaka “sınırı” çizilmeli…
Yoksa…
Bugünün “yenileri”ni de aynı “çatışma”, aynı “hüzün”  bekleyecektir, gün gele…

Bu yazı toplam 2157 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar