Didem MENTEŞ

Lefkoşa Belediyesi tarafından yıllardır tiyatro festivali düzenlenirken, belediyenin inşaat halindeki yeni tiyatro binası halen tamamlanamadı, kaderine terk edildi… Perdenin açılması için 17 Milyon TL’ye ihtiyaç var!

Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı Mehmet Harmancı, tiyatro binası inşaat çalışmalarının 2012 yılından itibaren durduğunu anımsatarak, tiyatro binasının tamamlanabilmesi için 17 Milyon Türk Lirası yatırıma ihtiyaç olduğunu açıkladı.

Bu arada binanın birçok odası insan pislikleri dolarken, içki şişeleri, tütün ve sigara izmaritleri yerlere saçılmış vaziyette… Boş yiyecek ve içecek paketleri binayı çöplüğe dönüştürürken, binanın duvarları da çeşitli yazılarla kirletildi

Binadaki üzücü tabloyu YENİDÜZEN’e yorumlayan Lefkoşa Belediye Tiyatrosu’na yıllarca emek vermiş tiyatro sanatçısı Osman Alkaş, ülkeyi yönetenlerin kültür- sanata sıra geldiği zaman ‘lüzumsuz iş’ olarak görmezden geldiklerini söyledi. Alkaş, siyasilerin ülkede düşünen, yaratıcı, kendine ve çevresine faydalı olmak isteyen bireyler görmek istemedikleri için kültür- sanat binalarına yatırım yapmadıklarını ifade etti.

Başkent Lefkoşa’da belediye tiyatrosu organizasyonluğunda yıllardır Kıbrıs Tiyatro Festivali gerçekleşirken, belediyenin inşaat halindeki yeni tiyatro binası halen atıl vaziyette duruyor. Bu yıl festivalin 15’incisi düzenlenmesine rağmen yıllardır tiyatro binası için ‘finansman’ bulunamadı, inşaat halindeki bina kaderine terk edildi.

2012 yılından beri inşaatı bitmiş vaziyette bekleyen tiyatro binasının faaliyete geçmesi için 17 milyon TL’ye ihtiyaç duyuluyor.

Binanın içi çöplük içerisinde

Bu arada Lefkoşa Türk Belediyesi’nin arka tarafında bulunan Lefkoşa Belediye Tiyatrosu inşaatı pislik içerisinde duruyor. Binanın birçok odası insan dışkısıyla dolup taşarken, içki şişeleri, tütün ve sigara izmaritleriyle dolu vaziyette. Bazı odalarda ateş yakılırken, etrafa atılan boş yiyecek ve içecek paketleri binayı çöplüğe dönüştürdü. Binanın duvarları da çeşitli yazılar ve insan dışkılarıyla kirletilerek, kötü bir görüntü yaratıldı.

Harmancı: “17 milyon TL’ye ihtiyaç var”

Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı Mehmet Harmancı, tiyatro binası inşaat çalışmalarının 2012 yılından itibaren durduğunu anımsatarak, tiyatro binasının tamamlanabilmesi için 17 Milyon Türk Lirası yatırıma ihtiyaç olduğunu açıkladı.

Finansman için fon sağlayıcılarının tümüyle görüşüldüğünü fakat henüz bir sonuç alınamadığını vurgulayan Harmancı, farklı tarihlerde birçok kez gerek devlet yetkililerine gerekse de farklı kurumlarla işbirliğine hazır olduklarının iletildiğini söyledi. Son dönemde Eğitim Bakanlığı tarafından inceleme süreci başlatıldığının altını çizen Mehmet Harmancı, “umarız ki devlet yetkilileri ile ortak bir noktada buluşup, Lefkoşa'nın hak ettiği bir kültür sanat merkezine kavuşuruz. Lefkoşa Türk Belediyesi mali durumunu bugünkü gibi ilerletebilirse önümüzdeki dönemlerde tiyatro için de finansal kaynak ayırabilecek potansiyele mutlak erişecektir” şeklinde konuştu.

Alkaş: “Ülkeyi yönetenler kültür sanat işlerini lüzumsuz iş olarak görüyor”

Lefkoşa Belediye Tiyatrosu’na yıllarca emek vermiş tiyatro sanatçısı Osman Alkaş, ülkeyi yönetenlerin kültür- sanata sıra geldiği zaman ‘lüzumsuz iş’ olarak görmezden geldiklerini, ülkede düşünen, yaratıcı, kendine ve çevresine faydalı olmak isteyen bireyler görmek istemedikleri için kültür- sanat binalarına yatırım yapılmadığını dile getirdi.

