“Maraş’ın (Varoşa) açılma hareketinin acilen geri alınması gerek”
AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Avrupa Birliği’nin (AB) Maraş’ın (Varoşa) açılmasından ve Birleşmiş Milletler’in Kıbrıs sorunu üzerindeki ilkeleriyle çelişen açıklamalardan üzüntü duyduğunu bildirdi.
AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Avrupa Birliği’nin (AB) Maraş’ın (Varoşa) açılmasından ve Birleşmiş Milletler’in Kıbrıs sorunu üzerindeki ilkeleriyle çelişen açıklamalardan üzüntü duyduğunu bildirdi.
Borrell, bunların bölgede büyük bir güvensizlik ve gerginlik yaratacağı uyarısında bulundu ve bu hareketin acilen geri alınması gerektiğini belirtti.
Josep Borrell pazar akşamı yaptığı yazılı açıklamada şöyle dedi:
“Varoşa’da bugünkü (dünkü) gelişmeler, şu ana kadar elde edilen ilerlemeler esasında, kapsamlı bir çözüm ve yeniden birleşmenin gerektiği, Birleşmiş Milletler (BM) gözetiminde, diyalog, müzakerelerin hızla başlaması için zemin oluşturulması girişimlerinin yapıldığı ve yapılmaya devam edildiği bir zamanda olmuştur.”
“Avrupa Birliği bu müzakereleri destekleyerek aktif bir rol oynamaya ve kalıcı çözümler bulmaya hazırdır.”
“AB, Kıbrıs sorununa kapsamlı bir çözümle, siyasi eşitliğin olduğu iki bölgeli, iki toplumlu bir federasyon temelinde, BM çerçevesinde, AB kuruluş ve ilkeleri çizgisinde Kıbrıs sorununa kapsamlı bir çözüm bulunmasını tamamen taahhüt etmektedir.”
“AB, özellikle 550 (1984) ve 789 (1992) sayılı ilgili Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarının belirlediği şekilde Varoşa’nın statüsünün öneminin bir kez daha teyit etmektedir. Bu kararlara uymayan hiçbir girişim yapılmamalıdır.”
“Türkiye’nin müzakereler için uygun ortamı yaratmaya yönelik somut ifadeler ve sorumlu davranışlar üstlenerek katkı yapması kaçınılmazdır.”
“AB’nin mesajı çok açıktır. Kıbrıs sorununa BM Güvenlik Konseyi’nin ilgili kararları esasında, kapsamlı bir çözümden başka seçenek yoktur.
“Bu çerçevede biz bugünkü (dün) tellerle çevrili Varoşa’nın açılması ve Kıbrıs sorununa çözüm için BM ilkeleriyle çelişen davranış ve açıklamalardan üzüntü duymaklayız. Bunlar büyük güvensizliğe ve bölgede gerginliğe yol açacaktır ve acilen geri alınmalıdır.”
“Doğu Akdeniz’de güvenli ve istikrarlı bir ortam, bölgedeki tüm taraflar arasında karşılıklı faydalı ilişkiler ve işbirliğinin tek taraflı ve çok taraflı gelişmesi Avrupa Birliği’nin (AB) stratejik menfaatinedir.”