BRT aracı bildirim yapılmadığı için sahaya alınmadı
Bayrak Radyo Televizyon Kurumu(BRTK) Müdürü Aysu Basri Akter, Pile’de oynanan dostluk maçının basın özgürlüğü açısından büyük bir başarısızlıkla sonuçlanması adına son derece üzgün olduğunu belirtti.
Bayrak Radyo Televizyon Kurumu(BRTK) Müdürü Aysu Basri Akter, Pile’de oynanan dostluk maçının basın özgürlüğü açısından büyük bir başarısızlıkla sonuçlanması adına son derece üzgün olduğunu belirtti.
Akter, dostluk maçını canlı yayında verebilmek için organizasyon yaptıklarını, 11 kişilik ekibin Pile’ye gitmesine rağmen, canlı yayın aracının bildirimi yapılmadığı gerekçesiyle sahaya yaklaştırılmadığını kaydetti.
Sosyal medya hesabından ekibin canlı yayın için yaklaşabildiği en yakın noktanın fotoğrafını da yayınlayan Akter, “Bugün bu sorunun en mağdur taraflarından olan gençler ve çocukların mutlu yüzlerini seyircilerimize taşıyamadığımız için çok üzgünüm. Tarafların yaşananlar konusunda objektif bir değerlendirme yapıp, en kısa zamanda bunun telafisi için adım atmalarını temenni ediyorum.” dedi.
Akter’in açıklaması şöyle: “Bugün iki toplumu yakınlaştırmak için planlanan böylesi renkli ve önemli bir organizasyonun hem toplumlararası ilişkiler hem de basın özgürlüğü açısından bu kadar büyük bir başarısızlıkla sonuçlanması adına son derece üzgünüm.
Peace and Sports Organisation yani Barış ve Spor Organizasyonu 2007 yılına kuruluşundan bu yana Monako Prensliği ve BM Barış Gücü (UNFICYP) tarafından desteklenen sivil bir örgüt. Dünyanın birçok sorunlu bölgesinde birçok önemli ve başarılı organizasyon yapmış, savaş sonrası toplumları yakınlaştırarak yaralarının sarılması, sosyo ekonomik sorunların çözümü için katkı sağlamış bir örgüt.
Nea Salamina ve Mağusa Türk Gücü gibi iki önemli takımın bir dostluk maçı kapsamında karşılaşacak olması ise, şüphesiz ki bir spor organizasyonundan ziyade, son derece önemli bir haber değeri taşıyan da bir organizasyondu. Lİderlerin de burda bulunacak olması bu önemi ayrıca güçlendiren bir unsurdu ve on yıllardır yapılamayanın yapılması için son derece kıymetli bir katkıydı.
Biz bu bilinçle canlı yayın organizasyonumuzu yaptık ve oldukça geniş bir ekiple titizlikle hazırlandık. En başından organizasyon komitesinin bütün taraflarıyla yakın temasta olduk ve son derece de yakın bir ilgiyle karşılandık. 11 kişilik ekibimizin isim, görev, kimlik numaraları yanında, geçiş yapacak olan araç plakaları da taraflara bildirildi. Sigorta kapsamında olan canlı yayın aracımızın tüm bilgileri de buna dahildi. Ben bizzat, BM, Organizasyon ekibi ve Avrupa Komisyonu Kıbrıs Temsilciliği ile bu bilgileri teyit ettim.
Sabah 8.30’da merkezden hareket eden ekibimiz önce kısa bir bekletilmeyle karşılaştı ancak daha sonra bütün ekibin kartları dağıtılarak sorun çözüldü. Ancak canlı yayın aracımız bildirimi yapılmadığı gerekçesiyle sahaya yaklaştırılmadı. Sabah 9’dan saat 12’ye kadar devam eden bütün girşişmlerimize rağmen de canlı yayın aracının yayın yapacağı yere yaklaşmasını sağlayamadık.
Bize verilen son bilgi, Rum Polis Genel Müdürlüğü tarafından kesin talimatla prosedür dışı kabul edilerek kaydı olmayan aracın sahaya yaklaştırılamayacağıydı.
Oysa biz canlı yayın yapacağımızı uydu frekans bilgilerimizle birlikte ilgili bütün taraflarla paylaşmış ve araç bilgilerinin de alındığını teyit etmiştik. Ancak ne yazık ki, kolaylıkla çözülebilecek bir konu çözülemedi ve yayın yapmamıza imkan sağlanamadı. Bu noktada da yine ilgili bütün taraflara bilgi vererek ekibimizi Pile’den geri çekmek zorunda kaldık.
Biz bugünkü canlı yayını planlarken her iki liderin de maçta olacağı düşüncesişyle planlamış olmamızsa rağmen Sayın Cumhurbaşkanı’nın kararı sonrasında da tamamen yayıncılık ilkeleri çerçevesinde bu yayını sürdürme sorumluluğuyla hareket ettik. Sayın Cumhurbaşkanı da son derece demokratik bir şekilde sadece süreci takip ederek bizden bilgi aldı. Sayın Cumhurbaşkanı’nın basın toplantısı BRT ekranlarından canlı olarak yayınlanırken de bizim sağ duyulu bekleyişimiz devam ediyordu.
Ne yazık ki böylesi başarısız organizasyonlar dostluklara zemin hazırlamak yerine gerginliği artırabiliyor. Kıbrıs sorununun çözümünü özendirmek yerine sorunun kendisini tekrar karşımıza çıkarıyor. Bugün bu sorunun en mağdur taraflarından olan gençler ve çocukların mutlu yüzlerini seyircilerimize taşıyamadığımız için çok üzgünüm. Tarafların yaşananlar konusunda objektif bir değerlendirme yapıp, en kısa zamanda bunun telafisi için adım atmalarını temenni ediyorum.”