Bu Fotoğraf Size Neyi Anlatır?
Sanık ve suçluların da hakları var. Basit bir fotoğraf hatası deyip geçemeyiz.
Adeta sürüklenerek götürülen, yüzünü yana çevirmiş, tanınmamak için şekilden şekile giren bir insan. Fotoğraf çok tanıdık, mahkeme haberlerinin tipik aksesuarı.
-Peki konu ne? Bu kişi kim, sanık mı suçlu mu?
Elbette gerçeği haberin ayrıntılarını okuyunca öğreneceğiz. Fakat fotoğraf, henüz habere geçmeden önce bizi bu kişinin suçlu olduğunu düşünmeye zorluyor. “Suçlu olmasa yüzünü saklamaya çalışır mıydı? Demek ki utanılacak bir şey yapmıştır.”
-Henüz mahkeme karar vermemiş mi?
“Olabilir, ama kesin suçlu, ateş olmayan yerden duman çıkmaz. Zaten medyada bu şekilde gösterilenlerin hepsi suçlu çıkmıştır.”
Mahkeme haberciliği sorunlu
Fotoğrafı yukarıdaki şekilde algılayacak okur oranı az değildir. Çünkü bu ülkedeki okurun takip ettiği KKTC ve TC medyasının mahkeme haberciliği sakattır, sorunludur. Onca çabaya rağmen sanık-suçlu ayrımı yapılmıyor, sanık ve suçlu hakları gözetilmiyor.
Mahkeme kapısından girenler ve çıkanlar teşhir ediliyor, rezil ediliyor, şeytanlaştırılıyor, yargısız infaz ediliyor. Şeytan taşlama ve linç çağrılarına da tanık oluyoruz. Bu sorumsuz haberciliğin trajik sonuçlarını çok gördük.
Haberde suçsuz fotoğrafta suçlu
Sayfamızdaki fotoğrafa dönersek; Bu fotoğraf 9 Kasım 2016 tarihinde bazı gazetelerde bir beraat haberiyle birlikte yayınlandı. Habere “İstinaf kararıyla özgürlüğüne kavuştu” diye başlık atılmış. Yani suçsuz. Fakat fotoğrafın özgürlükle, suçsuzlukla alakası yok. Çünkü gazeteci, beraat eden kişinin yıllar önce duruşmaya götürülürken çekilen fotoğrafını kullanıyor.
Görsellik çağındayız
Neden? Büyük ihtimalle gazeteci “görsellik çağındayız, fotoğrafsız haber olmaz. Arşive girip davayla ilgili bir görsel bulmalıyım” diye düşünmüştür ve en etkileyici diye bu fotoğrafı seçmiştir. Herhangi bir kasıt yok, geleneksel gazeteciliğin rutin bir işlemi olarak bir sorun yok. Ancak “Hak haberciliği” açısından problemli.
İlgi çekme haberin doğasında var. Ancak bu, ilgi adına herşeyi yapabilirsiniz anlamına gelmez. Etkileyici fotoğraf kullanacağım diye haberin anlamını değiştiremezsiniz.
Fotoğrafın okur algısına etkisi
Haber suçsuzluğun tesciliyle ilgili, fotoğraf ise suçluyu çağrıştırıyor. Basit bir fotoğraf hatası deyip geçemeyiz. Görsellik madem ki önemli(ki haberde mutlaka kullanmak istiyoruz) o zaman fotoğrafın okur algısı üzerinde yarattığı etkiyi de hesaba katmalıyız. Yani fotoğraf ve görsel malzemeyi gelişigüzel kullanmamalıyız.
Kendimizi okur yerine koyalım; haberde önce fotoğrafa bakarız, sonra fotoğraftaki kişinin kim olduğunu anlamak için haber metninde bir göz gezdiririz. Bazı okurlar ismi öğrendikten sonra haberi terkeder, diğer ayrıntılara bakmaz bile. Aklında “fotoğraftaki kişi suçludur” kalır.
Haberin tamamını okuyanın da bilinçaltına fotoğraftan kaynaklanan önyargılar yerleşebilir.
Haber olası farklı algılamalara imkan tanımaz
Her haberin bir anlamı vardır ve olası farklı anlamlara imkan vermemek haberciliğin bir kuralıdır. Haber entropi yani belirsizlik yaratmamalıdır. Bir kelime, bir cümle gibi bir fotoğraf da habere farklı anlamlar yükleyebilir.
Sanık ve suçlu hakları diye bir şey var
Bu yazıda kullandığımız fotoğrafı sağladığı için Burcu Süerdem’e teşekkürler. YDÜ İletişim Fakültesi master öğrencisi Burcu Süerdem “Sanık-suçlu hakları ve medya” konulu bir araştırma yapıyor. Evet, biraz tuhaf gelse de suçluların da hakları var ve sorumlu gazeteciliğin yeni boyutlarından biri olan hak haberciliği, sanık ve suçlu haklarının gözetilmesini gerektiriyor.