Tiyatro sanatçısı Osman Alkaş:

“Ülkeyi yönetenler düşünen, yaratıcı insanlar istemedikleri için kültür- sanat binalarına yatırım yapmıyorlar”

Tiyatro sanatçısı Osman Alkaş ülkeyi yönetenlerin kültür- sanata sıra geldiği zaman ‘lüzumsuz iş’ olarak görmezden geldiklerini söyledi. Alkaş, “devletin tiyatro binası yandı. Ağım şahım çok donanımlı bir tiyatro muydu? Hayır değildi ama en azından devletin işlerini yürüttüğü bir tiyatroydu. 1998 yılının sonuna doğru yandı hala daha yapılmadı. Bugüne kadar yıkılan veya el değiştiren, bizim turneye gittiğimiz zaman oyunlarımızı oynayabileceğimiz sinema salonları vardı, onlar kapandı. Devlet bunları tahsis etti verdi. Bu demektir ki ne yazık bu ülkeyi yönetenler, kendilerine göre bazı politikalarıyla ilgili akıl yürütüyorlar veya bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. Ne kadar başarılı olup olmadıkları tartışma konusu” dedi. İş kültür-sanata, insana yatırıma veya yaratıcılıkla geldiği zaman lüzumsuz iş olarak görüldüğünü söyleyen Alkaş, birkaç kişiyi tenzih ederek, şimdiye kadar gelen hükümetler döneminde ciddi anlamda kültür- sanata önem verilmediğinin altını çizdi.

“Herkese her şeyi tahsis ettiler, sanatçılar bir şey istediği zaman verilmiyor”

Alkaş, “elçiliğin yaptığı sergi salonu dışında, diğer ilçelerde bir sergi salonu var mı? Ya da sanatçıların edebiyat konuşmaları, sohbet toplantıları, şiir geceleri yapabileceği kulüpleri veya binaları var mı? Herkese her şeyi tahsis ettiler. Binlerce dönüm araziler büyük otellere veriliyor. Hak edene etmeyene, Rum tarafında mal bırakana bırakmayana hiç bakılmadan bir sürü kişiye ya da yandaşlara her şey peşkeş çekiliyor ama sanatçılar böyle bir şey istediği zaman verilmiyor. Bu demektir ki ülkeyi yönetenler düşünen, yaratıcı, kendine ve çevresine faydalı bir şey yapmaya çalışan insanlar istemiyor. Bu yöneticiler bu model insanı istemiyor. Biz de ısrarla, inatla bu memlekette tiyatro kültürünü veya en azından sanatı yürütmeye çalışıyoruz ki düşünen, empati yapabilen, farklı düşünce biçimleri geliştirebilen, çevresine ve insanlık meselelerine duyarlı insanlar yetişsin istiyoruz. Onlar da tam tersini yapıyor” şeklinde konuştu.

Ülkedeki eğitim sisteminin dahi ezberciliğe dayanan bir sistem olduğuna işaret eden Alkaş, “sanatçılar, ülkeyi yönetenlerin hoşuna gitmeyen insan modelleri yaratmaya çalışıyor ama onlar kültür- sanatı sinsice, yavaş yavaş görmemezliğe gelerek ‘paramız yoktur’a getirerek, ‘memleketin o kadar çok sorunu var ki tiyatro e son gelir’ diyerek hep sona itmiştir. Düşünen, yaratıcı insanlar istemiyorlar ki bu binalara yatırım yapmıyorlar” dedi.

“İnsanların sanat etkinliklerine ilgisi var, yöneticilerin yok”

Alkaş, şöyle devam etti: “Gençlerimizin gece kulüplerinde, kumarhanelerde, barlarda dolaşmaları hiç kimseyi rahatsız etmiyor da gençlere kültür binası yapamaya kalktığınız zaman bu insanları rahatsız ediyoruz ve hükümet destek vermiyor. Bunun Türkçesi; gençlerin bar gibi gece kulüpleri gibi gitmek zorunda kaldıkları yerler demek ki daha değerli. Demek ki bu şekilde düşünen insan istiyorlar. Bunlara hiçbir şekilde karşı çıkılmıyor. Ama gençlerin yaratıcı bir faaliyet bir kültür- sanat işi yapmayı planlayabilecekleri yerler de ihtiyaç duyulduğunda yardım edilmiyor. Yöneticilerimiz açısından içler acısı bir durumdayız. Ama şöyle bir gerçek var; belediye tiyatrosunun veya devlet tiyatrosunun ya da yurt dışından gelen grupların oyunlarına gidip baktığınız da tıklım tıklım doluyor. İnsanların demek ki sanat etkinliklerine karşı ilgileri var ancak yöneticilerimizin ilgisi yok. Protokol geceleri hariç, politikacılar bin bir zorlamayla, utandırmayla geliyorlar. İlgili olanların dışında diğerleri kumarhane, gazino veya meyhane açılışlarına politikacılarımız katılıyorlar da bir kültür- sanat festivaline sadece Kültür Bakanı geliyor. O da sırf o geceliğine göstermelik olarak geliyor” 

Duvarlarda çeşitli yazılar yazılırken, is ve insan dışkısı da bulunuyor

Odalarda ateş yakılarak çöpler yere atılmış durumda

Duvarlara çeşitli yazılar yazılırken, is ve insan dışkısı da bulunuyor