Toroslar’ı aşan ilk mesaj ‘hey gidinin efesi’ adımında geldi adaya...
Erdoğan’dan…
“Ne pahasına olursa olsun bir çözümü benimsemeyiz” gibi bıktıran bir ezber...
Daha da ileriye gitti ‘polemik’...
“İki kardeş ülke ilişkisi”ni dahi hazmedemeyen bir tutumla  “ağzından çıkanı kulağı duysun”a kadar “diklenen” bir “işin ucunu kaçırma” oldu.
Hatta ‘şehit verdik’e kadar uzandı hamaset, ‘fetih’ mantığı hortladı.

***

Birisi Erdoğan’a söylemedi mi yani, Kıbrıs’ın kuzeyinde hezimete uğrayan dil, kaybeden zihniyet, çöken anlayış tam da bu!..

***

“Şehit verdik, kan döktük, bizimdir...”
Öyle de Kıbrıslı insanı da ‘su’ dökmedi senelerce, üç katından fazla kayıp yaşadı.
Ve üstelik, Kore’de de şehit verdiniz sayın Erdoğan...
Hem de Kıbrıs’tan çok daha fazla...
‘Kore’ de size mi soracak ‘çözümlerini’?!

***

Bu ‘ada’yı vatan bilen, hem de öyle ‘yavru’sundan değil ‘ana’sından ‘baba’sından vatan bilen…
Yüzyıllardır ‘acı’sını sırtlayan, her köşesine ‘anılarını’ yaslayan, bu toprakları iliklilerine kadar hisseden insanlar ‘saygı’ bekliyorlar, sadece...
İradelerine saygı!
“Nasıl bir çözüm” istediklerini biliyorlar.
Üstelik ‘ne pahasına’ yaşıyorlar senelerdir, siz çok da fark etmeden...

***

Kıbrıs’ın kuzey yarısında artık Anadolu’dan gelerek adaya yerleşen insanlar dahi yıktı korku dağlarını…
Çünkü ‘bilinmez’ bir limana yol almaktan, her daim ‘istismar’ edilmekten yoruldular...

***

“Ne pahasına olursa olsun” böyle gitmiyor, gitmeyecek de...
Ve her sabah üzerimize doğan güneşi, her akşam umutlarımızı örten yıldızları, her saniye yarınsızlıkla örselenen bedenlerimizi anlayamadınız hâlâ!..
Bu adanın ‘acılı’ tarihini yaşayan insanları ‘azarlarcasına’ ders vermenin, “hamilik” taslamanın,  “sahiplik” hatırlatmanın devri geçti…
Tüm bunlar ‘güvensizlik’ göstergesi ve kırıcı oluyor.
Oysa Kıbrıs’ın kuzeyinde soluklanan yığınlar, tam aksini istiyor, bekliyor…
“Adanın geleceği ve toplumsal varlığınız için en doğru kararı vereceğinize güvenimiz tamdır, yanınızdayız” diyen bir olgunluk, sevecenlik, içtenlik, kardeşlik özlüyor…

***

Türkiye’de ‘seçim’ gerginliğinin de gazıyla ‘ağzından çıkanı kulağın duysun’ diyor Erdoğan, yeni Kıbrıslı Türk lidere...
Öyle de...
Bu ‘ağız’, bu ‘kulak’, herkese lazım!..