Yeni Kıbrıs Derneği, “kayıplar” sorununa katkıları nedeniyle İki Toplumlu Kayıp Yakınları ve Katliam Kurbanları İnsiyatifi “Birlikte Başarabiliriz”e ödül veriyor...

“Birlikte başarabiliriz...”

Özellikle Kıbrıslılık bilincinin arttırılması ve barış için çabalarıyla bilinen Yeni Kıbrıs Derneği, her yıl geleneksel olarak barışa katkıları nedeniyle çeşitli kişi ve grupları onore ederken, bu yıl da “kayıplar” konusunda “Birlikte Başarabiliriz” örgütünü onore etmeyi kararlaştırdı.

Yeni Kıbrıs Derneği, İki Toplumlu Kayıp Yakınları ve Katliam Kurbanları İnsiyatifi, “Birlikte Başarabiliriz” örgütünü “kayıplar sorununa yaptıkları katkılar nedeniyle” onore edeceğini açıkladı.

Ödül töreni, Yeni Kıbrıs Derneği’nin her yıl geleneksel olarak yaz aylarında Ayanapa’da derneğin kurucu başkanı Jus ve Kleopatra Bayada’nın evlerinde düzenledikleri üyelerinin buluşması esnasında yapılacak.

Ödül töreni, 24 Eylül Cumartesi akşamı gerçekleştirilecek.

İki Toplumlu Kayıp Yakınları ve Katliam Kurbanları İnsiyatifi Birlikte Başarabiliriz, 2003’te barikatlar açıldıktan sonra, “İncisini Kaybeden İstiridyeler” başlıklı “kayıplar” ve “toplu mezarlar”la ilgili kitabımızın Kıbrıs’ın kuzeyinde ve güneyinde gerçekleştirilen çok sayıda tanıtım ve tartışma akşamları esnasında, bir araya getirdiğimiz Kıbrıslıtürk ve Kıbrıslırum “kayıp” yakınları tarafından oluşturulmuştu. İki Toplumlu Kayıp Yakınları ve Katliam Kurbanları İnsiyatifi Birlikte Başarabiliriz,  pek çok faaliyete imza atmış, “kayıplar”ın olası gömü yerlerinin bulunması için aktif olarak çalışan, “kayıplar”ın öykülerinin her iki tarafta da anlatılması için uğraş veren bir örgüt. Geçen yıl Avrupa Parlamentosu’nda düzenlenen bir etkinlikte örgütten Kıbrıslıtürk ve Kıbrıslırum “kayıp” yakınları, ilk kez birlikte Avrupa Parlamentosu’na hitap etmişti. Bundan önce “kayıp” yakınlarının temsilcileri, yalnızca “kendi taraflarının sorunlarını” tek başlarına anlatmaya çalışmaktaydı. İlk kez her iki toplumdan da ailelerini katliamlarda kaybetmiş ve yakınları “kayıp” olmuş olan dernek üyesi insanlar birlikte kürsüye çıkarak Avrupa Parlamentosu’na bu konularda neler hissettiklerini ve neler yapılması gerektiğini anlatmışlardı. Bu etkinlikte biz de yer alarak, yaptığımız çalışmaları aktarmıştık. Kayıplar Komitesi adına ise Birleşmiş Milletler Temsilcisi, Üçüncü Üye Christoph Girod, etkinliğe katılarak bir konuşma yapmıştı.

Yeni Kıbrıs Derneği, bundan önce de barışa katkı koyan çeşitli kişileri ve örgütleri onore etmişti.

Kayıplar konusu Kıbrıslırum meclisi göçmenler komitesinde ele alındı...

“Kimlik tespiti koordinatörü atanacak...”

Lefkoşa, 22 Eylül 2011 (T.A.K): Kıbrıslırum Meclisi Göçmenler Komitesi’nin, dün kapalı kapılar ardında gerçekleştirdiği toplantıda kayıplar konusunu ele aldığı belirtildi.

Toplantıya AKEL milletvekillerinden Skevi Kukuma’nın başkanlık ettiğini yazan Haravgi gazetesi, toplantıda; “kazı süreciyle ilgili araştırmaların, Türkiye’nin kayıplarla ilgili bilgi vermeye itiraz etmesi, aynı zamanda işgal makamlarının bazı durumlarda yanlış bilgilendirmede bulunmaları engeline takılmakta olduğu konusunun” ele alındığını yazdı.

Kayıp kemiklerine kimlik tespiti yapılması sürecinde yaşanan problemlerin de toplantıda ele alındığını kaydeden gazete, Kukuma’nın toplantının ardından yaptığı açıklamada, bazı konularla ilgili önlemler alınmakta olduğunu dile getirdiğini ekledi.

Haberde, yakın zamanda kimlik tespitleriyle ilgili bir bilim konseyi kurulması, aynı zamanda bir kimlik tespiti koordinatörünün atanmasının beklendiği ifade edildi.

Fileleftheros ise, kayıplar konusuyla ilgili bir haberinde, içerisinde kayıp kemikleri bulunan 400 kadar sandığın, BM’nin Antropoloji Laboratuarı’nda bulunduğunu, sandıkların içindeki kemiklerin kimlik tespiti amacıyla Genetik Enstitüsü’ne sevk edilmek için “biraraya getirilmeyi beklediklerini” yazdı.

Elde ettiği bilgilere dayanarak, bu konunun, Kayıp Şahıslar Komitesi’nin Rum üyesinin yardımcısı Ksenofon Kallis tarafından dün gerçekleştirilen Rum Meclisi Göçmenler Komitesi’nde gündeme getirildiğini yazan gazete, Antropoloji Laboratuarı’nda biraraya getirilen 50 kayıp kişinin kalıntılarının da; bazı prosedürel sebeplerden dolayı bir türlü Genetik Enstitüsü’ne sevk edilemiyor olduklarını ifade etti.

Yaşanmakta olan bürokrasinin aynı zamanda “laboratuarlar” arasında yaşanmakta olan anlaşmazlıkların kayıp yakınlarının tepkisine neden olduğunu belirten gazete, Antropoloji Laboratuarı ile Genetik Enstitüsü arasındaki bu anlaşmazlığın aylardır devam ettiğini ifade etti.

İki laboratuar arasında yaşanan anlaşmazlıkların ötesinde, “Kıbrıslı ve yabancı uzmanlar arasında da sorunlar bulunduğunu” ifade eden gazete, kayıp yakınlarının bu durumla ilgili tepkili olduklarını ekledi.

(TAK Haber Ajansı Rumca basın bülteninden – 22.9.2011)