1. YAZARLAR

  2. Eralp Adanır

  3. BİZİM 80’lerrr.
Eralp Adanır

Eralp Adanır

BİZİM 80’lerrr.

A+A-

Her kim ne isterse söylesin, ‘80’ler bir başkaydı.

O yıllarda ister çocuk ister genç isterseniz orta yaşlı olunuz, ‘80’lerin o rengarenk havasını anlatacak mutlaka birçok anı biriktirmişsinizdir.

Bu anılar o kadar çeşitlilik taşıyor ki, insan hangisinden bahsetse diye düşünüverir.

Müzikten mi girsek, yoksa o çılgın ve zaman zaman “komik” kıyafetlerden mi çıksak? Teknolojinin uzaydan inme hali gibi bize gelen Walk Man’lerden mi bahsetsek, yoksa yiyip içtiklerimizden mi? Yoksa video kaset dünyamızdaki BETA-MAX ardından VHS salgınından mı, sadece TRT ve BRT’nin olduğu ve oralarda yayınlanan dizi filmlerden mi bahsetsek?

Velhasıl kelâm, anlatacak çok şey var...

Belki bu yeni bir yazıdizimizin ilki de olaiblir kimbilir ama biz birinden başlayalım bakalım.

Meselâ BİXİ COLA diyelim...

Bixi Cola benim için sadece bu ada’da, duayen iş adamlarımızdan Ramiz Manyera beyefendi tarafından üretilen bir içeçekten öte, gençlik dönemimde ilk kez bir reklâm filminde oynadığım bir içecek olması hasebiyle de anılarımın en güzel yerinde yer alanlardandır.

Söz konusu anı ve duygularıma geçmeden önce, yine şu araştırmacılık hastalığım peşimi bırakmıyor, böylesi dönemsel anlatımlardaki malzeme, olay ve günleri de bir nebze araştırmaya girişiyorum.

Sevgili dostum yönetmen Cemal Yıldırım’ın “Zamanın Tozu” belgesel dizilerinden birinde Ramiz Manyera’nın yaşamına ve dolayısıyla kola’daki yolculuğuna da yer vermesi, bugün, tıpkı diğer bölümleri gibi Tozlu Arşiv’i önemli bir belge olarak arşivlerimize katmaktadır. Söz konusu belgeselden yola çıkarak Bixi Cola’nın tarihçesinden kesitler vermek gerekirse; geçmişinin 1958 yılına dayandığını görmekteyiz.

“Ya Taksim Ya Ölüm” nutuklarının atıldığı o dönemlerde, “Türk’ten Türk’e” kampanyası içerisinde “kola”daki sıkıntıların da yaşandığı o günler...

Coca Cola gibi içecekler yabancı menşe oldukları için ve genelde bayileri de Rumlar olduğu için “Türk’ten Türk’e” kampanyasına ters düşmekte, Kıbrıslı Türk bayiler tarafından da satılmamaktaydı. Bunun üzerine böylesi bir olayı yaşayan girişimci Ramiz Manyera, üç arkadaşıyla birlikte bir Ermeni’den aldıklar bazı makinelerle bu8 alanda ilk üretimlerine başlıyorlar.

Yok adı Bixi değil daha, günün anlam ve önemine uygun  olarak “TAKSİM GAZOZ” idi.

Bu arada o yıllarda sadece Lefke’de çıkan bir kolamız da vardı, es geçmeyelim. Adı da “Fikret Kola”.

Mağusa’da başlanan yatırım, Lefkoşa’ya taşınıp, Almanya’dan getirtilen kola özüyle, gazoz; kolaya dönüşüyor ve adı da Bel-Cola oluyor. E tabii hatırlayanlar olacaktır, Bubble Up ve Tansa da bunlara ekleniyor Ramiz Manyera tarafından.

Ve gün geldi en büyük yatırım ve bir “ilk” olarak yaşamımıza Bixi Cola’nın teneke versiyonu girdi.

Bixi Cola’nın şişedeki halini de hatırlarsınız eminim ama şu teneke işi yok mu?

Hem bizlere hem de Türkiye’ye, evet Türkiye’ye de ilk teneke kola formatında giren BİXİ COLA olmuştur.

İşte 80’lerin başlarında müthiş yükselişe geçen Bixi Cola’nın bir de tv reklâmı çekilecekti.

O yıllarda nerede tv reklâm yapan şirketlerimiz... Böylece İngiltere’den ekip ve mankenlerin getirtilmesi söz konusu oldu. Kıbrıs’tan da tek “manken!” olarak beni katmışlardı (Hahaha!!!). Çekimler sabahın köründe Deniz Kızı plajında olmuştu. Fotoğrafta yer alan ve havadaki topa doğru yükselen filinta gibi adam da bendim işte (Hahaha!!!). Çok da güzel bir reklâm şarkısı vardı:

“Genciz hayat bizim,

genciz neşe bizim, Bixi Cola,

Genciz Bixi içelim, Haydi gel katıl bize

Genciz Bixi içeriz, ortak ol sevgimize

İçelim kana kana, içelim, Bixi Cola.”

bixi-001.jpg

Bixi Cola’nın bendeki bir başka gurur verici olayını ise Türkiye’de yaşamıştım.

Abim Mete’nin, İzmir’in Altay takımına ilk transferini gerçekleştirdiği 1981 yılından 1985 yılına kadar, İzmir, benim ikinci evim gibi olmuştu neredeyse.

‘80’li yılların bu ilk yarısında sürekli İzmir’e gider haftalarca orada kalırdım.

İşte bizim Bixi Cola’nın teneke versiyonunun orada satılmasını ve Türkiyeliler için inanılmaz bir sükse yaratma aracı olduğunu görmek, bir Kıbrıslı olarak beni çok gururlandırmıştı.

Sırası geldikçe de “bu kolayı Kıbrıs’ta biz üretiyoruz” diyerek hava atmadan da geri kalmıyordum o günlerde (Hahaha!!!). Tabii “biz” derken elbette Kıbrıslı Türk işadamımız Ramiz beyi kastediyordum.

Sonrasında Ramiz beyin, “Zamanın Tozu” belgeselinde de anlattığı gibi, kolanın Türkiye’ye girişi yasaklanıyor, ambargo yiyor ve müthiş bir hızla yükselen ve yayılan Bixi Cola aynı hızla maalesef düşüşe geçiyor.

Stoklar elde kaldıkça üretim de zora giriyor ve piyasadan çekiliyor.

‘80’ler diyerek en az iki üç farklı konudan bahsetmeyi düşünüyordum bu yazıya başlarken ama Bixi Cola’yı, kendi öz varlığımızı, böylesi bir ‘80’lerin mucizesini kısacık geçmek istemedim.

Kısmet bundan sonraki ‘80’ler anısına...  

bixi-2.jpg

Bu yazı toplam 3406 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar