‘Bircezi geldi mi anlayan yoksa?.. ’
BİR YORUM…
‘Olay yeri’nde gördüklerim ve duyduklarım en az başımıza düşen füze kadar korkuttu beni ne yazık ki…
‘En özel’ harekatçıların birbirlerine ‘Bircezi geldi mi anlayan yoksa…’ diye sormasından, telefonla birilerinden ‘Bir S-200 fotoğrafı atın bakalım’ diyerek fotoğraf isteyenlere…
Bölgede arama yapan harekatın, füzeden çok ‘gufi’ endişesine…
Bir sivil arabanın bagajına bakarken gördüğüm bordo berelilerle ilgili ‘parçayı bagaja koyup getirdiler galiba’ diye yanımdakilere espri yaparken, o bagajdan çıkan füze parçasının askerlerce kucaklarda taşınmasına…
Kordon altına alınmış bölgede ‘ağaç altına kurulmuş masa sandalyede’ inceleme bekleyen polisimize… Derken ‘kontrollü bölgede’ hayvan otlatan çobana…
Neler neler…
Tam da ‘Başbakanımızın’ dediği gibi hiç de abartmıyoruz aslında…
Önceki günün en şaşırtıcı ve akıllarda soru işareti bırakan gelişmelerinden biri de, Türkiye’den gelen AFAD ekipleri bölgeye ulaşmadan, Sivil Savunma ve Sağlık Bakanlığı’nın ‘İnceleme yapıldı, tehlike yok’ açıklaması yapmasıydı.
Açıklama yapıldığı anda, Taşkent’te, olay mahallinde bekleyen muhabir arkadaşımız, ‘Hayır, bekliyoruz henüz kimse gelmedi’ derken, yaklaşık 1 saat sonra da inceleme için gelen AFAD ekibinin fotoğraflarını paylaştı…
Tüm gün bir keşmekeş, bir bilinmezlik…
‘En yetkililerimizin’ dahi düşen füzeye UFO gibi yaklaşması, amatörce hareketler ve açıklamalar yapması neredeyse füzenin kendisinden daha çok endişe yarattı…
Tüm bu acemiliklerimiz, alışkın olmadığımız bir durumla karşılaşmamızdan elbet… Ve dilerim hiç de alışmak zorunda kalacağımız olaylarla karşı karşıya kalmayız ama bu kadar ‘çok konuşanın olduğu’ ve hakkında da ‘çok konuşulan’ adanın bu yarısında, bu ‘acemilik’ de güven vermekten çok uzak…
BİR AÇIKLAMA…
‘Habersiz’ Başbakan!
Hükümet’in kuruluşundan bu yana ‘çeşitli açıklamaları’ ile gündeme oturan UBP –HP Hükümeti Başbakanı, UBP Genel Başkanı Ersin Tatar, füze olayında da hem açıklamaları, hem de sosyal medya paylaşımları ile eleştirilerin hedefindeydi.
Tatar, füzenin düştüğü gece ortada yoktu, sabahı ise ‘çiçek böcek’ dolu ‘günaydın’ paylaşımı ile ortaya çıktı…
Tatar kısa süre sonra kaldırsa da, bu paylaşım çoktan sosyal medyanın gündemine oturmuştu bile… Ardından Taşkent’e giden Başbakan, zaten ‘çok geç duyduğu’ füze ile ilgili bir de ‘abartmayın, olan şey’ mealinde açıklama yapınca, olanlar oldu… Tatar neredeyse füzenin de önüne geçti, gündeme bomba gibi düştü…
BRTK Yönetim Kurulu Başkanı Özer Kanlı’nın, ‘Ersin bey telefonlarını kapattığı için dün akşam kendisine haber verilemedi. Çok acil bir durum olsa evine gidilerek haber verilecekti’ açıklaması ise deyimi yerindeyse olaylara tuz biber ekti.
Bir önceki Hükümet’in Başbakanı Tufan Erhürman’ın Özel Kalem Müdürü Mustafa Ergüven, bir başbakanla ‘en yakın’ çalışma fırsatı bulmuş bir kişi olarak olayı başka bir yönüyle değerlendirdi ve Başbakan’ın böylesi bir olayda ‘habersiz’ bırakıldığına işaret etti.
Ergüven’in dikkat çeken paylaşımı şöyleydi:
“Hepimiz Sn. Başbakanın çiçek fotoğraflarına odaklandık. Sorun başbakanın sabah yürüyüşünden doğa fotoğrafları paylaşması değil. Spor yapan bir başbakanımız var, bu güzel bir şey.
Sorun bu kadar önemli bir gecede, devletin bütün imkanlarını seferber ettiği, en üst protokolden en aşağıya kadar herkesin olay yerine intikal ettiği, Başbakanlığa bağlı olan Güvenlik Kuvvetleri Komutanımızla Sivil Savunma Teşkilat Başkanımızın olay yerindeki incelemeyi bizzatihi kendi elleriyle yaptığı, bütün KKTC kamuoyunun merak, endişe ve korku ile vakayı sabahın ilk ışıklarına kadar uyumadan takip ettiği bir gecenin sabahında başbakanın tüm bu olanlardan habersiz güne uyanmasıdır.
"Başbakanın telefonu kapalıydı" açıklaması ise daha büyük bir talihsizliktir, zira bir başbakanın ulaşılamaz olma lüksü yoktur. Kendisine ulaşılamazsa eşine ulaşılır, çocuklarına ulaşılır, evinin önünde bekleyen polise ulaşılır, hiçbiri olmazsa da kapısı çalınır. Elbette ki Sn. Başbakan tek başına füzeyi ortadan kaldıracak güce sahip olmayabilir, ancak böylesi trajik ve açıklanmaya muhtaç bir olayda başbakanın koordinasyonuna ihtiyaç vardır.
Eminim bu sıkıntının bir daha yaşanmaması için Sn. Başbakan ve ekibi gerekli önlemleri almıştır ya da alacaktır”.
BİR ALINTI: İşçiye, emekliye, memura 6 ayda bir verilen kıytırık hayat pahalılığından yüzde 2 kesinti yaparak ekonomiyi düzelteceğini zanneden hükümeti, ilk seçimde halk nasıl düzeltecek göreceksiniz. (Songuç Kürşad)