Bobim Süt Ürünlerinin geçmişi 2006 yılına dayanıyor. Türkmenköylü girişimci Hüseyin İmam’ın (Bobi) çabaları ile kurulan fabrikada keçi ve koyun sütleri, saf, hiçbir katkı maddesi eklenmeden işleniyor…

Üretim tesislerinde ziyaret ettiğimiz Bobim Süt Ürünleri Direktörü Hüseyin İmam, faaliyet alanlarına ilişkin olarak şu bilgileri veriyor: “Saf sütten ürettiğimiz hellim, kaşar peyniri, nor, talar peynir, tarhana, ayran ve yoğurdu tüm Mağusa bölgesine pazarlamaktayız. Ürettiklerimizin, bölge halkı tarafından aranan bir ürün olduğunun kanıtı da, neredeyse marketlerden hiç iade ürünümüzün olmayışıdır. Cumartesi de dahil haftanın 6 günü üretimde olan “Bobim Süt Mamülleri”, büyük bir titizlikle hijyen koşullarına % 100 uyarak üretilmektedir. Mağusa, Girne, Güzelyurt başta olmak üzere adanın tüm bölgelerinden müşterilerimiz var. Yakın gelecekte Lefkoşa – Gönyeli bölgesinde bir bayi girişimimiz vardır. İnşallah yapabiliriz. Güzelyurt’ta da Polat Gence Et Pazarı’nda ürünlerimizin her çeşidi mevcuttur.”

ZOR MESLEK

Hayvancılığın maddi manevi anlamda çok zor bir meslek olduğunu belirten Hüseyin İmam’a; “Öyleyse niye zoru seçtiniz?” diye soruyoruz. İlginç bir yanıtla, “Zoru ben seçmedim, zor beni seçti” diyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor: “Daha çocuk yaşta iken, çocuk derken, 3-4 yaştan bahsediyorum; yani bebek yaşta iken hayvanlara çok özel ilgim vardı. Besleyip büyütmekle ilgili çabalarım sonsuzdu. Şu anlamda; her türlü kuş, güvercin, keklik, fassa, ördek ve benzeri… Tavşan mesela öncelikle bunlar ilgi alanımdı. Hiçbir zaman onları kesip yemek veya etini satmak gibi bir düşüncem ve kaygım olmadı. Yaşatmak için çabaladım zaten. Bundan dolayıdır ki daha da büyüyüp, keçi, koyuna yöneldiğimde kasapçılığı değil de, yani etinden değil de, sütünden faydalanmak işim oldu. Öncelikle yalnızca köy halkının talebine göre dar kapsamlı; yoğurt, hellim, nor, talar peynir, tarhana, ayran gibi ürünlerle başladım. Sonrasında fabrikayı büyüttükten sonra çevre köylere, hatta Mağusa ve Güzelyurt gibi bölgelere, bazı üniversitelere bu anlamda hizmet vermeye başladık.”

“ÖNCE SÜTÜ VERİYORUZ, SONRA DÖNÜP ALIYORUZ”

“Hayvancılık da yapıyor musunuz, yani ürünlerinizi kendi hayvanlarınızın sütünden mi üretiyorsunuz?” şeklindeki sorumuza ise şu yanıtı alıyoruz:

“Kendi hayvanlarımızın sütünü de Süt Kurumuna veriyoruz zaten; dönüp Kurumdan alıp işliyoruz. Önceleri kendi hayvanımızınki kadar süt yeterken, sonradan talep arttıkça daha fazlası Kurum sütü olarak fabrikamıza girmektedir.”

Dövizden kaynaklı girdi maliyetlerinin artışının sektöre etkilerine ilişkin yanıt almak üzere şu soruyu da yöneltiyoruz: “Malum büyük bir kriz döneminden geçmekteyiz; sizleri nasıl etkiledi bu kriz?”  Üretim konusunda iyimserliğini koruduğunu söyleyen Hüseyin İmam’ın yanıtı şöyle: “Müşteri anlamında pek etkilemedi, biliyorsunuz insanlar üstünden başından, bazı lüksünden kesebiliyorlar ama gıdasından kesmek mümkün gibi görünmüyor. Bahsettiğiniz kriz dolayısı ile bizler de fiyatlarımızı artırdık doğrudur; bunu yaparken de içimizde ince bir sızı hissettik ama çaresiziz takdir edersiniz ki… Şu an itibarı ile pek zorlanmadık ama kriz aynı şekilde devam ettiğini düşündüğümüzde, aslında düşünmek bile istemiyoruz. Çünkü o zaman bizim kendi geleceğimizi -devam eder miyiz, yoksa tehlikeye mi girerizi- de düşünmek durumunda kalırız. En iyisi iyi düşünüp, iyi olmasını ummaktır.”

“EN BÜYÜK ZENGİNLİĞİM EŞİM VE ÇOCUKLARIM”

Süt ürünleri imalatçısı Hüseyin İmam’a son bir soru yöneltiyoruz: “Hayata olumlu bir pencereden baktığınız ve iyimser olduğunuz anlaşılıyor. Bu da herhalde çalışma yaşamındaki başarınızdan kaynaklanıyor. Bu durumda ‘Başarınızı neye borçlusunuz?’ diye sorsak yanıtınız ne olur…”

Hüseyin İmam, tek bir cümle ile yanıt veriyor: “Benim en büyük zenginliğim eşim ve çocuklarımdır. Çalışma yaşamındaki başarımın sırrı da onların sevgi dolu güven ve desteğidir. Bu arada Yenidüzen gazetesinin sektörümüze yönelik ilgisi nedeniyle de gazetenizi hem takdir ediyorum, hem de görüş ve düşüncelerimizi paylaşmak üzere bizlere bu fırsatı verdiğinizden dolayı sizlere teşekkür ettiğimi belirtmek istiyorum.”