‘Bize Her Yer Karadağ’
Türk Ocağı Limasol takımı Girne 20 Temmuz Stadı’nda Lefke’yi konuk etti. Telsim Süper Lig’e yeni yükselen evsahibi ve geçen yıl olaylı kupa finalinin kahramanı flaş ekip Lefke.
Oyuna hareketli başlayan konuk ekipte göze çarpan 4’l
Türk Ocağı Limasol takımı Girne 20 Temmuz Stadı’nda Lefke’yi konuk etti. Telsim Süper Lig’e yeni yükselen evsahibi ve geçen yıl olaylı kupa finalinin kahramanı flaş ekip Lefke.
Oyuna hareketli başlayan konuk ekipte göze çarpan 4’lü defans ve orta saha bloğu ve çift forvet, yani 4-4-2 düzeni. Türk Ocağı ise herkesin bildiği 3-5-2 dizilişini tercih etmişti. İlk dakikalarda rakipler birbirlerini denerken Lefke 3-5-2 oynayan rakibinin kanat arkasına kaçırdığı adamla ara pasından penaltı kazandı ve öne geçti. Sahaya iyi yayılır bir görüntü veren Lefke golden sonra herkesi şaşırtmaya başladı. Tandem dediğimiz defans kurgusunda kademe ve ters kademe hataları yapmaya başlamaları bir anda evsahibi takıma beraberliği, ardından ikinci ve üçüncü golleri bulmasını sağladı.Türk Ocağının yabancı oyuncusu Sesay rakip filelere üç gol göndererek öne çıkan isim olsa da Lefke defansının yaptığı hatalar çok daha çarpıcıydı. 3-1’den sonra tamamen takım düzeni dağılan Lefke’nin imdadına devre yetişti.
İkinci yarıya daha farklı defans anlayışıyla başlayan konuk ekip, gol için yüklenmeye çalışsa da bir türlü istediği pozisyonları yaratamıyordu. Yavaş yavaş yorulmaya başlayan Ocak orta sahası ve Roland- Ali değişikliği Lefke’nin istediği pozisyonları bulacağının sinyalleriydi. Son yirmi dakika kala farkı bire indiren konuk ekip daha da kamçılanmış oldu.İşte bu dakikalarda yedek kulübesinden gelecek destekle evsahibini rahatlatacak ve galibiyeti koruyup perçinleyecek oyuncular sürülmesi gerekiyordu.Kayhan Hoca bu hamleleri yapmak isterdi kuşkusuz ama işte “o” oyuncular kale arkasındaki tribünde konuk ekibin attığı gollere sevinmekle meşguldüler.Yerlerine de ise kulübede pırıl pırıl Türk Ocağı genç takım oyuncuları vardı.Kayhan Hoca bu gençleri maçın son bölümlerinde zaman kazanmak amacıyla oyuna sürse de ölü toptan yedikleri beraberlik golüne engel olamayınca bir puana razı oldular.
Bu maça çıkarken Türk Ocağı Limasol takımı kadro yönünden inanılmaz derecede sıkıntılıydı. Yönetimle ters düşen bazı “as” oyuncular maça çıkmayarak tribünde kalmayı tercih etmiş, arkadaşları takım için her şeylerini verirken onlar rakibin attığı gollere sevindiler maalesef.
Rakip Lefke’ye gelince. Dünyanın benimseyip oynadığı dörtlü savunma çok hatalara gebe. Israr edilirse göze hoş gelen daha çok pas yapılan oyunla galibiyetler gelir. Ya da sabırsız yönetim Hoca’ya güle güle der. Tercih sizin. Bana göre iyi bir kadrosu ve Hocaları var. Hataları giderebilirler.
Bir de Lefke taraftarı var. Evet takımlarını destekliyorlar. Ancak şunu unutmayalım ki iki takım mücadele eder. Biri kazanır,biri kaybeder veya beraberlik olur.Karşı takımın oyuncusu da kazanmak ister senin oyuncuların gibi. Lefke’ye karşı sanki herkes düşmanmış gibi bir durum ortaya atarsak ve sağduyulu olmazsak, sahalarımız cehenneme döner. Bu durum her takımın taraftarı için geçerlidir. Tabi ki takımlar Lefke’ye (Karadağ) gelecek, tabi ki o seyirci baskısını hissedecek. Ama her şey “OYUN” kurallarında sürüp bitecek. Maçın sonucu ne olursa olsun kazanan dostluklar olacak. Ben de futbolcu olduğum dönemlerde o heyecanı,adrenalini hissettim.Bir başkaydı Lefke deplasmanları. O dönemden kalma anılar ve sıkı dostluklarımız var hem Lefke’de hem de her yerde. Futbolun bizi eğlendirmesine fırsat verelim. Oyun olduğunu unutmayalım.
İki takıma da ligde başarılar dilerim.