Geçtiğimiz hafta KKTC’de yeni bir hükümet kuruldu.

Yeni kurulan bu hükümette bir de yeni kabine oluşturuldu.

UBP’den, DP’den ve YDP’den bakanlar atandı bu kabineye.

Hepsi büyük adamdı bu bakanların.

Hepsi siyasette bilinmiş isimlerdi.

Maliye bakanı eğitim bakanı oldu. Eğitim bakanı tarım bakanı oldu. 

Her işi yapan büyük adamlar kabinede yer değişti.

----

Bizim ülkemizde toplum ile siyasetin anlaşamadığı bir nokta var!

Toplum artık her işi yapan ‘büyük adamlar’dan bıktı.

Özellikle uzmanlaşmanın değer bulduğu bu yeni dünya düzeninde her işe talip popüler kamu yöneticilerine yer yok.

Ülkemizde bugün tarım bakanı olan, yarın maliye bakanı, eğitim bakanı, belediye başkanı, milletvekili, müdür veya yönetim kurulu üyesi olabiliyor. 

Ve “her işi yaparım” zihniyeti kamuda hiçbir işi tam verimliliğiyle başaramıyor.

Bunun sebebi ise biraz tembellik, biraz da değişen dünya düzenini okuyamamaktan kaynaklanıyor. 

Doğal olarak da  toplumun siyasete güveni azalıyor ve demokrasiye inanç ise gün geçtikçe dibe vuruyor.

Özellikle genç nesil başta olmak üzere insanlarımız artık sandık başına gitmekten, siyasete dahil olmaktan ve politika ile ilgilenmekten kendini geri çekiyor.

Dahası kamu, bilgi ve uzmanlık ile yönetilmediğinde hem yaşadığımız bu ülke bizi mutlu edemiyor hem de toplumda tehlikeli bir şekilde ‘bizim beceremediğimiz’ algısı ortaya çıkıyor. 

Bu algının yurt içerisinde oraya çıkması bir tehlike, yurt dışında kabul görmesi ise daha büyük bir tehlikedir!

Peki ne yapacağız?

Öncelikle artık isimleri bir kenara bırakacağız.

Büyük adamların peşinden sürüklenmeyi bırakacağız. Ve kamu yönetimi için tek bir soru soracağız:

Projelerin neler?

Ama öyle aday belirlendikten sonra zoraki oluşturulan cesaretsiz ve hayatımıza etki edemeyecek projelerden bahsetmiyorum!

Gerçekten hayal kurduracak, kurdurduğu hayaller bile hayatımıza heyecan katacak projelerden bahsediyorum.

İşinin ehli kamu yöneticisi bu projelere kendini adadığında bizim hayatımızı değiştirecek, bize daha mutlu bir yaşam sunacak.

Eğitim bakanlığı mı konuşuluyor mesela, eğitimde hedeflediğimiz, bizi ileriye taşıyacak projeler nelerdir?

Sağlık bakanlığı mı konuşuluyor mesela, bugün ne yaparsak yarın sağlığımızı daha güvende hissedeceğiz?

Maliye bakanlığı mı konuşuluyor mesela, vergi eşitsizliğini engelleyecek, vergi gelirini artıracak ve toplum vicdanını rahatlatacak projeler nelerdir?

Belediye başkanlığı mı değerlendiriliyor. O şehri ileriye taşıyan, umutlandıran ve heyecanlandıran vizyonlar nelerdir?

Devlet kurumlarına yönetim kurulu mi belirliyoruz mesela, önce hedeflediğimiz projeleri belirleyeceğiz.

ARTIK BÜYÜK ADAMLARIN PEŞİNDEN DEĞİL, BÜYÜK PROJELERİN PEŞİNDEN KOŞACAĞIZ.

İnanın ki bizler, bizi mutlu edecek bu adada ve şehirlerinde yaşamayı hak ediyoruz.

Ve ‘büyük adamları’ bir köşeye koyup ‘büyük projeleri’ seçtiğimiz gün bizi mutlu edecek adaya ve şehirlere kavuşacağız!