Birleşik Kıbrıs Partisi, köşe yazarı ve parti üyelerinden Kazım Denizci’nin, “terör eylemlerine yardım ve yataklık yapma iddiası ile polis tarafından gözaltına alındığını” duyurdu.

BKP’den yapılan açıklamada, polisin Denizci’nin evinde arama yaptığı ve yarın mahkemeye çıkarılacağı ifade edildi.

Açıklamada, “BKP Merkez Yürütme Kurulu, Türkiye’deki AKP iktidarının kullandığı yöntemlerin, Kuzey Kıbrıs’ta da uygulamaya sokulmasını şiddetle protesto etmektedir” denildi.

Açıklama şöyle devam etti:

“Barış ve demokrasi mücadelesi veren kesimleri sindirmek ve halka korku salmak amacı güden bu tür uygulamalar karşısında, kararlı bir şekilde mücadele edileceğini belirten BKP Merkez Yürütme Kurulu, Kazım Denizci’nin yalnız olmadığını ve anti demokratik uygulamalar karşısında her türlü direnişin gösterileceğini vurguladı.”

“Kazım Denizci’nin yanındayız”

Basın Emekçileri Sendikası (BASIN-SEN) Kazım Denizci’nin göz altına alınmasıyla ilgili açıklama yaptı.

Açıklama şöyle:

Köşe yazarı ve program yapımcısı üyemiz Kazım Denizci, bugün “terör eylemlerine yardım ve yataklık yapma iddiası” ile polis tarafından gözaltına alındı.

Denizci, kendine ait sosyal medya sayfalarından kaynak göstererek yayınladığı iki haber yüzünden bugün ifade ve düşünce özgürlüğüne aykırı bir şekilde polis tarafından tutuklamış ve telefonu ile bilgisayarına el konulmuştur. Bir gazetecinin, herhangi bir yerde ulaştığı bir haberi ve/veya makaleyi yayınlaması, üstelik de bunu kaynak göstererek yapması ancak geri kalmış ve demokrasisi zayıf ülkelerde suç sayılmaktadır.

Sendika olarak, avukatımız aracılığıyla üyemiz ve onu göz altına alan polisle temasa geçmiş bulunmaktayız. Kazım Denizci, bir hiç uğruna yarın sabah 09:00’a, yani mahkeme saatine kadar tutuklu kalacaktır. Tüm üyelerimizi ve ilerici yoldaşlarımızı yarın 09:00’da Denizci’ye destek çıkmak için mahkemeler önüne bekleriz.

Kardeş ülkemiz Türkiye’de, AKP zihniyetinden tanıdık gelen bu antidemokratik sindirme politikasının benzerlerini her gün daha da artarak Kıbrıs’ta görmek bizleri haliyle endişelendirmektedir. Düşünce özgürlüğünün vazgeçilmezimiz olduğunu bir kez daha vurgularken, bu baskılara, sindirme oyunlarına ve antidemokratik uygulamalara karşı sessiz kalmayacağımızı ve Kazım Denizci’nin yanında duracağımızın altını çizmek istiyoruz. Bilinmelidir ki, halka korku salmak amacıyla günden güne artan bu tür demokrasi dışı uygulamaların bugüne kadar karşısında duran BASIN-SEN, bundan sonra da durmaya devam edecektir.

Yaşanan bu faşizm karşısında susmadık, susmayacağız.

Basın Emekçileri Yönetim Kurulu